Ayni eylem iki yargilama 110 yil fark

Ayni eylem iki yargilama 110 yil fark

Kaypakkaya anmasi gibi eylemlere özel yetkili savci `tahliye` verirken Malatya`da bu anmalardan 14 kisi toplam 110 yil ceza aldi. Radikal

ISTANBUL- Kocaeli’de 1 Mayis’a katilmak, Ibrahim Kaypakkaya, Deniz Gezmis ve Mahir Çayan’i anmak gibi eylemlere katilan ve bir kismi ‘terör örgütü üyeligi’nden tutuklanan gençlerle ilgili dosyaya, özel yetkili savcilik bile isyan etti. Savci önce tüm tutuklulari birakti, ardindan ‘terör örgütü üyeligi’ iddiasina iliskin kovusturmaya yer olmadigina karar verdi. Malatya’da ise Kaypakkaya’yi anip “Önderimiz Kaypakkaya” diye slogan atan 14 kisiye hem ‘örgüt üyeligi’ hem de ‘örgüt propagandasi’yla toplamda 110 yil hapis çikti.
Kocaeli Bassavciligi geçen yil kasim ayinda ilde Halkevleri, EMEP ve SDP gibi sol partiler ile bazi derneklere yönelik operasyon düzenledi. Emniyet fezlekesinde bu parti ve derneklere üye olan 21 gencin evlerinde örgütsel doküman, yasak yayin bulundugu iddia edildi. ‘Terör faaliyeti’ sayilan eylemler arasinda, 12 Eylül’de asilan Necdet Adali’yi, Deniz Gezmis, Mahir Çayan ve Ibrahim Kaypakkaya’yi anmak ve 1 Mayis’a katilmak da vardi. Aralarinda Halkevleri Bölge Sorumlusu Metin Kaya, Saraybahçe Sube Baskani Mihrican Atalay ve SDP PM Üyesi Ufuk Çeri’nin de yer aldigi dokuz genç ‘terör örgütü üyeligi, örgüt propagandasi, suçu ve suçluyu övme’ saviyla tutuklandi. Kocaeli Savciligi, dosyayi ‘terör’ suçlarini sorusturmakla yetkili Istanbul Özel Yetkili Savciligi’na gönderdi. 

Savci: Böyle örgüt olmaz
Özel Yetkili Savci Emin Aydinç’in ilk islemi, 3 Subat 2012’de 9 tutukluyu tahliye etmek oldu. Savci Aydinç hazirladigi iddianame ile yalnizca dokuz gence örgüt propagandasi saviyla dava açarken, ‘örgüt üyeligi’ iddiasina iliskin tüm saniklar açisindan ‘kovusturmaya yer olmadigina’ karar verdi. Kocaeli’de tutuklananlardan dört kisiye dava bile açmayan Savci Aydinç, ‘kovusturmaya yer olmadigina dair karar’inda sunlari yazdi: “Örgütsel eylem olarak nitelendirilen eylemlerden bir kisminin 1 Mayis kutlamasi, kavgada ölen bir ögrencinin anilmasi, hasta hükümlülerin birakilmasi, Maras ve Hopa olaylarinin ve ulasim zamminin protesto edilmesi gibi basli basina suç olusturmayan eylemler niteliginde oldugu görülmüstür. Bu eylemlerde bir terör örgütünün açik bir propagandasinin olmadigi anlasilmistir. Bu eylemlerin süphelileri terör örgütü mensubu olduklarini göstermeye yeter nitelikte olmadigi açiktir.”
Izmit’te Kaypakkaya’yi anmak gibi eylemler suç sayilmazken, Tunceli’de sadece 2011’de 1 Mayis’ta ve Kaypakkaya’nin ölüm yildönümü olan 18 Mayis’ta, “Önderimiz Ibrahim Kaypakkaya” diye slogan attiklari için, ‘örgüt üyeligi’ ve ‘örgüt propagandasi’ iddiasiyla Malatya Özel Yetkili 3. Agir Ceza Mahkemesi’nde 22-23 Mart’ta görülen davalarda 14 kisiye 110 yil 2 ay hapis cezasi verildi. Bazi davalar söyle:
Tunceli Belediye Baskan Adayi Murat Kur’un da oldugu bes kisi Kaypakkaya’li slogan attiklari için ‘örgüt üyesi’ kabul edildi. Atilan her bir slogandan ötürü ‘örgüt propagandasi’ cezasi da verildi. Karar: Toplam 56 yil 2 ay hapis. Cömert Metin de Kaypakkaya anmasina katildigi için yargilandi. ‘Örgüt propagandasi’ ve ‘örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adina suç islemek’ten toplamda, 7 yil 3 ay ceza aldi.
Demokratik Haklar Platformu üyesi alti kisiye 18 Mayis‘taki Kaypakkaya anmasi nedeniyle örgüt propagandasi ve örgüt üyeligi iddiasiyla 7’ser yil 3 ay hapis verildi.

AIHM kriterlerine uyum
Türkiye’de son dönemde mahkemelerden art arda ‘Avrupa Insan Haklari Kriterleri’ne uygun’ kararlar çikiyor. Hâkim ve Savcilar Yüksek Kurulu (HSYK) da bir süre önce hâkim ve savcilarin terfisinde ‘AIHM kriterini’ getirmisti. Radikal bu kriterleri 22 Subat’ta mansetine tasimisti. HSYK, hâkim ve savcilarin yükselmesine iliskin olarak yayimlandigi ‘ilke kararlarina’, yükselme esaslarina “Kanun yolu incelemesinde geçen isleri’ ibaresini de eklemisti. HSYK, bu ibarenin, hâkim ve savcilarin AIHM’de incelenen isleri de kapsadigina dikkat çekti. AIHM tarafindan incelenen dosyalarda Türkiye’nin aleyhine sonuçlanan karar verilmesi durumunda, ihlale neden eylem tespit edilecek ve o hâkim ve savcinin terfisinde göz önünde bulundurulacak. Böylece AIHM’de Türkiye aleyhine kararlarin azalmasi hedeflenmisti.