Atisalani Ortaokulu Ögretmeni, Müdürü Sikâyet Etti
Atisalani Ortaokulu’nda Ingilizce Ögretmeni A.Ç. ile Okul Müdürü Mehmet Yesilkaya arasinda yasanan ayrimcilik tartismasi BIMER’e sikâyetle sonuçlandi. Ögretmen arkadaslarinin yaninda kendisine karsi yapilan ayrimciligi kabullenmesinin mümkün olmadigini belirten A.Ç.’nin gerekirse konuyu yargiya tasiyacagi ögrenildi.
Ingilizce Ögretmeni A.Ç, Basbakanlik Iletisim Merkezi’ne (BIMER) gönderdigi sikayet dilekçesinde su ifadelere yer verdi;
1-) Esenler Atisalani Ortaokulu’nda Ingilizce ögretmeni olarak görev yapmaktayim.
2-) Okulumuzun çok amaçli salonunda 27 Nisan’ da TEOG gündem maddesiyle bir toplanti yapilmistir. Bu toplantiya ögretmenler Ilkögretim Kurumlari Yönetmeligi’ nin ‘‘Toplanti günleri ve gündemi, en az iki gün önceden imza karsiligi ilgililere duyurulur ve gündemin bir örnegi ögretmenler odasina asilir. Kurul toplantisina baslamadan önce, gerekli görülen diger konular da oy çokluguyla kurul gündemine alinabilir.’’ seklindeki 34. maddesinin 2/b fikrasina uygun olarak yapilmamistir.
3-) Ögretmenler Kurulu Toplantisi’nda gündem disi konusmalar da yapilmistir. Bunlardan bir tanesi de Kutlu Dogum Haftasi programidir. 28 Nisan’ da okul sonrasi saat 14.00’ te okulumuzda Kutlu Dogum Programi yapilacagi, programa herkesin zorunlu olarak mazeretsiz katilacagi hatta ögretmenlerin 2 ögrenci ve 1 veliyi de getirmek zorunda olduklari okul müdürümüz Mehmet Yesilkaya tarafindan söylendi. Murat Göze ve Yasemin Akel arkadaslarimiz okul kurslarinin oldugunu söylediler, Müdür Bey ‘’Bahane kabul etmiyorum. Kurslari iptal edin.’’ dedi. Bazi ögretmen arkadaslar katilimin zorunlu tutulmasinin dogru olmadigina dair görüslerini bildirdiler.
4-) Bunun üzerine ben söz alarak Müdür Bey’e ’’Bu tarz etkinliklerin zorunlu olmasi dogru mu Müdür Bey?’’ diye sordum. Okul müdürümüz Mehmet Yesilkaya birden sinirlenerek ‘ Zaten sinifinizdaki Kutlu Dogum Haftasi ile ilgili panoyu sökmüssünüz’ dedi. Ben o anda çok sasirdim ve ‘ Kim yapmis hocam, ben öyle bir panoyu görmedim bile , ögrenciler yirtmis olabilir her seyi yirtiyorlar sonuçta’ diyerek böyle bir seyi yapmadigimi açiklamaya çalistikça ‘Yapmissin hocam, yirtip çöpe atmissin’ gibi ifadelerle benim açiklamami dikkate bile almadan ‘ hem de sizin sinifinizda olmus hocam hem de siz yapmissiniz ; bütün panolari 23 Nisan’la doldurup bunlari yirtmissiniz’ tarzinda nefret ve küçümser bir ifadeyle iddiasini sürdürdü. Bu esnada ben açiklama yapmaya çalisiyorken Müdür Bey Kutlu Dogum Haftasi panosundaki evraklarla ilgili olarak ‘’Hem de siz yapmissiniz.’’ dedi. Hem de SIZ yapmissiniz Altun Hocam derken ; beni digerlerinden ayiran, hem de kelimesi, ve diger birçok sinifta yirtilmis veya atilmis olan bu çalismalar varken ve benden önce baska arkadaslarimin da Kutlu Dogum Haftasi’nin zorunlu olmamasi gerektigine dair görüs bildirmelerine tepki vermezken sadece bana bu sekilde asilsiz iddialarda bulunmus, benim Alevi kimligimden dolayi bana iftira atmistir. Bu konusmalar yasanirken kendimi tüm çalisma arkadaslarimin arasinda asiri derecede rencide olmus, asagilanmis hissettim.
