Yurt gazetesi, yazari Yilmaz Polat, kulislerde uzun süredir konusulan bir olayin ayrintilarini kösesine tasidi. Buna göre; Bülent Arinç Odatv tutuklamalariyla ilgili Fethullah Gülen`le geçtigimiz yil bir görüsme gerçeklestirdi. Arinç, gazetecilerin tutuklanmasindan dolayi hükümetin rahatsizligini Gülen`e iletti.
Iste Washington`da yasayan gazeteci Yilmaz Polat`in kaleminden o görüsmenin ayrintilari:
"Basbakan Yardimcisi Bülent Arinç geçen nisan ayinda Fethullah Gülen`le Pensilvanya`da kamuoyundan gizlenen bir görüsme yapti. Görüsme Erdogan-Gülen iliskisinin kirilma noktasinda önemli bir halkayi olusturuyor.
Bülent Arinç nisan ayinin basinda TRT Genel Müdürü Ibrahim Sahin`le New York`a gitti. Ziyaretin sebebi kamuoyuna TRT`nin Birlesmis Milletler televizyonuyla yapacagi anlasma olarak bildirildi. New York`ta gazetecilik yapanlar böyle bir anlasmaya bir bakanin katilmasinin gerekli olmadigini bilir.
Arinç`in asil amaci Fethullah Gülen`le bir görüsme yapmakti.
Arinç ve Sahin New York`ta 3 gün kaldi. Zamanin büyük bölümünü New York`u gezerek geçirdi.
Arinç 5 Nisan`da gizlice New York`a birkaç saatlik mesafede Fethullah Gülen`in Pensilvanya`da kaldigi çiftlige gitti.
Ziyaret Basbakan Erdogan`in bilgisi dahilindeydi.
O sirada Oda-Tv davasi, Ahmet Sik ve Nedim Sener`in tutuklanmasi Türkiye ve Dünyada tepkiyle karsilanmis, AKP Hükümeti elestiriliyordu. Tutuklamalarin cemaat operasyonu oldugu açikça yaziliyordu. Basbakan Erdogan yazilanlardan rahatsizdi. AKP tutuklamalarla ileri gidildigini düsünüyordu. Kapali kapilar ardinda tutuklamalarla açilima darbe vuruldugu konusuluyordu. Arinç`in görevi bu rahatsizligi seçim öncesi Fethullah Gülen`e iletmekti.
Arinç Gülen`e mesaji iletti. Ancak Hoca geri adim atmadi tepkisi sert oldu. Görüsmesinin tatsiz geçmesi Arinç`in keyfini kaçirdi. 6 Nisan`da TRT Genel Müdürüyle birlikte New York`tan trenle Washington`a geçti. Washington`da bir programlari yoktu. Turistik amaçliydi.
Büyükelçilikte Türk gazeteciler için bir basin toplantisi yapti.
Ben de Fethullah Gülen ile görüsüp görüsmedigini sordum. Son derece mesru bir soruydu. Bakan çok sinirlendi. Meslek hayatimda böylesine sert bir tepki aldigimi hatirlamiyorum.
"Ben size bugün ne yaptiginizi, hangi sokaktan geçtiginizi veya kiminle görüsüp çayini içtiginizi soruyor muyum? Sormuyorum. "dedi. Arinç konusurken önemli bir telefonu oldugu bildirildi. Toplantiyi kesti büyükelçinin ofisine geçti.
Döndügünde surat ifadesinden konusmanin keyifli geçmedigi anlasiliyordu. Arinç, hizini alamadi, tekrar bana bakti, "Sen Türkiye`ye gel de ben sana nerelere ugrayip ugramadigini soracagim. Izlettirip senin bütün açiklarini ortaya çikaracagim." dedi.
Arinç, Gülen görüsmesinin sikintisini yasiyordu."
Odatv.com
