AKP DARBE GIRISIMINI FIRSATA ÇEVIRIYOR
17 Temmuzda sosyal paylasimda asil büyük darbenin balkon konusmalarinin ardindan gelecegini paylasmistim. Nitekim OHAL ile emege ve özgürlüklere tahmin edildigi gibi kisitlamalar uygulanmaya baslamistir.
12 Eylül darbe öncesi 24 Ocak kararlarini uygulayamayan devlet, darbe sonrasi ilk yapilan uygulama bu kararlarin birer-birer uygulanmasi olmustu. Bir yandan demokratik muhalefeti kiyima ugratirken diger yandan IMF talimatli ekonomik kararlar (24 Ocak kararlari) uygulanmaya basladi.
Bu gün 15 Temmuz darbe girisiminden sonra yapilanlara bakildiginda bizleri yaniltmayan uygulamalar yani 12 Eylül darbe sonrasina benzer gelismeler hizla uygulanmaya konuluyor. Bireysel emeklilige hiz vererek sosyal güvenlik sistemini toptan kaldirmak isteniyor. Is güvencesinin kaldirilmasi ve tazminatlarin kaldirilmasini gündemlerine alirken, issizlik, taseron uygulamalari gibi sorunlar daha da büyümektedir. Devletin tek sahibi olmak isteyen ve bunun için çikar savasina giren AKP-Cemaat kavgasinda simdilik üstün gözüken AKP, daha evvel yapamadigi özellestirmeleri simdi hemen satmanin pesine düstü. Bir yandan muhalif basin ve medyaya saldirilarini baslatirken diger yandan KHK’lerle hizla özellestirme uygulamalarina basliyor. Diger yandan ise, sosyal haklari yok etme planlarini gündeme getirdi. Tüm bu saldirilara karsi koyacak olan emek kesimini ise olaganüstü hal yasasi ile bastirmayi planlamis durumdalar. OHAL darbecilerden daha çok emekçilere yönelik kullanilacagi emege yapilacak saldiri planlarindan anlasilmaktadir. Darbe sonrasinda yapilmasi gereken darbelerin panzehiri olan demokratik bir Türkiye’yi kurmak varken tam tersine, OHAL yasalari ile özgürlükleri kisitlamalari ne demek oluyor? 12 Eylül darbesi sonrasinda tekstil sanayinin önde gelen ismi Halit Narin emek cephesini kastederek söyle demisti: “simdiye kadar siz güldünüz bundan sonra da biz gülecegiz”. Görüyoruz ki 15 Temmuz darbe girisimi de yine özellikle de AKP’li sermaye çevresinin isine yaramaktadir.