CHP’nin 37. Olagan Kurultayi Ankara Bilkent Odeon Gösteri ve Kültür Merkezi'nde "Iktidar kurultayi" basligi altinda gerçeklestiriliyor. Saat 10.00'da baslayan kurultayda bugün genel baskanlik seçimi yapildi. Kurultayin ikinci gününde ise Parti Meclisi belirlenecek. Bin 356 delegenin oy kullanacagi kurultayda genel baskanlik için Kiliçdaroglu disinda Ilhan Cihaner, Aytug Atici ve Tolga Yarman da adayliklarini açiklamislardi. CHP tüzügü geregi genel baskan adayligi için delegelerin yüzde besinin, yani yaklasik 70 delegenin imzasi gerekiyor.
KILIÇDAROGLU YENIDEN SEÇILDI
CHP'de baskan adayligi için verilen süre doldu. Adaylik için gerekli imzalari tamamlayamamasi nedeniyle tek aday Kemal Kiliçdaroglu oldu.
Kemal Kiliçdaroglu yeniden CHP Genel Baskani seçildi. Kiliçdaroglu, bin 251 oy aldi.
Kiliçdaroglu, yaptigi tesekkür konusmasinda su ifadeleri kullandi:
"Yine çok ama çok önemli bir söz verdik. Cumhuriyet’in kurulusunun 100. yilinda Cumhuriyet’imizi demokrasiyle taçlandiracagiz dedik. Hep beraber söyledik. Çok ama çok önemli vaatlerin altina imzayi attik. Ne dedik? En önemli devrimlerin altina CHP imza atmistir.
Cumhuriyet’in kurulmasi, 1946 yilinda çok partili yasama geçismesi, 1970’lerde sosyal demokrasinin, demokrasinin en önemli unsuru olarak politika içinde yer almasi. Simdi de en geç 2023’te cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandiracagiz.
Zor bir görev üstlendigimizi biliyoruz. Büyük bir umutla, birlikte yola çiktik. Kimseyi kirmadan, herhangi bir sekilde kimseyi ötekilestirmeden, 83 milyon insani kucaklayarak yola çikacagiz. Biz söz verirken, sadece kendi ülkemiz için söz vermedik, bütün Orta Dogu’yu bir savas alani olmaktan çikarip, baris havzasina döndürme sözü verdik.
Ve biz bu sözü verirken dedik ki Orta Dogu Baris Teskilati’ni kuracagiz. Akrabalarimizla birlikte olacagiz, ortak tarihimiz, kültürümüz var. Ve dolayisiyla bütün farkliliklari zenginlik kabul ederek, bu cografyayi baris havzasina döndürecegiz. Bu sözleri yerine getirdigimizde, göreceksiniz ki Türkiye Cumhuriyeti, dünyada parlayan yildiz olarak ortaya çikacaktir. Biz bu hedefi gerçeklestirecegiz.
Dolayisiyla bizim sözümüz sözdür. Her türlü baski gelebilir bize. Baristan yana olmayanlar, iktidar oldu diye sadece cebini düsünenler, toplumu ayristirarak, bölerek, kutuplastirarak kendi iktidarlarini korumak isteyenler bize karsi çikabilirler, baski yapabilirler, linç girisiminde bulunabilirler.
Ne yaparlarsa yapsinlar, inancimizdan vazgeçmeyecegiz. Inancimizin özü 83 milyona hizmet etmektir. Oy verdiginiz sag olun, tesekkür ederim. Verdiginiz her oya layik olmaya çalisacagim. Yeri gelir 24 saat çalisirim. Bu ülkeyi huzura kavusturmak için, hiç kimseyi ötekilestirmemek için 24 saat çalisacagim.
Birlikte yapacagiz, herkesle, demokrasiden yana olan, insan haklarindan yana olan, hiçbir çocugun yataga aç girmemesini savunan, her ailede huzurun oldugu, her mutfakta bereketin oldugu bir Türkiye’yi insa etmek için yola çikan herkesle birlikte olacagiz. Birlikte olma zamanidir.
Elbette herkes bizim gibi düsünmeyebilir ama her düsünceye saygi göstermek gerekir. Farkli düsünceleri her zaman dinlemeliyiz. Olabilir, bizim de yanlislarimiz olabilir. Hosgörüyü toplumun her tabakasina ulastirmak zorundayiz. Sevgi kadar güzel bir sey yoktur. Bu topraklarin hamurunda sevgi vardir. Yeni bir siyaset anlayisiyla yola çikacagiz. Dolayisiyla bana verdiginiz oyun sorumlulugunun farkindayim.
Ne yaparlarsa yapsinlar, bu ülkeye hizmet etmek benim için mübarek bir görevdir. Dünyanin en güzel ülkesi, Türkiye aslinda. Denizlerimiz var, göllerimiz var, kuslarimiz var, kedilerimiz var. Dogasiyla o görkemli ekosistemin bir parçasiyiz aslinda biz.
