ADANA TAS KÖPRÜ

ADANA TAS KÖPRÜ

Adana; tarihte uzun yillar bas sehirlik yapmis, ülkemizin her çagda, önde gelen bir ticaret ve kültür merkezi olmustur. Güney Anadolu`muzun bereketli ve sifali topraklarinda her zaman insanimiz as, is ve derman bulmustur.

 ADANA TAS KÖPRÜ

Adana;  tarihte uzun yillar bas sehirlik yapmis, ülkemizin her çagda, önde gelen bir ticaret ve kültür merkezi olmustur. Güney Anadolu’muzun bereketli ve sifali topraklarinda her zaman insanimiz as, is ve derman bulmustur.

Hastaligim sebebiyle de olsa Adana da olmak gerçekten çok onur verici.

1980’li yillardi;

Adana’da Çukurova Tip Fakültesi, Balcali Hastanesi, Ortopedi Ana Bilim Dali Poliklinigi’ndeyiz.

Doktor;

— Hanimefendi, basinizi omuzlarinizin üzerine alip, boynunuzu dik tutacaksiniz, boyun omurlarinizda düzlesme baslamis, eger dikkat etmezseniz, çelik boyunluk takmak zorunda kalabilirsiniz. Soguk dus etkisi yapan bu sözler hep aklimda ve ben boynumu dik tutmaya çalisiyordum da, sekiz saatlik mesaimin, en az yedi saatini daktiloya egilerek çalismak zorunda oldugumu kime anlatacaktim ki  Marko pasaya mi!

Zaman zaman çagdisi hayaller kurardim, mesela; daktilonun üzerinde, bir yerinde alarmi olmali, kullanicinin organlarinda, alarm zilleri çalmadan önce, her saat basi uyari vermeliydi.

Ve kisi kalkip en az on dakika boynunu, beynini, gözlerini dinlendirmeliydi. Aksi halde bu robotik çalismalar neticesinde postür bozuklugu, ruh bozuklugu yasayan, bende dahil, kambur bir insan gurubu olusacakti. Birilerine söylesem ya gülerdi, ya da ölümü gösterip hastaliga razi etmek cinsinden’’ elinle yazmadigina sükret, hiç degilse daktilo var’’ derdi.

 

iste bu sebepledir ki hayallerim, içimde hep hâyâli projeler olarak gizli kalmis, ancak bu gün anilarimda tekrar karsima çikmislardi.

Gün boyu;

Balcali, Tip Fakültesi Hastanesi ‘nde tetkik ve muayene siralarinda mücadele verdikten sonra aksam yemegimizde esimle, kendimize bir sölen verelim, stres atalim istedik. Büyük Saat Kulesi’ civarindaki ünlü kebap lokantasi, Eski Onbasilarda, on kisilik bir gruba dahil olduk ya, karsi masadan da gözümü alamiyordum, insanlar sirali sekilde karsilikli oturmuslar, masa boydan- boya kebap,  benim saskin bakislarim arasinda,

Garson;

—Efendim size de aynisini yaptiriyoruz salgam da istermisiniz? deyince bakislarimi çekip, masama döndüm, nasil o kadar uzun kebabi herkes esit sekilde yiyecek diye,  fikir yormaya çalisiyordum ki ,  o upuzun kebap sisiyle  servise basladilar.Benim  siparisime denk gelen bölüm biberlerle sinirlandirilmisti, Içecek ne alirsiniz sorusuna sarap dahildi, esim hemen atildi!

—Kirmizi saraplariniz hangileri?

Garson

—Efendim bizde Öküzgözü-Bogazkere bulunur.

Ilk kez böyle bir kebap masasinda,  rengârenk salatalar ve salgam esliginde, Adana kebabi yiyecektim. Öküzün Gözü de tatlisi.

Bu güne kadar kebabi hep et olarak düsünmüstüm, ancak bu geceden sonra,

Adana Kebabini;

Atese sevdali, kekik kokulu, bir çiçek ,

Veya

Yakut renginde cezbedici bir mücevher olarak tanimlayabilirdim. Pamugun altin kozasina inat.

Konuk olacagimiz evin sahibi sofi oldugundan bizim böyle kafalarimiz hos bir halde gitmemiz yakisik almazdi, eve yürüyerek gidersek açiliriz diye düsündük.

Disarida  öyle  tatli,ilik  bir bahar havasi vardi  ki ;  bulut  sakasi gibi çiseleyen yagmur damlalarinin  altinda  yürüyorken,  o güzelim portakal çiçeklerinin,  baygin kokusunu soluyor,bu cennet bahçede , küçük  kum kusu gibi hafif ve kanatlanmis bir ruhla sarkilar söylüyordum, Adana’ya Nisan da GELLL..

Bir müddet  sonra ayakkabilarim elimde olarak, çiplak ayakli kontes rolünde,.Tas köprüde,Karatepe kilimleri üzerinde yürüyor, yürümüyor yalinayak dans ediyordum ve hatta Seyhan Nehri’ni  antik bir Roma Sali’yla karsiya geçiyordum.

Kapidan önce senmi gireceksin benmi gireyim tartismalarimizin altinda, esimin hâlâ çok sarhos oldugu gerçegi vardi, muhtemel kapiyi haci baba açacakti ve önce beni görse daha iyiydi, kadin oldugumdan dikkatlice bakmazdi, ayakkabilarimi ayagima taktim, kapidan önce girmek önceligimle;

Gündüz Balcali hastanesinde muayene kuyrugunda beklerken, benim arkamda duran, kontrole gelmis, eli sargilar içindeki adami. Parmaklarini makineye kaptirmis pamuk isçisini animsadim, sirami ona vermek istemistim de, O’ delikanlica hayir bacim, kadinsin sen önden gir demisti.

 

Ikimizde makinedasdik, O’ parmaklarini pamuk makinesine, ben hem parmaklarimi hem boynumu daktilo makinesine kaptirmistim. Isçi, memur kaderdasligimizin verdigi samimiyetle Adana’yi daha çok sevmistim.

ADANA

Siir: Hülya ASLAN

Kutlu Mekân, Büyük Saat, Ulu Câmii Arasi,

Kurtulusu simgeliyor, Türk Bayragi, Bayraklarin Âlâsi

Alp Daglari, Toroslardir, Türk Budunu Kalesi

,Kurtkulagi, Kervansaray, Tuz Hani

Adana Târihi, Asil Sehir, Çok DELIKANLI

 

Ceyhan Bereketli Nehir, Sular Çukurovayi

Huma Çayi, Kuslar Gibi Dolanir, Bahçe’yi, Bagi

Seyhan Akar, Asar Tas Köprü’yü, Sarar Ovayi

Osmaniye  Düldül Daglarinda, Bozkurtlar Sanli

Adana  Târihi, Asil Sehir, Çok DELIKANLI

.

Yumurtalik Akdenizin Parlayacak Yildizi

Baharlarin Bayraminda Kutlar Sultan Nevruz’u

Gel Seyreyle,  Karatas’i,  Kus Cenneti,  Akyatani

Pozanti da Milli Parki,Gör Kozan da Varsagi

Adana  Târihi, Asil Sehir, Çok DELIKANLI