AKP ile anlasarak TSK`yi kafesledik!

Utah Üniversitesi’nde konferans veren CIA’nin Türkiye uzmani Henri Barkey, yapilan derin operasyonu “AKP ile anlasarak TSK’yi kafesledik” sözleriyle yorumladi.

Bu soke edici sözler, TBMM’de 2003 yilinda 1 Mart tezkeresinin reddedilmesinden 25 gün sonra Utah Üniversitesi’ndeki “Felaket ile Flört: Türkiye- Irak-ABD” adli konferansta söylendi. Kürsüye çikan Barkey, 3 Kasim’da ilk kez bir Islami partinin iktidara geldigini hatirlatarak söyle dedi:

Yaptigimiz görüsmelerde bize, ’AB’ye girmek ve demokrasi istediklerini, bunu kendileri için bir rönesans oldugunu’ söylediler. Türk Ordusu ise ABD’ye güvenmiyordu. Irak’a ABD’den bagimsiz girmek istediler. Avrupa Birligi adaylik sürecinde müzakereler yoluyla orduyu çok siki bir kafese kapattik.

“AKP ile anlasarak TSK’yi kafesledik”

CIA ajani Barkey, 1 Mart tezkeresinin reddinden sonra ABD’de verdigi konferansta, “AKP liderleriyle anlasarak Türk Ordusu’nu kafeslediklerini” anlatmis.


CIA’nin Türkiye uzmani Henri Barkey’in, 2003’te 1 Mart tezkeresinin reddedilmesinden 25 gün sonra 26 Mart’ta Utah Üniversitesi’nde verdigi “Felaket ile Flört: Türkiye, Irak ve ABD” adli konferansta, AKP lideriyle anlasarak “Türk Ordusu’nu çok siki bir kafese kapattiklarini” söyledigi ortaya çikti. Barkey, AKP’nin, AB reformlarinda israrli tutumu ve ABD’nin Türkiye’ye gün vermesi için AB’ye baski yapmasinin “Türk Silahli Kuvvetleri’ni kafesleme” plani oldugunu ifade ediyor.

“Felaket ile flört”

Barkey’in bu sözleri kullandigi dönemde Genelkurmay Baskanligi koltugunda Orgeneral Hilmi Özkök oturuyordu. Konferanstan 3 ay sonra, 4 Temmuz 2003’te de K. Irak’ta Türk askerlerinin basina çuval geçirildi. Ilerleyen yillarda ise Ümraniye ve Balyoz gibi sorusturmalarla çok sayida subay tutuklanarak adeta “kafes”leniyor. Konusmasinda, 1 Mart Tezkeresi’nin reddedilmesinden Türk Ordusu’nu sorumlu tutan Barkey, ABD’nin en büyük felaketinin Türk Ordusu’nun, “PKK terörü ve çikacak karisiklikta Türkmenleri korumak için” Kuzey Irak’a girmekte israr etmesi oldugunu, bu nedenle konusmasinin adini “Felaket ile Flört” koydugunu anlatiyor. Barkey, tezkerenin reddiyle gerçeklesmeyen kuzey cephesinin sirf TSK’nin K. Irak’a girmesinin engellenmesi için düsünüldügünü ifade ediyor.

Kizarlar ama unuturlar

Tezkerenin reddinden sonra TSK’nin “Ne olursa olsun ABD’den bagimsiz olarak K. Irak’a girmek” tavrinda israrli tutumunu sürdürdügünü kaydeden Barkey, bunun engellenmesi için “AB’nin Türkiye’ye müzakere tarihi vermesi gerektigini, müzakere tarihinin en büyük yararinin Türkiye’nin dikkatini Irak’tan uzaklastirmak” olacagina parmak basiyor. Barkey bu sürecin AKP hükümeti eliyle yürütülecegini, AB reformlari ile TSK’nin kafese kapatilacagini anlatiyor. TSK’nin Irak’a girmesi engellenirse bunun ABD için en iyi senaryo olacagini belirten Barkey, Türklerin basta çok kizacagini sonradan unutup iliskilerin derinleserek devam edecegini söylüyor. Barkey, AKP ile yürütülen bu planin gerçeklesmesinin 1 Mart tezkeresinin reddedilmesinden daha önemli oldugunu da vurguluyor. Barkey, “Türk Ordusu’nu çok siki bir kafese kapattiklarini” açikça söyledigi konferansta 1 Mart tezkeresi öncesinde yasananlar hakkinda da çarpici açiklamalar da yapiyor.

Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesini hiç istemedik!

Henri Barkey, Kuzey cephesinin açilmasina neden olacak 1 Mart tezkeresinin aslinda Kuzey Irak’a girmekte israrli olan Türk Ordusu’na karsi düsünülen bir önlem oldugunu da söyle itiraf ediyor. “1 Mart tezkeresinin geçmemesinin tüm suçu Türk Ordusu’nda. Çünkü, Islamci hükümet ile Türk Ordusu arasinda çekisme vardi. Problemin önemli bir parçasi Türk Ordusu’nun Amerika Birlesik Devletleri’ne güvenmemesiydi. Halbuki biz ’Bagimsiz Kürdistani’ desteklemiyorduk. Inanmadigimizi söylüyorduk. O yüzden bu konusmanin adini ’Felaketle Flört’ koydum. Türk Ordusu, ABD’den bagimsiz olarak Kuzey Irak’a girmek istiyordu. Ne olursa olsun! ABD’nin ise en son istedigi sey buydu. Çünkü, Irakli Kürtlerle Türk Ordusu arasinda gerilim olacakti. Zaten Kuzey cephesi bu tür sorunlarin ortaya çikmamasi için düsünülmüstü.”

Askerleri, “güç” olarak görmek istemiyorlardi

AKP’nin degisim söylemine inandigini belirten Barkey, iktidar partisini, “Askeri, güç olarak görmek istemeyen, sivillesmeden yana ve merkez sag olmak isteyen bir parti” olarak tanimliyor. Barkey, 2002’de iktidara gelen AKP hükümeti ve lideriyle “Türk Ordusu’nu siki bir kafese kapatma” temaslarini ise söyle anlatmis: “Ilk kez bir Islami parti tek basina iktidara geldi. O güne kadar Türkler, AB’ye temkinli yaklasiyordu. Ilk kez ‘AB’ye girmek ve demokrasi istediklerini’ söylediler. Ilk kez bir Türk hükümeti, ‘AB’ye girmek istiyoruz, onlarin kriterleri bizim için ölçü olur’ diyor. Bir Islamci liderin rönesans terimini kullanmasi bana çok belirleyici geldi. Çünkü, AB’ye katilarak adaylik sürecinin Türkiye’yi daha fazla demokrat yapacagina inaniyorlar. Bu demokratiklesme süreci içinde biz orduyu çok siki bir kafese kapattik. Bundan sonra asker, eskiden oldugu gibi her 10 yilda bir müdahale edemeyecek. Keyfince hükümetleri degistiremeyecek. AB’ye adaylik süreci Türkiye’yi daha demokratik bir ülke haline getirecek. Bu süreç Türk Ordusu’nun tutumuyla darbe yedi. Sunu söylemeliyim ki; Kuzey Irak’ta bir çatisma bu süreci zaafa ugratir ve geriletebilir. Eger; biz bu Saddam’i umut ettigimiz kadar çabuk devirirsek, Türk Ordusu’nun Kuzey Irak’a girmesini engelleyebilirsek, 1 Mart tezkeresi
1 yil içinde unutulur. Türk hükümeti de reformlar yolunda devam ederse iliskilerimiz iyilesmeye devam eder. Gelecek için umutluyuz. Türk Ordusu, Kuzey Irak’a girmelerinin haklari oldugunu söylüyordu. Ancak Baskan Bush, Türklere ‘giremezsiniz’ dedi.”