Pandemi bize sunu ögretti, agaca, suya muhtaç oldugumuzu ögretti. Bizim disimizdaki canlilarinda, bütün dogada özgürce gezdiklerini düsünün. Ve dolayisiyla biz bu dogayi korumak zorundayiz. Gelecek çocuklariniza, dogacak olan çocuklarimiza güzel bir cografya birakmak zorundayiz.
Isin özeti, hep birlikte çalisacagiz. Derler ya, bir elin nesi var, iki elin sesi var. Bizde iki degil, milyonlarca el var. Ortak söylemi gelistirdigimizde, sadece Türkiye degil dünyanin en ücra köselerinde bile bizim sesimiz duyulacaktir.
Konusmamda söylemistim, bu kurultay demistim sadece Türkiye’deki vatandaslarin izledigi bir kurultay degil. Avrupa’dan Asya’ya kadar, Afrika’dan Amerika’ya kadar herkesin dikkatle izleyecegi kurultay demistim.
Türkiye’deki gelismeleri, bütün dünya izliyor. Burada konustugumuz bir sey, saniyeler içinde dünyanin en uzak yerlerine ulasabiliyor. Bizim sorumlulugumuz ne, baskici bir yönetim yerine demokrasi getirerek örnek ülke haline getirmektir.
Demokrasiyi güçlendirecegiz, hepimiz kucaklasacagiz. Bu yol Gazi Mustafa Kemal’in söyledigi, çagdas uygarligi asma yoludur. Yine söyledim, içimi acitan, bizim üniversitelerin ürettigi bilgi sayilarinin, ekonomik olarak bizim altimizda olan üniversitelere göre daha az olmasidir. Neden? Bu soruyu hep birlikte sormak zorundayiz.
Güzel Türkiye’yi ayaga kaldirmak, sözünün dinlenmesini saglamak zorundayiz. Her CHP’linin agir bir görevi ve sorumlulugu vardir. Bu agir sorumlulugu hep birlikte yapmak zorundayiz. Bu sorumluluklari hep birlikte yerine getirecegiz."
KURULTAY KEMAL KILIÇDAROGLU'NUN KONUSMASIYLA BASLADI
Kurultayin açilis konusmasini yapmak üzere CHP Genel Baskan olarak Kemal Kiliçdaroglu kürsüye çikti. Açilis konusmasi öncesinde Mustafa Kemal Atatürk ve sehitler için bir dakika saygi durusundan bulunuldu ve Istiklal Marsi okundu.
Özlem Çerçioglu oy çoklugu ile kurultayi yönetmek üzere divan baskanligina seçildi. Özlem Çerçioglu yaptigi konusmada, kurultayda kadin olarak seçilmesini saglayan kisinin Mustafa Kemal Atatürk oldugunu ifade ederek, Atatürk'e tesekkür etti. Çerçioglu ayrica Istanbul Sözlesmesi'nin yaninda oldugunu ifade etti. Bu sözler salondan yüksek alkis aldi. Çerçioglu konusmasinda, "Biz mücadelesini Kuva-i Milliye’den, sözünü Hrant Dinklerden Ugur Mumculardan, azmini Türkan Saylanlardan, isyanini Pir Sultanlardan, gücünü Deniz Gezmislerden, vicdanini Erdal Erenlerden, özgürlügünü Bülent Ecevit’in güvercinlerinden ve iradesini Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten almis bir neslin evlatlariyiz" dedi.
CHP Lideri konusmasini yapmak üzere kürsüye çikti. Kiliçdaroglu’nun konusmasinin satirbaslari söyle:
Milyonlarin akli bu kurultayda: COVID-19 nedeniyle aramizda bulunmayan tüm dostlarimiz, kurultayimizi izleyen saygideger vatandaslarimiz, hepinize muhabbetlerimi gönderiyorum. Hepsinin sorunlarina çözüm üretecegimizi burudan duyuruyorum. Tarihi bir kurultay. 100 yili geride birakan ve önümüzdeki 100 yila açilan bir kurultay yapiyoruz. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandirma azim ve kararliliginda oldugumuz bir kurultay. Yürekten inaniyorum, milyonlarin akli ve yüregi bu kurultaydadir. Tüm dünyanin gözünün kulaginin oldugu kurultaydir.
Mustafa Kemal gibi örnek olmamiz gerekiyor: Ekonomik buhrandan nasil çikacagimizi anlatacagimiz kurultaydir. Bu çikis yolu tüm Türkiye’ye örnek olmustur. Nasil Mustafa Kemal örnek olduysa, bizim de örnek olmamiz gerekiyor. Alacagimiz her kararin yankisi yüksek olacaktir. Bu kurultay issizligi, adaletsizligi, liyakatsizligi ve kayirmaciligi ve umutsuzlugu nasil ortadan kaldiracagimizi açiklayan bir kurultaydir.
