Tarih: 12.04.2012 09:22

 Bir baca daha sönüyor

Facebook Twitter Linked-in

Binlerce isçiye, onbinlerce insana ekmek teknesi olan bir fabrika daha kapaniyor. Sisecam’a ait Topkapi Anadolu Cam Sanayi Fabrikasi bu ay sonu itibariyle kapaniyor. Isçilerin ne yapacagi ise belirsiz.

Topkapi’daki fabrikayi kapatarak Eskisehir’e tasiyacak olan Sisecam isvereni isçileri götürmek istemiyor, isçiler ise tüm haklari ile yeni fabrikaya gitmek istiyor. Isverenin bu tutumunu protesto eden isçiler dün sabah fabrikaya yürüyüs yapti. Es ve çocuklari ile eylem yapan isçiler, “Is, ekmek yoksa baris da yok” slogani atti.
Eylemin ardindan görüstügümüz isçilerden Baris Kiliç, “Ekmegimiz gidiyor söylenecek çok sey var ama söyleyemiyorum. Issiz kalacagiz. Sadece bir yazi asildi fabrika kapatiliyor diyor” dedi. 16 yildir bu fabrikada çalisan Kiliç, askerden geldikten 3 ay sonra Sisecam’a girdigini söyleyerek, “Babam ve amcam buradan emekli oldu. Burasi bir aile sirketi. Gençligim burada geçti. Evlendim, iki çocugum oldu. Sisecam bizi, biz Sisecam’i büyüttük. Hakkimizin pazarlik konusu yapilmasini hazmedemiyoruz. Biz mevcut haklarimizla baska fabrikalara gönderilmek istiyoruz” dedi.

BIR ASKERLIK DAHA YAPARIM

17 yildir Sisecam’da çalisan Ünal Yigit ise “Eger ben bu kuruma 17 yilda en küçük bir zarar ettirdiysem tazminatimi da istemiyorum. Ama eger bir kurus zararim olmadiysa hakkimin yenmesine de izin vermeyecegim. 24 yasinda buraya girdim. Üç defa grev yasadim. Gece gündüz çalistim, burayi patronla birlikte büyüttük ama simdi bizi disari atiyor. Sisecam’in ikinci fabrikasi burasi. Çolugumu çocugumu geçindirmek için nereye gönderirlerse oraya giderim ne yapayim baska” diyor.
Kazim Kaftal da 25 yildir Sisecam’da çalisiyor. Sisecam disinda isçilik hayati yok gibi. Sadece Teknik Cam’da birkaç ay çalismis sonra da Sisecam fabrikasina girmis.
“Patron yeter artik diyor ama benim de bunca yillik emegim var. Ben ne ögrendiysem burada ögrendim. Is kazasinde beyin kanamasi geçirdim. Iyilestim yine geldim. Simdi bana diyor ki 25 yil ben seni kullandim artik git. Emekliligime 3 yil kaldi. Nereye gideyim ben?” diye soran Kaftal, 25 yilinin hep mücadele ile geçtigini anlatti. Son 12 yildir fabrikaya yeni isçi alinmadigini söyleyen Kaftal, “Önceden 20 kisinin çalistigi yerde simdi 5-6 kisi çalisiyoruz. Sürekli zorlanmadan çesitli hastaliklara yakalandik. Is kazasi gördüm, eylemler gördüm, yeni firinlarin açilmasini gördüm, arkadaslarimin mutlu günlerini gördüm. Bir isçinin yasayabilecegi her seyi gördüm. Kolay bir yasam olmadi. Çok baskilarin oldugu zamanlar da oldu. 12 yildir tasinacak diye eleman alinmadi, canimizi disimize taktik, çalistik. Benim iki çocgum okuyor. Onlari götüremeyecegim ama ben tek basima giderim. Bir askerlik daha yaparim ne yapayim? Gitmezsem verecekleri tazminat beni emeklilige zor tasiyacak. Gidersem arti masraflarim olsa da emekli tazminatimi bozmamis olacagim. Bir güvencem olur. Gitmezsem toplu param olmayacak” diye konustu.

