AKP sevince diktatör olmuyor mu?

AKP sevince diktatör olmuyor mu?

Bahreyn`de insan hakki ihlalleri ?reforma` ragmen sürüyor

Uluslararasi Af Örgütü yayimladigi raporda, Bahreyn hükümetinin, ülkedeki insan haklari ihlalleri devam ederken, uluslararasi komitenin sorusturmasinin sonucunda ortaya çikan bulgulara yanitinin yetersiz oldugunu dile getirdi.
58 sayfalik “Kusurlu Reformlar: Bahreyn Protestocular için Adaleti Saglayamadi” raporu, parça parça gerçeklestirilen reformlarin, hükümetin Subat ve Mart 2011’de gerçeklesen olaylardan ders çikaracagi konusunda israrci olmasina ragmen, insan haklari ihlali magdurlari için adaleti yerine getirmedigini ortaya koyuyor.

Uluslararasi Af Örgütü Orta Dogu ve Kuzey Afrika Direktör Yardimcisi Hassiba Hadj Sahraoui, “Bütün dünyanin gözü Bahreyn’in üzerindeyken, onlar Grand Prix etkinligine ev sahipligi yapmaya hazirlaniyor. Kimse ülkedeki insan haklari krizinin sona erdigine dair hayale kapilmasin. Yetkililer ülkeyi reform yapma yolunda ilerliyor gibi göstermeye çalisiyor fakat biz hala iskence yapildigi ve protestoculara yönelik gereksiz ve asiri güç kullanildigina dair raporlara ulasiyoruz. Onlarin reformlari yüzeyde kaldi” açiklamasinda bulundu. Sahraoui, hükümetin, hak ihlali yapan güvenlik güçlerinin adalete teslim edilmesi, düsünce mahkumlarinin saliverilmesi ve çogunlugu Sii olan nüfusa yönelik ayrimciligin altinin çizilmesi konularinda siyasi irade göstermeleri gerektigini vurguladi.

HESAP VERME EKSIKLIGI

Hükümet, protestoculara siddet uygulanmasindan güvenlik güçlerini sorumlu tutacagina söz verdi ve bunu yapmak için özel bir ofis kurdu. Ancak Uluslararasi Af Örgütü, hükümet tarafindan kurulan Bahreyn Bagimsiz Sorusturma Komisyonu (BICI) ofisinin bagimsizlik ve tarafsizlik konusunda yetersiz oldugunu savunuyor ve sadece bir avuç düsük rütbeli güvenlik gücüyle polisin mahkemeye çikarildigini belirtiyor. Rapora göre; yargilananlar arasinda Ulusal Güvenlik Teskilati ve Bahreyn Savunma Gücü gibi kidemli güvenlik kurumlari olaylardan sorumlu tutulmuyor. Geçen yilki protestolarda iskenceden sorumlu olmakla suçlanan birtakim güvenlik güçlerinin hala hiçbir sorusturma olmaksizin görevlerinin basinda olduguna inaniliyor.

Askeri mahkemelerde adil olmayan bir sekilde yargilanip uzun süreli mahkumiyetler alan çok sayida mahkum, sadece siddet kullanmamis ya da siddeti savunmamis hükümet karsiti protestolara katilmak ya da bu protestolara öncülük etmekten mahkum edilmelerine ragmen hala serbest birakilmadi.

DEGISIM IÇIN ÇAGRI

Uluslararasi Af Örgütü, raporunda, Bahreyn hükümetini derhal ve kosulsuz olarak düsünce mahkumlarini serbest birakmaya ve emir yetkisi olanlar da dahil olmak üzere iskence uygulama ve öldürme konusunda hakkinda süphe olan güvenlik güçlerinin adalete teslim edilmesini güvence altina almaya çagiriyor.

Hassiba Hadj Sahraoui “BICI’nin kurulmasi önemli bir ilerlemeydi ve Bahreyn’de islerin daha farkli olacagi yönünde beklentilerin olusmasina yol açti. Ancak, raporun yayimlanmasinin üzerinden bes ay geçti ve gerçek degisimler hala gerçeklestirilmedi. Simdi Bahreyn hükümeti için resmi açiklamalarini samimi hareketlerle eslestirme zamani” dedi. (DIS HABERLER)


POLIS SIDDETI DEVAM EDIYOR

Bahreyn hükümeti, güvenlik güçleri için yeni mesleki ahlak kurallari getirdi. Içisleri Bakanligi’nin içinde, polise yönelik sikayetleri arastirmaya yönelik yeni bir ofis açti ve polis memurlari için insan haklari egitimi baslatti. Güvenlik güçlerinin uygulamada, bu kurumsal degisimlerden pek de etkilenmedigine dikkat çekti.

