Bugün, 22 Kasım 2024 Cuma

Bireysel emeklilik sermaye lehine bir düzenlemedir

Bireysel emeklilik sermaye lehine bir düzenlemedir

BIREYSEL EMEKLILIK EMEKLILIK DEGILDIR -2 Erkan Aydoganoglu

Türkiye’de bireysel emeklilik ile ilgili düzenleme “Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatirim Sistemi” adiyla 2001 yilinda yasalasarak yürürlüge girmistir. 4632 sayili Kanunda getirilen Bireysel Emeklilik Sisteminin amaci, kamu sosyal güvenlik sisteminin tamamlayicisi olarak, bireylerin emeklilige yönelik tasarruflarinin yatirima yönlendirilmesi ile emeklilik döneminde ek bir gelir saglanarak refah düzeylerinin yükseltilmesi, ekonomiye uzun vadeli kaynak yaratarak istihdamin arttirilmasi ve ekonomik kalkinmaya katkida bulunulmasini saglamak amaciyla gönüllü katilima dayali ve belirlenmis katki esasina göre olusturulan bireysel emeklilik sisteminin düzenlenmesi ve denetlenmesi seklinde belirtilmistir.
2000’li yillarin ilk yarisinda kamu emeklilik sisteminin yayginligi nedeniyle etkili olmayan bireysel emeklilik uygulamasi, 2008 yilinda çikarilan ve emeklilik yasini 65’e yükselten 5510 sayili SSGSS Yasasi’ndan sonra adeta patlama yapmistir. Emeklilik yasinin yükseltilmesi, kaçinilmaz olarak bireysel emeklilik sirketlerinin önünü açmis ve hükümetin dogrudan ve dolayli destekleri ile bireysel emeklilik katilimcilarinin sayisi bugün 2.8 milyonu asmistir. AKP hükümeti, geçtigimiz ay yapilan yasa degisikligi ile bireysel emeklilik sistemine katilanlara yüzde 25 devlet katkisi ve sirketlere yönelik çesitli vergi kolayliklari getirerek, yasasinda önemli degisiklikler yapmis ve bireysel emeklilik sistemini her yönden destekleyecegini ilan etmistir.
Kamusal emekliligi tasfiye etmenin önemli adimlarindan birisi olan bireysel emeklilik sistemi, muhtemel krizlere karsi sistemin esneklik kazanmasi açisindan kisilerin bilinen anlamda emekli olmasindan çok, “yatirim” ve “tasarruf” amaçli olarak uygulandigindan, sistemi; sosyal güvenlik açisindan “emeklilik” olarak degerlendirmek söz konusu degildir. Yapilan yasal düzenlemeler ve tesviklerle asil amaçlanan devlet destegi ile bireylerin tasarruf oranini arttirmak ve emeklilik fonlarinda biriken ciddi büyüklükteki paralarin bireysel emeklilik sirketleri eliyle finansal islemler üzerinden degerlendirilmesidir.
Önceleri kamusal emekliligi tamamlayici olarak gündeme getirilen, ancak zaman içinde kamusal emeklilik sistemlerine karsi ciddi bir alternatif haline gelen bireysel emeklilik, kamusal emeklilik sisteminin tasfiyesi açisindan önemli bir adim olarak karsimiza çikmaktadir.