SENDIKA HAKKIMIZI SAVUNSUN

Kristal-Is Sendikasinin haklarini savunmasini isteyen Kaftal, “Sendikacilik budur. Ortalama kidem yilimiz 15-16 yil. Burada insanlar ömründen ömür vermis. Diger fabrikalarda buradaki sayinin fazlasi kadar açik var zaten. Sendika çok büyük bir hata yapti bunu telafi etsin. Burasi kapaniyor, Eskisehir açiliyor. Aslinda kapanmiyor tasiniyor. Oraya 300’e yakin eleman alindi. Burada eleman varken oraya yeni eleman alindi. Sendika sessiz kaldi. Çok büyük bir vebal altinda. Isveren kendine göre tesvikten yararlanarak eleman aldi ama buradakileri yok saydi. Devlet de suçlu. Oradaki insanlardan 5 yil sigorta primi alinmayacak. Bizden alinan ortada. Burada insanlari issiz birakirken, orada yeni isçi almak çözüm degil. Sosyal devletin görevi çalisanlari isten atmadan, yeni isçi almaktir.  Bundan 20-25 yil önce Kökler dizisindeki Kunta Kinte vardi. Afrika’dan köleler getiriliyordu, para vermeden çalistiriliyordu. Simdiki hükümet de isçileri böyle görüyor” dedi.  (Istanbul/EVRENSEL)


KAPATMA KARARINA YÜRÜYÜSLE TEPKI

KRISTAL-IS Sendikasi Sisecam’in Topkapi fabrikasinin kapatilma kararina Davutpasa metro önünden fabrika içine yürüyerek tepki gösterdi. Esleri ve çocuklari ile birlikte eylem yapan cam isçileri, “ Sisecam sasirma sabrimizi tasirma”, “Is, ekmek yoksa baris da yok” sloganlari atti. Davutpasa metro önünde isçilere açiklama yapan Kristal-Is Istanbul Sube Baskani Mürsel Kiliç, kapatma karariyla 440’i sendika üyesi 572 çalisanin issiz kalacagini söyledi. Sisecam isverenine seslenen Kilinç, “Biz isimizi istiyoruz, çalismak istiyoruz. Biz Sisecam isçisi olarak çalisma hayatimiza devam etmek istiyoruz. Isçilerin geleceklerini koruyan bir çözüm için görüsmeye davet ediyoruz” dedi.
Eyleme Kristal-Is Genel Merkez yöneticileri, TÜMTIS Istanbul Sube Baskani Ersin Türkmen ve Emek Partisi yöneticileri de katildi.


EYLEMLER DAHA DA BÜYÜYECEK

KRISTAL-IS Sisecam Isyeri Bastemsilcisi Sinan Uçar, fabrikanin geçmisini söyle anlatiyor:
“Fabrika 1965 yilinda temeli atilmis, Pasabahçe’den sonra kurulan bir fabrika. 1968 yilinda üretime baslamis. O günden bu güne toplam 8 bine yakin isçi çalismis. Sisecam’da 1999 yilinda bir firin kapandigi zaman isçi çikartma oldu onun disinda is çikisi olmadi. Ise girdigin zaman emeklilige kadar çalisabildigin bir yer.
Böyle bir çikis sürecinin yasanmamasinin en önemli nedeni Kristal-Is Sendikasidir. Sendikanin dik durusunun bir ürünüdür. Türkiye’de sendikalar yok olma noktasina geldi diye elestiriliyor. Sendikalar tabelalardan ibaret. Onu önemli kilan üyeleridir. Gücü buradan gelir. Biz Topkapi’da Kristal-Is’i elestirdigimiz zamanlar olabilir. Eger ben sendikami elestiriyorsam kendimde de hata aramam lazim. Topkapi’nin tasinmasi konusunda isçiye yapilan bir haksizlik var.
Dünkü eylem de bu tepkinin ilk basamagiydi. Bu eylemler daha da büyüyerek, bütün çevremizi, diger sendikalari da bu isin içine katarak hem isçinin kazanmasini saglayacagiz hem de Kristal-Is’i mücadele tarafinda bir kez daha önemli bir yere koyacagiz. Burada 372 kadrolu çalisan, 50 geçici isçi var. Beyaz yakalilarla 572 kisi. Bizim fabrikada çocuklari evli olup torunlari olan, üniversitede, lisede, dershanede çocuklari olan insanlar var. Bu fabrikadan 2 binden fazla insan ekmek yiyor. Bu isçiler diger fabrikalara gönderildiklerinde sosyal sikintilar da yasayacak. Sonuçta büyüksehirde yasamaya alismis insanlar ilçelere gönderilsin diyoruz. Biz bu sikintilara raziyiz diyoruz. “




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —