Boğaziçi Üniversitesi’nde direniş 30. ayında! Bu hafta direnişin 127. haftası; bugün direnişin 887. günü.
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri haftanın her iş günü olduğu gibi bugün de 12:15’te “#KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz” diyerek arkalarını 604. kez rektörlük binasına döndü.
Akademisyenler nöbet boyunca ellerinde “Özerk, Özgür, Demokratik Üniversite”, “Kabul Etmiyoruz”, “Vazgeçmiyoruz” yazan dövizler ve üzerlerinde “#KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz” yazan Can Candan, Mohan Ravichandran ve Özcan Vardar fotoğrafları taşıdı.
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri 604. nöbetlerinin ardından her haftanın son iş gününde olduğu gibi haftalık açıklamalarını (Bülten 118) okudu.
Açıklamada üniversitenin Tarih Bölümü eski başkanı ve Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü eski müdürü Prof. Dr. Zafer Toprak’ın hayatını kaybettiği belirtilerek; “Üniversitemizi olduğu kadar ülkemizin entelektüel camiasını da üzüntüye boğan bu kaybın ardından üniversitemizde 5 Haziran’da Zafer Toprak’ı anmak için bir tören düzenlendi. Törende Zafer Toprak’ın geç Osmanlı ve erken Türkiye Cumhuriyeti tarihçiliğine değerli katkıları dile getirildi. Hocamızın 1992 yılından başlayarak Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü’nü, eleştirel ve disiplinlerarası çalışmaların yapıldığı prestijli ve üretken bir araştırma ve eğitim merkezine dönüştürdüğü vurgulandı. Zafer Toprak’ın törende söz alan sevenleri hocamızın çalışkanlığından, üretkenliğinden, tarih merakından ve koleksiyonerliğinden bahsetti. Zafer Toprak’ın ailesi, sevenleri, eski öğrencileri ve Boğaziçi üniversitesi içinden ve dışından çok sayıda akademisyenin katıldığı toplantıya iştirak etmek isteyen bazı emekli hocalarımız maalesef kayyım yönetimin engellemeleriyle karşılaştı. Bir kamu üniversitesi olan Boğaziçi’ne on yıllar boyunca hizmet veren, binlerce öğrenci yetiştiren emekli hocalarımızın anma törenine katılmasının engellenmesi kabul edilemez. Kayyım yönetiminin üniversitemizin çok değerli hocalarından birinin taziye töreninde dahi takındığı bu engelleyici tutumu kınıyoruz” denildi.
Kayyım yönetiminin bu hafta hocalara ve öğrencilere karşı sürdürdüğü baskıcı icraatlarına yenilerini eklediğinin üstü çizilen açıklamada şöyle denildi; “Kasım 2021’de işine haksızca son verilen Matematik Bölümü öğretim üyelerinden Mohan Ravinchandran’ın Türkiye’ye girmesi 27 Mayıs’ta havaalanında resmi görevliler tarafından engellendi. Oturma izninin aylar önce kendisine haber verilmeden güvenlik gerekçesiyle iptal ettirildiğini öğrenen bu değerli bilim insanına karşı yapılan bu haksız uygulama kayyım yönetiminin zafiyetini göstermektedir.
Hatırlanacağı gibi Naci İnci 6284 sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun kapsamında kendisi için koruma kararı çıkartarak öğrencilerimiz hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Bu hafta İnci’nin suç duyurusunu protesto eden sekiz öğrencimize karşı ‘kamu malına zarar verme’ iddiasıyla açılan davada dört öğrencimizin 10’ar ay hapis cezasına çarptırıldığını üzülerek öğrendik. Kayyum yönetiminin öğrencilerimize karşı açtığı onlarca dava, demokratik protesto haklarını kullanan tüm öğrencileri kriminalize etmeye yöneliktir; kabul edilemez.
Üniversitede artarak devam eden gayrimeşru ve hukuksuz uygulamaların bir an önce sona erdirilmesi çağrısı yapılan açıklamada; “Fakülte ve bölüm kararları yok sayılarak işine son verilen ve dersleri iptal edilen meslektaşlarımızın haksızca uzaklaştırıldıkları işlerine iade edilmelerini, ayrıca öğrencilerimiz, akademik ve idari personelimiz hakkında mesnetsiz gerekçelerle açılmış tüm disiplin soruşturmalarının geri alınmasını bir kez daha talep ediyoruz” denildi. Kaynak;Evrensel Gazetesi