Esenyurt Güzelyurt Mahallesi’nde Marmara Park Alisveris Merkezinin insaatinda çalisan isçilerin kaldigi barakalarda önceki gece yangin meydana geldi. Çikan yanginda 11 insaat isçisi yanarak hayatini kaybetti. Insaat yapimini üstlenen taseron firma Kaldem Yapi’ya ait olan barakalarda yanarak hayatini kaybeden isçilerin cenazeleri Adli Tip Kurumuna götürüldü.
Sivas, Ordu ve Van illerinden gelen isçilerin agirlikli olarak çalistigi insaatta çikan yangin sonrasinda ölenlerin isimleri söyle: Ege Bayram Pehlivan, Çetin Coskun, Seyfettin Topal, Abdurrahman Demir, Sevdin Özen, Isa Topal, Ahmet Yagal, Baris Kiyak, Hakim Alican, Fatih Acun ve Ahmet Keskin.
Adli Tip Kurumu önünde yakinlarindan gelecek haberleri bekleyen aileler ise haber alamamaktan tepkililer. Aileler yasamini kaybeden 11 isçinin barakalardan çikamamasinin bir ihmal oldugunu ifade etti. Kendilerinin de insaat isçisi oldugunu söyleyen isçi yakinlari, kurulan barakalarin polyester içerdigini, bu maddenin çabuk tutusan bir kimyasal oldugunu ifade etti. Çadir yerine konteyner kullanilmis olsaydi bu ölümlerin yasanmamis olacagini söyleyen isçilerin yakinlari, insaat sorumlularinin bu yanginda büyük ihmalkarlik gösterdigini belirtti.
BELEDIYE USULSÜZLÜKLERE GÖZ YUMUYOR
Insaat sektörünün hizla gelistigi Esenyurt’da yasanan bu olayda hayatini kaybeden isçilerin aileleri belediye yetkililerinin de olaydan kaynakli sorumlulugunun oldugunu vurguladi. Belediye Baskani Necmi Kadioglu’nun önceki gece yaptigi açiklamanin da gayri ciddi oldugunu belirten aileler, son zamanlarda Esenyurt’ta sikça yasanan isçi ölümlerinde belediyenin denetim yapmak yerine birçok insaat firmasinin usulsüzlüklerine göz yumdugunu iddia ettiler. Belediyenin olaydaki sorumlulugu ile ilgili sorusturma talep eden aileler ve yasamini kaybeden isçilerin çalisma arkadaslari, yetkililerden bir açiklama gelmemesine tepki gösterdi.
Santiyede 10 kisilik çadirlarda en az 35 isçinin kaldigi aktarildi. Belediye Baskani Necmi Kadioglu ise bu iddialara canli yayinda “Ölenlere nasil öldüklerini soramiyoruz. Çadirda 35 kisi de kalabilir, 50 kisi de kalabilir. Yangin soguk havanin getirdigi bir sey” seklinde cevap verdi.
BARINMA YERLERI ÖLÜME DAVETIYE ÇIKARTIYOR
Ölen isçilerden biri ise 1.5 ay önce Van depremi ardindan Istanbul’a gelmis ve insaatta çalismaya baslamisti. Depremin ardindan ailesinin ihtiyaçlarini karsilamak için Istanbul’da çalismaya baslayan, ancak çikan yanginda hayatini kaybeden isçinin ismi, Van’daki yakinlarinin henüz haberi olmadigi için çalisma arkadaslari tarafindan söylenmedi.
Ölen isçilerle ayni insaatta çalisan Tevrat Ocaktan, barinma kosullarinin oldukça kötü oldugunu belirterek, branda yerine konteynerlerde kalinsaydi bu cinayetin yasanmayacagini aktardi.
Bir diger isçi Üzeyir Durmak ise yaklasik 8 aydir Istanbul’da çalistigini söyleyerek, olay esnasinda disarida olduklarini ifade etti. 35 isçinin ayni çadirda kaldigini söyleyen Durmak, arkadaslarinin yasanan ihmalkarlik yüzünden ölüme sürüklendigini söyledi. Insaat Isçisi Mehmet Açar da çalisan bir çok isçinin gurbetçi oldugunu ifade etti. Bu olayin sorumlularinin açiga çikarilmasini isteyen Açar, “Insan hayati bu kadar ucuz olmamali. Kaldigimiz kosullar ölümle burun buruna” diye konustu.