Türkiye’yi buhrandan çikaracagiz: Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en agir buhranini yasiyor. Bu buhran; yönetim, demokrasi buhranidir. Hiçbir vatanseverin, umutsuzluga kapilma hakki yoktur. Bu kadar agir bir buhrandan geçiyorsak hiçbir vatanseverin umutsuzluga kapilma hakki yoktur. Biz birlikte inançla azimle kararlilikla Türkiye’yi bu buhrandan çekip çikaracagiz.
Bes sorun bes çözüm önerisi: Adalet yürüyüsünde ‘bu son degil, baslangiç’ demistim. Yerel seçimlerde duvarin arkasina geçtik. Dostlarimizla birlikte o duvari parça parça yikacagiz. Birinci yüzyili madem bitirdik, ikinci yüzyila bir çagri beyannamesi hazirlamak zorundayiz. Ikinci yüzyila çagri beyannameyi sunmadan önce bes çözüm önerisi siralayacagim.
Yasama, yargi ve medya tek kiside: Birinci sorun demokrasi. Yasama yargi ve medya bir kisinin vesayeti altindadir. Demokrasi sadece kagit üzerinde kalan bir sözlük haline gelmistir. Egemen güçler ne diyorsa saray onu yapiyor. ‘Osman Kavala içeride kalacak,’ yargi geregini yapiyor. ‘Demirtas içeride kalacak.’ Geregi yapiliyor. Cezaevlerinde onlarca gazeteci var. Bütün gazetecilere selamlarimizi gönderiyoruz. Saray talimat veriyor, yargi geregini yapiyor. Ama egemen güçler talimat verince saray da geregini yapiyor. Trump talimat verdi. Yargi geregini yapiyor. Saray talimat veriyor, sosyal medya susturuluyor. Sivil darbe sürecini yasiyoruz. TBMM’nin yetkileri kisitlanmistir, bütçe yetkisi elinden alinmistir.
Mutfakta yangin var: Ikinci sorun ekonomi. Bütün vatandaslarima sesleniyorum. Mutfagimizda yangin var. Çocuklar issizse sorgulamak zorundasiniz. Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomik bagimsizligi tehlike altindadir. Su rakamlari her bir delege arkadasimin ezberlemesini istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruldugu zaman kimsenin önünde diz çökmedik. Tam 79 yilda 57 hükümet kuruldu. Türkiye’ye hizmet etti. 714 milyar dolar, 57 hükümet para harcadi. Osmanli borcu son kurusuna kadar ödendi. Dünya ekonomik buhrani içinde de dik durmasini bildi bunlar. 2003-2020, 18 yilda harcanan para iki trilyon 400 milyar dolar. Neler yaptilar? Bu rakamlara havaalani, sehir hastanesi dahil degil. 79 yilda bizim yaptiklarimizi sattilar. Fabrikalari sattilar. Parayi ne yaptiklarini kimse bilmiyor. Vatan topragini sattilar. Bunu özellikle bizi dinleyen tüm vatandaslara ifade etmek istiyorum. Elinizi vicdaniniza koyun. Bu paranin nereye gittigini kimse bilmeyecek, sonra bana ekonomiden söz edeceksiniz. Lale devrini yasayanla sokaktaki vatandasin derdi ayridir.
Iki trilyon 400 milyar para harcadilar: Ayrica borç batagindayiz. Iki trilyon 400 milyar para harciyorlar ama Türkiye borç bataginda. 83 milyon vatandas Lonra’daki tefeciye çalisiyor. 18 yilda Londra’daki tefecilere 178 milyar gitti. Hayatin her alaninda çalistik, fabrika için mi hayir. Londra’daki çete için. Hep birlikte hesap sormak zorundayiz. Neden bu hale getirdiniz bu memleketi.
Bir kisi herkes tarafindan aldatildi: Üçüncü büyük sorun dis politika. Türkiye su anda egemen güçlerin taleplerini yerine getiren ülke durumuna düsmüstür. Gazi Mustafa Kemal’in sözü: Özgürlük ve bagimsizlik benim karekterim. Bu siyasi bagimsizliktir. Bugün Türkiye ekonomik ve siyasi bagimsizligini yitirmistir. 27 Subat 2020, Suriye’de 36 askerimiz sehit oldu. 36 askerimizin kani yerde duruyor. Sehit yakinlarinin hakkini biz savunuyoruz. Sehitlerimiz olacak, sehide sahip çikamayacaksin. Böyle bir dis politikayi asla kabul etmiyoruz. Onur sahibi insanlar böyle bir dis politikayi kabul etmezler. Trump’in gönderdigi mektup. Yanlis dis politikanin faturasi agir olmus. Gerçek bir olayi da sizinle paylasmak isterim. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir devlet basi aldatildim dememistir. Ama bir kisi herkes tarafindan aldatilmistir.