Ülkede av tüfegi kullaniminda 2011’in sonundan bu yana düsüs yasansa da, güvenlik güçleri protestoculara karsi hala gereksiz ve asiri güç kullaniyor. Özellikle son aylarda göz yasartici bomba kullanimi, birkaç kisinin ölümüne yol açti. Subat 2011’den bu yana protestolarda en az 60 kisi öldürüldü.

Uluslararasi Af Örgütü, polis reformlarinin büyük bir tantanayla uygulamaya kondugu siralarda, gözaltina alinanlarin, kullanilmayan hükümet binalari, polis araçlari ve açik alanlar gibi resmi olmayan gözalti merkezlerinde iskence ve kötü muameleye maruz kaldigini ortaya çikaran raporlar elde etti.

Örnegin, 18 yasinda bir ögrenci olan Hasan Oun, 3 Ocak’ta sivil kiyafetli polisler tarafindan Arad bölgesinde tutuklandi ve sorgulanmak üzere Samaheej polis merkezine götürüldü. Uluslararasi Af Örgütü’ne konusan Hasan’in ailesi, avukatinin ertesi gün Hasan’i Bassavcilik’ta gördügünü, Hasan’in bacaginin sismis oldugunu ve iskenceye maruz kaldigina dair izler tasidigini anlattigini söyledi. Hasan, avukatina polis merkezinde 11 saat ayakta durmaya zorlandigini ve hortumla ayaklarina vurduklarini, tecavüzle tehdit ettiklerini anlatti.

Bassavcilik, süregelen sorusturma kapsaminda Hasan’i 45 gün gözaltinda tutmaya karar verdi.


TÜRKIYE VE BAHREYN’IN ‘DUYGUSAL’ ILISKISI

Ülkesini kan gölüne çeviren Bahreyn Krali Hamad bin Isa Al-Halife, Türkiye’ye yaptigi ziyaret kapsaminda Cumhurbaskani Abdullah Gül ve Basbakan Tayyip Erdogan’la görüsmüstü. Görüsmelerde “ikili iliskilerin mükemmelliginden” söz edilmis, bu yönde daha fazla adim atilacagi vurgulanmisti.

Kralin emriyle Türkiye’ye is iliskilerini gelistirmek üzere gelen Bahreyn Iskan Bakani El Hamer de, Çevre ve Sehircilik Bakani Erdogan Bayraktar ile protokol imzalamak üzere fikir birligine vardi. El Hamer, 10 yil içinde Bahreyn’de 6 milyar dolarlik sosyal konut yapmak istediklerini ve bu konuda Türkiye’nin deneyimlerinden yararlanmak istediklerini dile getirdi.

Ülkedeki protestolara yönelik sert müdahaleleri görmezden gelen Bayraktar, “Bahreyn’in, son 9 yilda istikrarli bir kalkinma ve gelisme kaydettigini” söylemisti.

Bahreyn Krali Hamad bin Isa Al-Halife’nin ‘Gidin ve Türklerle iliskilerinizi gelistirin’ talimati üzerine Türkiye’ye bir ziyaret gerçeklestirdiklerini söyleyen Bakan El Hamer, özellikle insaat sektöründe isbirligini artirmak istediklerini belirtti.


ABD’NIN DE GÖZDESI

Bahreyn Krali’nin dokunulmazliginin arkasindaki güçlerden biri de ABD yönetimi. Çünkü Bahreyn, “bölgesel tehditlere” karsi ABD’den milyonlarca dolarlik silah aliyor.

ABD Savunma Bakanligi’na bagli Savunma Güvenlik Isbirligi Ajansi’nin Kongre’ye sundugu son açiklamaya göre, Bahreyn kralligi ABD’den 30 füze satin alma talebinde bulundu. Ajans, Bahreyn’in füzeleri “silahli kuvvetlerini modernize etmek, baslica bölgesel tehditlere karsi koyabilmek ve mevcut askeri mimarisini genisletmek için kullanacagini” ifade etti. Açiklamada ayrica “dost bir ülkenin güvenliginin iyilestirilmesine yardimci olacagindan dolayi bu teklif edilen satisin ABD’nin dis politikasi ve milli güvenligine katkida bulunacagi” kaydedildi. Bahreyn’in ayni zamanda Ortadogu’da siyasi istikrar ve ekonomik gelisme için önemli bir güç oldugu ve olmaya devam ettigi belirtildi.