Yasanan yanginda yakinlarini kaybeden ve kendisi de insaat isçisi olan Yunus Topal ise olayin böyle olmasini anlayamadiklarini belirtti. “Nasil olur da hiç yarali yok ve bir anda 11 kisi hayatini kaybediyor. Yapilan açiklamalar yeterli degil. Insaat yetkililerini ariyoruz ve hiçbir yetkili telefonlarimiza bakmiyor. Yetkililerden bir kisi dahi basiniz sag olsun bile demediler” diye konusan Topal, tepkisini dile getirdi.
TÜZEL: TAKIPÇISI OLACAGIZ
Yangin sonrasi HDK Istanbul Milletvekili Levent Tüzel olay yerinde incelemelerde bulundu. Isçilerin en korunmasiz sartlarda çalistirilmak zorunda birakildigini belirten Tüzel, “Geçtigimiz günlerde yine baraj insaatinda 10 isçi hayatini kaybetti. Maras Afsin’in, üzerinden bir yil geçti hâlâ toprak altinda isçiler var. 11 isçi arkadasimiz hayatini kaybetti. Bu cinayetlerin takipçisi olacagiz. Isçilerin, isçi ailelerinin ve Türkiye isçi sinifinin basi sag olsun” dedi.
Öte yandan yanginla ilgili aralarinda santiye sefinin de bulundugu 5 kisinin gözaltina alindigi belirtildi.
(Istanbul/EVRENSEL)
TEK ÇIKIS KAPISI VAR
Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakani Faruk Çelik, Esenyurt’taki 11 isçinin hayatini kaybettigi santiyede incelemelerde bulundu. Buradan ayrilmadan önce gazetecilerin sorularini cevaplayan Bakan Çelik, Türkiye’nin ‘Müstakil Is Sagligi ve Güvenligi Yasasi’na acil ihtiyaci bulundugunu belirtti. Ölen isçilerin yakinlarina yardim edilip edilmeyecegine iliskin soru üzerine açiklama yapan Çelik, “Ölüm olayi olmasa da onlari konusmasak devletimiz sosyal devlet, gerek ölüm ayligi gerekse is kazasi neticesinde ayliklar hak sahiplerine baglanacak. Bir taraftan is kazasindan dolayi ayliklar bir de hak eden varsa, 900 gün, 1800 gün gibi sigortaliligi olanlarin hak sahiplerine ayrica ölüm ayliklari baglanacak. Bu konuda bir sorun olmaz” dedi. Olayda ihmal olup olmadigi yönündeki soruya da cevap veren Çelik, “Tek bir çikis kapisi degil karsilikli çikis kapilari olmali. Olmadigini yanmayan çadirlardan gördük” ifadesini kullandi. Bu tür kazalarda müteselsil sorumluluk oldugunu, asil isveren veya alt isveren gibi bir ayrimin kesinlikle söz konusu olmadigini belirten Çelik, “Kazalarda asil isverenin de alt isverenin de sorumlulugu vardir. Çikacak neticeye göre de bunlari yargi degerlendirecektir” seklinde konustu.
IS GÜVENLIGI EKSIKLIGI
Insaat Mühendisleri Odasi Baskani Hamdi Serdar Harp, Esenyurt’ta yasanan ölümleri söyle degerlendirdi: “Artik üzüntüleri paylasmanin ötesinde laf söylemez olduk. Bizim mevzuatimiz is güvenligi konusunda oldukça eksik. Insaat alaninda is güvenligi konusu Çevre Bakanliginin denetiminde olan bir konu. Bununla ilgili çesitli yönetmelikler hazirlaniyor ama çesitli bosluklar oldugu için mahkemeden geri dönüyor. Bakanliklarin konusu yasam hakki oldugu için denetlemek zorunda ama denetim yapilmiyor. Bu kazalarin önüne geçebilmek için is güvenligi uzmanlari tarafindan denetlenmelidir.
Maalesef bizde denetim genelde yapilmiyor. Is güvenligi uzmanligi sadece göstermelik olarak yapilmamali, uzmanliga dayanmalidir. Çünkü bizde yüksek okul bitiren herkes is güvenligi uzmani olabiliyor. Mesela, bir muhasebe bölümünü bitiren kisi insaatta is güvenligi uzmani olabiliyor.
Bunun dogal sonucu olarak is güvenligi tedbirleri alinamiyor. Ülkedeki politikalarin temeli insansa insan sagligi çok önemlidir. Eger politikalarin temeli kâr oluyorsa, bu insan sagliginin hiçe sayilmasi anlamina gelir.”