TÜSIAD Yüksek Istisare Konseyi bugün toplanti. Toplantiya, "Özgür düsünceden korkmayin" sözleri ve "laiklik" vurgusu damgasini vurdu.
TÜSIAD Yüksek Istisare Konseyi`nin (YIK) Sabanci Center'da yapilan toplantisinin açilisinda konusan Cansen Basaran Symes, "Yilin ilk aylarinda ABD Merkez Bankasi Fed`in daha önce öngörüldügü kadar hizla faiz yükseltmeyeceginin anlasilmasiyla baslayan hareketlilik, kisa vadeli sermaye akimlari sayesinde Türkiye piyasalarinda ilimli bir hava estirdi" dedi ve ekledi:
"Buna Avrupa ekonomisindeki yavas ama istikrarli büyüme ve petrol fiyatlarinin düsüklügü eklenince Türkiye ekonomisi makro düzeyde yeni ve olumlu bir dengeye oturma imkani buldu. Ancak enflasyonun kalici bir sekilde düsük tek haneli rakamlara getirilememis olmasi, yetersiz tasarruflarimizin, yatirim ihtiyacini karsilayacak düzeye çikmamasi hala risk olmaya aday. Daha da önemlisi, ekonomi son dört yildir büyüyor ancak verimlilik hiç artmiyor. Bu yil ülkemizi ve cografyamizi fazlasiyla etkileyen terör olaylari nedeniyle turizm sektöründe önemli kayiplar yasaniyor ve sikintilarin daha da derinlesmesi bekleniyor. Turizmin Türkiye ekonomisinde onlarca sektörü de besleyen bir alan oldugu hatirlandiginda dolayli maliyetin hayli yüksek çikacagini öngörebiliyoruz."
"Vize sorununun iliskileri kopma noktasina getirmeden çözülebilmesini diliyoruz"
Cansen Basaran Symes, "Vicdan sahibi herkesin yüregini paralayan, Suriye'deki vahsetten kaçan mültecilerin kitleler halinde Avrupa ülkelerine akmasiyla ortaya çikan trajedi iliskilerin canlanmasina neden oldu. Türkiye ve AB arasinda uzun zamandan beri donan temaslar, yürümeyen üyelik müzakereleri nedeniyle kopmus gözüken iliskinin yeniden tesisi için tali bir kanal açilmis oldu" dedi ve söyle konustu:
"Sonuçta mülteci krizinin atlatilmasi için taraflar müzakerelere basladilar. Toplumumuzun uzun süredir bekledigi ve aslinda AB ile iliskilerimizde ciddi bir haksizlik örnegi olarak duran vize zorunlulugunu kaldiracak anlasma bir bakima AB-Türkiye geri kabul anlasmasina eklenerek imzalandi. Avrupa Komisyonu raporuna göre Türkiye bu anlasmanin yürürlüge girmesi için gereken 72 sartin ezici çogunlugunu yeterli ölçüde ve hizla yerine getirdi. Burada gerekli adimlarin süratle atilmis olmasi küçümsenmeyecek bir basaridir. Anlasmayi onaylamasi gereken son merci Avrupa Parlamentosu, terörün tanimi konusundaki anlasmazlik nedeniyle kati bir tutum takindi. Son iki günün gelismeleri Türk vatandaslarinin AB`ye vizesiz seyahat etmelerini saglayacak anlasmanin onaylanmasi ve dolayisiyla uygulanmasi hakkinda taraflar arasinda ciddi pürüzlerin sürdügünü açikça bizlere gösterdi. Sorunun iliskileri kopma noktasina getirmeden çözülebilmesini diliyoruz. Ancak ülkemizin terör tehdidi ile karsi karsiya kaldigi bir ortamda AB'nin terörle mücadeleyi aksatacak bir beklenti içinde olmamasi gerekir."
Yolsuzlukla mücadele programinin uygulanmasi
Symes, "Vize anlasmasinin kosulu olan diger maddeler içinde özellikle yolsuzlukla mücadele programinin uygulanmasi ve Avrupa Konseyi'nin bu alandaki organi Yolsuzluga Karsi Devletler Grubunun tavsiyelerine uygun yasal düzenlemelerin yapilmasini önemsiyoruz. Bu yönde alinacak her türlü önlem ve uygulanacak programlarin önemini özellikle belirtmek isterim" dedi.