GELIR DAGILIMI VE SOSYAL GÜVENLIK

Gelir dagiliminda yasanan adaletsizlik açisindan bakildiginda Türkiye, dünyada gelir dagilimi en bozuk olan ülkeler arasinda yer almaktadir. Nüfusun en üst yüzde 20’lik bölümü toplam gelirin 50’sinden fazlasina sahipken, en alt yüzde 20’nin payina sadece yüzde 6 düsmektedir. Gelir dagilimi böylesine bozuk bir ülkede, nüfusun önemli bir bölümünü kapsayan sosyal güvenlik sisteminde yapilmasi planlanan degisiklikler, mevcut dengesizligi daha da derinlestirmekten baska bir sonuç vermeyecektir.
Sosyal güvenlik sistemleri temelinde kusaklar arasi dayanisma ve toplumun yoksul kesimlerine yönelik bir kaynak aktarimini saglar. Sosyal güvenlik kurumlari, gelirin yeniden dagitilmasi konusunda dolayli etkiye sahiptir. Sosyal güvenlik sistemleri kapsaminda olan bireyler ödedikleri primler ile gerek kusaklar arasinda gerekse bireyler arasinda bir gelirin yeniden dagitilmasina aracilik ederler ve bu sekilde sosyal güvenligin dayanismaci rolü islevini yerine getirir. Kamusal emeklilik sisteminin tasfiye edilmesi durumunda hem gelirin kamu eliyle dagitilmasi söz konusu olmayacak, hem de primlerle biriken devasa rakamlar, bireysel emeklilik sirketlerinin riskli yatirim alanlarinda her an buharlasma tehlikesi ile karsi karsiya kalacaktir.
Son yillarda kapitalizmin yasadigi krizler ve ekonomilerde yasanan sicak para ihtiyacinin artmasi ile birlikte kamu sosyal güvenlik sistemlerinin ortadan kaldirilip onun yerine, özel sigorta modelleri ve bireysel emeklilik sistemlerinin ikame edilmesine yönelik yaklasimlar ön plana çikmistir. Bireysel emeklilik sistemi mevcut kamusal emeklilik sistemi ile hem rekabet eden, hem de zaman içinde onun ikamesi haline gelecek olan bir “emeklilik reformu” olarak ön plana çikmaya baslamistir.

ÖZEL SEKTÖR TALANI

1994 Dünya Bankasi raporu ve öncesinde Sili deneyi gibi uygulamalarla baslayan emeklilik sistemlerindeki yeniden yapilanma uygulamalarinin olumsuz sonuçlar vermesi, yasanan dönüsümün tamamen sermaye lehine oldugunu göstermektedir. Günümüz kapitalizminin öngördügü yeni sosyal güvenlik sistemi, genis ve kapsamli kamusal sosyal güvenlik sistemleri yerine, en düsük düzeye indirilmis ve dolayisiyla bu yapisiyla sosyal güvenlik hizmeti sunmaktan ziyade ‘yoksullukla mücadele’ye odaklanmis dar kapsamli bir kamusal sistem olusturmak istemekte, basta emeklilik sistemi olmak üzere, müsterisi ve pazar alani genis olan diger alanlari özel sektörün talanina açmayi hedeflemektedir.
Sosyal güvenlik alaninda yasanan dönüsümün bir önemli sonucu da kadinlarin toplumsal mücadeleler yoluyla kazanmis olduklari bazi pozitif ayricaliklarinin ellerinden alinmasidir. Geçmiste kadinlar ve erkekler arasinda emeklilik yasi açisindan kadinlar lehine bir pozitif ayrimcilik söz konusu iken, son yillarda sosyal güvenlik alaninda yasanan dönüsümün kaçinilmaz bir sonucu olarak bu farkliliklar ortadan kaldirilmis, kadinlar ve erkeklerin ayni yasta emekli olmasi yönünde yasal degisiklikler yapilmistir.
Isçi ve emekçilerin çikarlarini gerçek anlamda koruyacak bir sosyal güvenlik ve kamusal emeklilik mekanizmasi, ancak rekabet ve kâr iliskilerinden uzak, her türlü piyasa iliskisinden bagimsiz bir biçimde, insanlarin bugünlerini ve geleceklerini kamusal bir anlayisla güvenceye alacak bir sistem olusturulabildiginde anlamli olacaktir. Aksi halde her kriz döneminde sosyal güvenlik ve emeklilik sistemleri sermayenin istahini kabartmaya devam edecek, olasi hak kayiplari kaçinilmaz olacaktir.


