ADALETTEN KORKAN ISRAF EDER MI?

ADALETTEN KORKAN ISRAF EDER MI? 
Simdi diyeceksiniz ki ne alaka! Aslinda çok derin ve ulvi bir alak var. “Adl” yani adalet isminin sahibi Cenab-i Allah israfi haram kilmistir. 
Ama günümüz Müslümanlari adalet istemekten korkuyor ve israf rekorlari kirip duruyorlar. 
Özgürlük ve adalet zalimler ve cahiller için hep tehlikeli ve efsunlu kelimelerdir. Özgürlük ve adaletten zalimler ve cahiller korkmustur. 
Feto ile birlikte hukuk sistemini guguk haline getirenler. Sayisal çogunlugu hakli olmak için yeterli sananlar, ne olursa olsun adalet istemekten korkup onu marjinallestirmeye, onu dis destekli diye sunmaya çalisiyor. Bunu söyleyenler de Oslo ve BOP sürecinin rol model ortaklari, Amerikanin çok sevgili müttefikleri ve Fetoya ne istedilerse verenler! 
Adalet her seyden önce israftan uzaklasip isi ehline vermekle olur. Israf batakliginda eglenceler ile toplantilar ile israf ve adalet diye bir dertlerinin olmadigini cümle aleme gösterenlerin adalet söylemleri onlarin sofralarinda beslenenlerce anlamli olabilir. 
Yoksa düsünme ve arinma ayi olan Ramazan ayinda, 90 çesit yemek yaparak, her aksam ayri bir televizyonda arz i endam ederek, Ramazan Coskusu, Ramazan Eglencesi ve Ramazan Etkinlikleri diyerek israfin doruklarina ulasanlara adalet istiyoruz derseniz hakaret etmis olursunuz! 
Onlara sorarsan adalet onlarin elindedir! Adaletin kilici ile keser dograr ve biçerler. Adalet onlarin isine geldigi gibidir, gerekirse dün dündür, bugün bugündür, o da olmadi kandirildik, oda mi olmadi ne kanan ne kandirilan olduk! 
Su ülkenin borcuna, su belediyelerin borçlarina bakin. Bu ülkenin, bu ülke vatandaslarinin gelecegini borca esir edenlerin adil olabilmesi mümkün mü? 
Israfta, sarayda itibar arayanin gerçek adalet istemesi size inandirici geliyor mu? 
Atadigi savcilarin yüzde doksanini hain ilan eden ama zamaninda onlara delicesine sahip çikan bir kafadan adalet beklenebilir mi? 
Hz. Ömer kissalari anlatip, Hz. Ali’nin ilminden bahsedip bu kadar israf yapan, dedikleri ile yaptiklari birbirini tutmayan bir anlayis ne kadar adil olabilir, ne kadar adalet dagitabilir. 
Feto ile iliskileri tavuk ve yumurta kadar iç içe olup baskalarini Fetocu ilan eden kafa adaletten ne anliyordur merak ediyorum! 
Kurunun yaninda yas ta yanacak tabi diyecek kadar pervasiz, günah isleme özgürlügümüzü elimizden alamazsiniz diyecek kadar hadsiz, mal varliklari saibeli, rüsveti hediye veya makamin hakki olarak gören karaktersiz bir anlayis “adl” uygun bir adalet dagitabilir mi? 
Bunca yildir gördügüm su dur ki israf ile adalet dogrudan iliskili! Israf edenin insafi olmuyor, insafi elinden gidenin elinden adalet gelmiyor. Adalet olmayinca da toplumun yüzü gülmüyor.