"Ifade özgürlügü, toplanti ve gösteri yürüyüsü hakkinin güvenceye alinmasini önemsiyoruz"
Sözlerini, "Neredeyse 1 yila yakindir ülkemiz PKK'nin terör taarruzu ile karsi karsiya. Güneydogu'daki pek çok il ve ilçemizde yüksek düzeyde can ve mal kaybina yol açan çatismalar halen siddetle devam ediyor" diye sürdüren Cansen Basaran Symes, "Her gün gelen tahammül sinirlarimizi zorlayan sehit haberleri, sehit olan güvenlik gücü mensuplarinin haberleri, perisan ailelerin hikayeleri hepimizi derinden sarsiyor" dedi ve söyle devam etti:
"Terör yüzünden Türkiye içerisinde yer degistirmek zorunda kalan on binlerce vatandasimizin durumu da Içimizi acitiyor. Terörle mücadeleye kesin destek verirken, güvenlik güçlerimizin kayip vermemesi, gelismelerden sivil halkin etkilenmemesi için her türlü önlemin alinmasi öncelikli olmak üzere bu mücadelenin özgürlüklere helal getirmeden yapilmasi gerektigine inaniyoruz. Bu çerçevede çözüm arayisi kosullarina dönülmesini en kisa sürede ümit ediyoruz. Güvenlik, ifade özgürlügü, toplanti ve gösteri yürüyüsü hakkinin güvenceye alinmasini her durumda önemsiyoruz. Her ne olursa olsun özgür düsünceden korkmayan, öz güveni olan bir Türkiye'den yanayiz."
"Dogru olan laikligin çagdas normlar ve demokratik ilkeler çerçevesinde uygulanmasidir"
Cansen Basaran Symes, "Türkiye, laik, demokratik, piyasa ekonomisini uygulayabilen Müslüman çogunluklu nüfusa sahip bir NATO üyesi ve AB üyelik adayidir. Dünyada bu özelliklerin hepsini bünyesinde tasiyan baska bir ülke yoktur. Uluslararasi düzeyin ihtiyaç duydugu sentezi üretebilecek kapasite, tarihinden gelen birikim nedeniyle Türkiye'de vardir. Osmanli modernlesmesi ve Cumhuriyet devrimi toplumumuza bir sekülerlesme perspektifi vermistir. Bu perspektif ülkemizde toplumsal baris ve huzurun güvencesidir. Laiklik ilkesinin geçmiste kati ve otoriter bir yorumla uygulanmis olmasi bu ilkenin gerekliligini tartismaya asla mesru kilamaz. Dogru olan laikligin çagdas normlar ve demokratik ilkeler çerçevesinde uygulanmasidir. Ilkenin kendisinden vazgeçmek Türkiye'nin çagdaslasma iddiasindan vaz geçmek anlamina gelecegi gibi bundan da daha vahim sekilde toplumumuzun dengelerini bozacak ayrimcilik ve gerginlikleri artiracaktir. Bu gerekçelerle Cumhurbaskanimizdan baslayarak, tüm sorumlularin laiklik ilkesine sahip çikmasi güvencemizdir. Laiklik konusu özünde Türkiye'nin çagdasligiyla, demokratik düzeninin saglamligiyla, toplumsal ahengiyle ilgilidir" diye konustu.
Moskova - Ankara iliskileri
Symes, "Rusya ile iliskilerimizde bu denli gergin bir sekilde sürmesinin her iki ülkenin çikarlarina uygun olmadigi asikar. O nedenle Moskova ile Ankara arasinda yumusamaya imkan saglayacak bir diyalogun tesisinden yanayiz" diye ekledi.
ÖZILHAN`DAN TÜM PARTILERE ÇAGRI
TÜSIAD Yüksek Istisare Kurulu Baskani Tuncay Özilhan, "Siyasi belirsizlik gündemimizde ilk sirayi isgal ediyor ama en önemli olan konu kabinede kimin yer alacagi degil, demokratik sistemin saglikli isleyisin devam etmesi" diye devam etti.
Özilhan, son dönemdeki siyasi gelismelere yönelik de yorum geldi ve söyle dedi:
"Artik kisir siyasi çatismalara bir çözüm bulunmasi gerekiyor. Her sey bir yana terör sorunu bir yana. Üst üste gelen sehit haberleri yüregimizi dagliyor. Daha fazla takatimiz kalmadi. Bu bütün partilere bir çagridir. Gün birlik günüdür. Bikmadan, usanmadan, bir sey olmuyor demeden, sorunlara çözüm bulmamiz gerekiyor. Bildigimizi, inandigimizi söylemeye devam edecegiz