ESNEK ÇALISMA VE EMEKLILIK SISTEMI

Sosyal güvenlik ve emeklilik sisteminde yapilmak istenen degisim, istihdam biçimlerinde yasanan esneklesme ve esnek çalisma iliskilerinin yayginlasmasi ile birlikte degerlendirilmelidir. Ulusal Istihdam Stratejisi’nin parça parça hayata geçirilmesi ile birlikte, son yillarda giderek yayginlasan esnek, kuralsiz ve güvencesiz çalisma kosullari sosyal güvenlik kapsamindaki kisi sayisinin olmasi gerekenin çok altinda kalmasina ve hükümetin de sik sik propaganda malzemesi yaptigi aktif-pasif oranin (çalisan/emekli orani) düsmesine neden olmustur. Özellikle son 10 yil içinde düzenli çalisma kosullari ve düzenli çalisma sürelerinin yerini esnek çalisma biçimleri ve esnek çalisma süreleri almaya basladigindan, basta isçi ve emekçiler olmak üzere, bir sekilde çalisma yasaminin içinde olan toplum kesimleri ve onlarin aileleri yasanan degisikliklerden olumsuz etkilenmeye baslamistir.
Dünyada ve Türkiye’de sosyal güvenlik ve saglik sistemlerinin krize girmesinin nedeni “emeklilik yas sinirlari” ya da “ödenen prim gün sayisi”nin azligi degildir. Çünkü mevcut sosyal güvenlik sistemleri; isçi ve emekçilerin asgari olarak düzenli bir iste sigortali olarak (emeklilik ve saglik sigortasi), 25-30 yil çalisarak emekli olmalarini, bu süre içinde saglik sisteminde de her tür saglik hizmetini parasiz olarak almalari üstüne kurulmustur. Bu sistem, bugüne kadar tüm eksikliklerine ve yetersizliklerine ragmen olumlu bir islev görmüstür.
Esnek çalisma biçimlerinin, üretim ve hizmet birimlerinde mevcut çalisma iliskileri sistemini parçalayarak; düzenli ve belirli bir is günü, belirli bir is haftasi ve sigortali çalisma zorunlulugunu (Yasalarda bu zorunluluk olmasina karsin) ortadan kaldirmis olmasi; bir bütün olarak sosyal güvenlik sistemlerini asil çöküse götüren nedendir. Ortaya çikan açiklarin hazineden karsilanmasi yerine hükümetler; bunu giderek sayisi ve prim ödeme imkanlari azalan sigortalilarin üzerine yikan yöntemleri devreye sokmus ancak bütün müdahalelere ragmen, piyasa odakli çözüm önerileri sistemdeki çöküsü daha da derinlestirmistir. Esnek çalismanin, kuralsiz ve sigortasiz çalistirmanin sonucunda ortaya çikan açiklar bahane edilerek, basta sosyal güvenlik uygulamalari olmak üzere, devasa büyüklügü ile kamusal emeklilik sistemleri hizla piyasa iliskileri içine çekilmeye baslanmis olmasi dikkat çekicidir. 


DÜNYA BANKASI VE OECD: EMEKLILIK YASI YÜKSELTILMELI

Emeklilik sistemleri ile ilgili olarak en etkin kurum Dünya Bankasi olarak görülse de, son yillarda Avrupa Birligi ve OECD gibi birlik ve kuruluslar özellikle yasam süresinin uzamasi ve emeklilikte geçen sürelerin artmasini ülke ekonomileri için önemli bir tehdit haline geldigini sikça vurgulamaktadir. Örnegin OECD, son olarak yayimladigi Emeklilik Raporunda ulusal emeklilik sistemlerinin hem sürdürülebilir, hem de yeterli olmasinin saglanmasi için, giderek artan ortama yasam süresine yanit olabilmesi amaciyla, emeklilik yasinin kademeli olarak artirilmasi gerektigini vurgulamistir. Ekonomik belirsizliklerin yasandigi bir dönemde yapilacak böylesi degisikliklerin, hükümetlerin büyümeyi canlandirip, krizlerle mücadele etmelerinde kritik bir rol oynayacaginin iddia edilmesi dikkat çekicidir.  
Dünyanin en büyük sigorta sirketleri temsilcileri, her firsatta ortalama yasam süresi arttigi için emeklilik yasinin 70’e, hatta 80’e çikmasi gerektigini savunmaktadir. Sigorta sirketleri, emeklilik yasinin yükselmesiyle daha fazla bireysel emeklilik müsterisi kazandigindan Dünya Bankasi, OECD, sigorta sirketleri ve hükümetler kamu emeklilik sisteminin tasfiyesi konusunda tam bir is birligi halinde hareket etmektedir.



  • Cuma 18.3 ° / 8.7 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 17.9 ° / 5.1 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazar 8.8 ° / 6.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı