Borç sever kafalar, is yapmaktan çok borç yapmayi sever. Borcu arttirmayi marifet sayar. Borç sever kafalar, en çok baskalarina ait yatirimlar, varliklar ve degerler üzerinden borç yapmayi sever.
Düsünce dünyamiza ait olmayan, atasözü diye kakalanan ve maalesef kabul gören "borç yigidin kamçisidir" atasözünü kendilerine rehber edinip, karsiligi var kafasi ile uzun vade kisa vade geyigi esliginde, kamunun parasini, fizibilitesi olmayan, gerekli gereksiz birçok yere harcayan bu kafalar, bas bayagi borcu ekonomik kalkinma modelinin bir parçasi görür!
Kendisine hesap soruldugunda kizan bu kafalar, çok oy aldigi için her yanlisin dogru ve hak oldugunu zanneden acayip bir kafadir ayni zamanda.
Borç yapmaktan ve bu borçla övünmekten hiç gocunmazlar. Hatta borç yapmayi, is yapmak olarak görür, ne kadar çok borçlanirsa o kadar çok is yaptigina inanir.
Sasirmayin borç yapmak, pardon is yapmak için ne fikirler bulur bunlar. Zihni sinir bile bu kadar fikir bulamaz!
Borç sever kafa, is hesap sormaya gelince yeni yeni fikirler ortaya atmaktan çekinmez. Borç yapmak için fikir bulmakla kalmayip, borcu savunmak içinde fikir bulur bu kafalar. Hem de ne fikirler, gülmekten aglatacak fikirler!
Mesela; IBB nin borcunu, IBB nin kurulusunun elindeki daireler ile bitirilecegini söyleyen bu kafalarin sözcüsü, agdali agdali konusup, günü kurtarma adina mecliste bir konusma yapti.
Taraftarlari her zamanki gibi agdali sözlere kanip, sözlerin arkasini düsünmeden savunmaya geçti.Efendim neymis IBB nin borcu yokmus, çok uzun vadeli imis, yatirimlarin geri dönüsümü bunu karsiliyormus. Ilk bakista anlamli gibi dursa da tamamen bos beles savunmalar bunlar. Maddi veya iktisadi bir anlami yok, karsiligi hiç yok!
Bu kafalara sormak lazim siz devlet yönetmeyi bakkal yönetmek mi zannediyorsunuz! Kafaniza göre harcayip, kamunun öz varligini borcu karsiliyor savunmasi devlet adami kafasi degil, her seyi satmaktan geri kalmayan basit tüccar kafasidir.
Borç bu kadar, alacak bu kadar deyip, borç söylenildigi kadar degil demek devlet muhasebe sistemine göre degil, kafana göre konusmak demektir.
IBB meclisindeki daire satisi konusu üzerinden gider isek: Bu daireler ile bu borç bitiriliyor ise bu kadar borç biriktirmekten ve bu borcun faizini ödemekten zevk mi aliyorsunuz! Simdiye kadar satip borcu neden kapatmadiniz.
Siz faize karsiyim deyip, faizci sistemin en büyük çarki olan bu borçlari, çogaltmaktan ne anliyorsunuz, ne umuyorsunuz!
IBB sirketi elinde bu kadar daireyi niye bulunduruyor. Satmadi mi, satamadi mi, yoksa proje elinde mi patladi.
Borç sever kafalar konustukça borçlari artar, onu da bilmezler!