Bugün, 15 Kasım 2025 Cumartesi
Acar, yaptigi açiklamada, 5510 sayili Sosyal Sigortalar ve Genel Saglik Sigortasi Kanunu`nun “gelir ve aylik baglanmayacak haller” baslikli 56. maddesinin son fikrasinda, “Esinden bosandigi halde, bosandigi esiyle fiilen birlikte yasadigi belirlenen es ve çocuklarin, baglanmis olan gelir ve ayliklari kesilir. Bu kisilere ödenmis olan tutarlar, 96. madde hükümlerine göre geri alinir” hükmünün bulundugunu hatirlatti.
Söz konusu hüküm geregince, SGK`dan gelir veya aylik almak amaciyla bosanan ve bosandigi esiyle fiilen birlikte yasadigi tespit edilen es ve kiz çocuklarina baglanmis gelir ve ayliklarinin kesildigini ve bu kisilere ödenmis tutarlarin geri alindigini vurgulayan Acar, kurumdan gelir veya aylik alan es ve kiz çocuklarinin bosandiklari esleriyle fiilen birlikte yasayip yasamadiklarinin, ihbar ve sikayet üzerine, sosyal güvenlik denetmenlerinin kapsamli arastirmalari sonucunda tespit edildigini anlatti.
Acar, ayrica, ilgili kisiler hakkinda mevzuat geregince Cumhuriyet savciligina suç duyurusunda bulunulduguna isaret etti.
“Kararlari dogrudan genele tesmil ederek uygulama yükümlülügü yok”
Acar, haberlere konu olan olayda, esinden bosandiktan sonra babasindan ölüm ayligi almaya baslayan ve Zonguldak`ta yasayan hak sahibinin ayliginin, hak sahibinin bosandigi esiyle fiilen birlikte yasadigi tespiti üzerine kesildigini, yapilan yersiz ödemelerin tahsili yoluna gidildigini ve ayrica suç duyurusunda bulunuldugunu belirtti.
Zonguldak Bassavciligi tarafindan çift hakkinda “nitelikli dolandiricilik” suçlamasiyla dava açildigini ifade eden Acar, davaya bakan Zonguldak 2. Agir Ceza Mahkemesi`nin, yargilama sonunda kari kocanin beraatine karar verdigini kaydetti.
Acar, mahkemenin, “Taraflar mahkeme ilami ile bosanmislardir. Taraflarin mahkeme ilami ile bosanmalarinda ve bosandiktan sonra kadinin babasindan kalan sigorta ayligini almasinda dolandiricilik suçunun unsuru olan hile ve aldaticiliktan söz edilemez. Bosandiktan sonra taraflarin yeniden bir araya gelerek nikahsiz olarak yasamalarinin da dolandiricilik suçunun unsurlarini olusturmayacagi anlasilmistir” seklinde karar verdigini ifade etti.
Kararin temyizi üzerine Yargitay 11. Ceza Dairesi`nin “Saniklarin bosandiktan sonra ayni evde yasamaya devam edip etmedikleri, muhtarlik, zabita ve komsulardan sorulup arastirilmaliydi. Ikametgahlarini baska bir yere nakledip nakletmedikleri arastirilmaliydi” diyerek yerel mahkemenin kararini bozdugunu dile getiren Acar, Zonguldak 2. Agir Ceza Mahkemesi`nin “Birlikte yasamalari dolandiricilik olmaz. Bu onlarin kendi iradesidir” diyerek kararinda direndigini hatirlatti.
Uyusmazlik nedeniyle davanin Yargitay Ceza Genel Kurulu`nda incelendigini ve yerel mahkemenin karari yerinde bulundugunu animsatan Acar, Kurul`un, birlikte yasaminin suç teskil etmedigini ve taraflarin tamamen kendi iradeleri olduguna karar verdigini bildirdi.
Acar, “Yargitay Ceza Genel Kurul kararlari, verildigi dosya açisindan kesinlikle baglayici ancak diger davalar açisindan psikolojik etkisi olan, yol gösterici ve emsal alinarak uygulamada birlikteligi saglayici kararlardir. Kurumumuzun Yargitay Ceza Genel Kurul kararlarini dogrudan genele tesmil ederek uygulama yükümlülügü bulunmamaktadir” dedi.
“Yargi kararlari tamamen ceza hukukuna iliskin”
Konuya iliskin son dönemde basinda çikan bu yöndeki yargi kararlarinin tamamen ceza hukukuna iliskin kararlar olduguna isaret eden Acar, mahkeme kararlarinin bosandigi esiyle yasamak suretiyle haksiz aylik almanin ayrica suç teskil edip etmedigine iliskin kararlar oldugunu söyledi.
Söz konusu kararlara göre bu kisiler için ceza hukuku yönünden bir suç bulunmadigini ifade eden Acar, “Bu nedenle, 56. madde uygulamasinda suç duyurusunda bulunulmasi hususunda hüküm bulunan `Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline Iliskin Usul ve Esaslar Hakkinda Yönetmelik`te degisiklik yapilmasi için çalismalara baslandi. Çalismanin sonuçlanmasiyla madde uygulamasinda sadece yersiz ödenen ayliklarin tahsili yoluna gidilecek ve SGK tarafindan suç duyurusunda bulunulmayacak” diye konustu.
Acar, bu durumdaki kisilerin ayliklarinin kesilmesi ve ödenen haksiz ayliklarin geri alinmasi hükmüyle ilgili olarak yerel mahkemelerce konunun Anayasa Mahkemesi`ne tasindigini, Yüksek Mahkeme`nin konuya iliskin düzenlemenin iptal istemini geçen yil reddettigini animsatti.
Acar, sunlari kaydetti:
“Bosandigi esiyle yasayanlarin ayliklarinin kesilmesi ve ödenen ayliklarin geri alinmasina iliskin hüküm Anayasa Mahkemesi denetiminden de geçmis olup halen yürürlüktedir. Bu nedenle bu durumdaki kisilerin aylik almalari hala yasalara aykiri bir durumdur ve Kurum uygulamalari da bu yönde devam edecektir. Bu konudaki mahkeme kararlari ise bu kisilerin ayrica suç isleyip islemedigine yani ceza hukukuyla ilgili olup, aylik alma haklari olduguna iliskin degildir.”
