CADDELERE “TRILYONLUK” PRESTIJ KAZANDIRMALAR…
Su prestij cadde izlenimleri üzerine tarihe kisa bir not düsmek belki gereksiz ama hüneri konusturan bu kentsel panoramada bir dipnot bulunsun istedik. Çünkü Belediyeciligin miladi gösterilen prestij cadde projelerinin hayret edilesi yaninin ortaya çikmasi toplum yararina.
Bilinmeli ki Prestij cadde uygulamasi ile fors atalim derken, halk forsa, övünç kaynagi proje de fos çikti fiskoslari dolasiyor caddelerde. Yani ‘itibari’ bir gerçek-gerçeklik var yol ortasi…
Gerçek bir Esenlerli olarak kim istemez; söyle hali gibi bir prestij caddede çocuklugun ve yetiskinligin tadina varmayi. Dünyaya, dünya nimetlerine bu kadar gömülmek, tasla toprakla betonla bu kadar mesgul olmak hizmetinden faydalanmayi.
Ancak görünen o ki belli bir ortakliga hizmet, tüm prestij cadde hizmet alisverisi ve baslangiçlari.
Su güzelim Esenler’de binalarin arasina sikismis dört bir yandan içine sel gibi akan sokaklariyla adi cadde kendi pejmurde anayollar var. Mevcuda bile yanit vermeyen bu anayollara bir akilli eli degsin diye yillarca beklendi.
Degdi degmesine de prestijlenmeyle is iyice çigirindan çikti, çikarildi…
Kim ne söyler neye inanir serbest ama; Belediye baskani ve meclis üyelerinin yüzde sekseni ithal-misafir olunca bu caddesel sonuç gayet normal.
Sebep sonuç iliskisi bir yana haddinden fazla prestij kazandi Esenler’in caddeleri. Sayginlik ve itibar kazandirilmayi bekleyen sirasini bekleyen çok cadde var daha. Denizi ilk gördük diye bu ayni kumas ve ayni renkten projeleri anlamayacak degiliz. Bütün bu projeler basta degisikmis görünse de kisa zamanda pek de muteber olmadiklari ortaya çikiyor bir bir.
Kaldirimi devasa genisletmek zaten sabah ögle aksam çaresizlikten inleyen caddeleri sadece gidis gelis seritliligine hapsetmek-mahkum etmek prestij oluyorsa, yandi Esenler. Istanbul’un orta yerinde kent kalabaliginda trafik arapsaçi, insanlar kördügüm, ahali perisan, araçlar konvoy ve bunca çilenin çilekesligin adi da prestij cadde.
Ayrica sayginlik ve itibar kazanalim diye bedava versen alicisi çikmaz bu proje sarmalina, tutsaklik girdabina dökülen paraya ne demeli…
Örnegin; Namikkemal Caddesi’ne yapilan çalisma. Namikkemal mahallesi Namikkemal caddesi prestij yol uygulamasi isi, 2011/114021 kamu ihale kurumu kaydiyla alinan dört tekliften birine verilmis. Ser-gün adli firma iki, Tunay E. Ve Öner I. Birer teklif vermisler. Ihale Ser-gün’e kalmis. Tutari 1 trilyon 381 milyar lira.
Yani Prestij caddelere harcanan onlarca trilyon…
Ihlaller denetimsiz, ihaleler yerli yersiz olunca hatiri sayilir bütçeler de böylece akar gider müteahhit kasalarina. Durduk yerde elestiri ve tespitlere hiç gerek yok denilebilir. Gözlem gücüne dayali durum testi de belli. Ancak testilerin sessizligi yirtan fisiltilar gölgesinde dolmasi-doldurulmasi ilgiye mazhar bir durum olsa gerek…
Büyük sehir hayati gerçekten sikti. Sahsiyet kazandirmak böyle ise eger, kentsel dönüm noktasiysa üç bes tas dösemek isi, bu parlak dönemlerde gelir geçer, gerilim tirmanir tavan yapar denilebilir rahatlikla.
Tüm yapilanlarin en sarsici yanlari da birilerinin rahatini kaçirir…