5-) Birçok ögretmen arkadasimin benden önce tepki göstermesine ragmen ben görüs bildirdigimde bu tarz bir suçlama sadece bana yapildigi için kendimi ötekilestirilmis hissettim. Aglamamak ve toplantiyi terk etmemek için kendimi zor tuttum, gözlerim doldu.
6-) Müdür Bey’in bu asilsiz suçlamalarindan ötürü benim düstügüm bu durumu gören ögretmen arkadaslarim söz alarak Müdür Bey’e görüslerini bildirdiler. Okul müdür yardimcimiz Serdar Ergin söz alarak ‘’Bu okuldaki tüm ögretmenler Altun Hanim’ i tanirlar ve Altun Hanim veya bu okuldaki hiç kimse Kutlu Dogum Haftasi panosuna karsi böyle bir sey yapmaz.’’ dedi. Okul ögretmenlerimizden Murat Göze’de ‘ Hocam bu yaptiginiz kimlige saldiridir. Böyle bir hakkiniz yok!’ dedi. Ögretmenlerimizden Serkan Solmaz ‘’Böyle etkinliklerin zorunlu olmasi ve zorunlu kelimesini kullanmak dogru degil.’’ dedi. Müdür bey daha da asabileserek ‘’Nezaketi senden mi ögrenecegim.’’ diye çikisti. Okul ögretmenlerimizden Serife Sevgi Göztas’ta ‘Altun Hanim kesinlikle böyle bir sey yapmaz’ dedi.
7-) Tepkiler artinca Müdür bey ‘‘Altun Hanim’ a siz çöpe atmissiniz, demedim. Bu olay sizin sinifta olmus, dedim. Sinifinizla ilgilenin, dedim. Tamam tamam zorunlu degil.’’ diyerek söylediklerini inkar etme yoluna gitmistir.
8-) Ancak burada benim inanç özgürlügüme saldirilmistir. Okul müdürü Mehmet Yesilkaya, TCK’ nin ‘’Inanç, düsünce ve kanaat hürriyetinin kullanilmasini engelleme’’
baslikli 115. maddesine, ‘’Ortak hüküm’’ baslikli 119. maddesine, ‘’Nefret ve ayrimcilik’’ baslikli 122. maddesine aykiri davranmistir. Sadece Ögretmenler Kurulu Toplantisini Ilkögretim Kurumlari Yönetmeligi’ ne aykiri yaparak suç islememis benim inanç özgürlügüme de saldirmistir. Okul müdürümüzün yaptigi ayni kanunun ‘’Görevi kötüye kullanma’’ baslikli 257. maddesine aykiridir. Okul müdürümüz islemedigim bir eylemden dolayi bana isnat ettigi suç ile bana iftira atmistir. Bu da TCK’ nin 267. maddesinde tanimli suçlardandir. Ayrica bu saldiri, 1982 Anayasasi’ nin ‘’Din ve vicdan hürriyeti’’ baslikli 24. maddesine de aykiridir. Insan Haklari Evrensel Beyannamesi, Avrupa Insan Haklari Sözlesmesi basta olmak üzere ülkemizin imza attigi tüm uluslararasi metinlerde kisilere inanç özgürlügü taninmis, tanimlanmistir. Dolayisiyla okul müdürümüz Mehmet Yesilkaya Kutla Dogum Haftasi panosu üzerinden bana saldirirken hem ulusal ve adli hem de uluslararasi bir suç islemistir.
Yukarida arz ve izah etmeye çalistigim hususlar sebebiyle okul müdürümüz Mehmet Yesilkaya’dan sikâyetçiyim. Gereginin yapilmasini makaminizdan arz ve talep ederim.