Çocuklarini denek olarak kullanan tek ülkeyiz: Iki trilyon 400 milyar lira para harcandi. Biz hala birlesik siniftayiz. Hala yeterli derslik yok. Sürekli degisen egitim politikalari ile Türkiye, bilgi üretemiyor. Bir devleti geriletmek için egitim sistemini bozarsaniz geriye gider. Egitim politikalarini degistirerek, kendi çocuklarini denek olarak kullanan tek ülkeyiz.
Inanç siyaseti, toplumu bölmüstür: Besinci temel sorun toplumsal baris. Inanç üzerinden siyaset, toplumu bölmüstür. Oysa 83 milyon huzur içinde yasamak istiyor. Bizim sorgulayacagimiz sey vatandasin karni aç mi tok mu?"
CHP Lideri Kiliçdaroglu, kurultay konusmasinda 13 maddelik “Ikinci Yüzyila Çagri Beyannamesini” açikladi ve teskilatlara “Ikinci yüzyila çagrinin 13 maddesini saydim, her biriniz 13 maddeyi ezberleyeceksiniz” diye seslendi.
13 MADDELIK BEYANNAMEYI AÇIKLADI
CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, kurultay konusmasinda 13 maddelik “Ikinci Yüzyila Çagri Beyannamesini” açikladi ve teskilatlara “Ikinci yüzyila çagrinin 13 maddesini saydim, her biriniz 13 maddeyi ezberleyeceksiniz” diye seslendi.
Kiliçdaroglu’nun konusmasinin satirbaslari söyle:
EMEKLERLE ÇÖZECEGIK: Hep birlikte yapacagiz. Iki Millet Ittifaki’ni olusturan dostlarimizla yapacagiz. Özgürlük isteyen gençlerimizle yapacagiz. Öldürülen, haklari elinden alinan kadinlarimizla çözecegiz. Kalemini satmayan gazeteciler, sanatçilarla çözecegiz. Bu sorunlari alin terinin karsiligini alamayan çiftçiler, emekçilerle çözecegiz. Sayilari 10 milyonu asan büyük kismi genç olan issizlerle çözecegiz. Siftahsiz dükkanini asan esnafimizla çözecegiz. Haklarini savundugumuz emeklilerle çözecegiz.
HER FIRAVUN'UN BIR MUSA'SI VARDIR: Çiftçe, emekli, issiz, apartman görevlileri tamam. Hep beraber sorunlari çözmeye karar verdik. Nasil çözecegiz. Önümüzdeki ilk seçimlerde dostlarimizla birlikte iktidar olacagiz. Firavunlarin iktidarini yikip, halkin iktidarini kuracagiz. Her firavunun bir Musa’si, her Nemrut’un bir Ibrahim’i vardir. Vatandasin ayagini turabi olacagiz. Hiçbir zaman hiçbir yerde kimseye kibir ve öfkeyle bakmayacagiz. Sorunu varsa çözmek bizim boynumuzun borcudur. Hangi derdin var ve ben sana nasil yardimci olabilirim, bunu soracagiz. Vatandasini kucaklayan siyaset anlayisini Türkiye Cumhuriyeti devletinin topraklarini indirecegiz. Akil, bilgi, deneyim, adalet duygusuyla çözecegiz. Sorunlarimizi nasil çözecegimizi anlatin ikinci yüzyila çagri beyannamemizi hazirladik.”
13 MADDELIK BEYANNAME“
BIRINCI HEDEF: Yeni bir anayasa ile güçlendirilmis demokratik parlamenter sisteme geçilecek. Yeni anayasa ile güçlendirilmis parlamenter sisteme geçilecek. Genis toplumsal mutabakat saglanacak, darbe hukukundan arinmis, yeni bir anayasa yapilacaktir. Bu ülkeye bugünü kadar anayasalar vesayetçi kurumlarin baskisiyla olusturuldu. Darbe hukukundan arinmis yeni bir anayasa. Bu anayasada cumhurbaskaninin tarafsiz olmasi saglanacak, partili cumhurbaskanligi sonlanacak.”
“Kuvvetler ayriligi saglanacak, yargi bagimsizligi saglanacak. Anayasa Mahkemesi, yargi organlari üzerinde yasama ve yürütmenin baskisi sonlanacak. Baro ile ilgili kanun çikariyorsan, barolari çagiracaksin uzmanlar ile konusacaksin… Istisareden ne kaybederiz.
“IKINCI HEDEF: Düsünceyi ifade, örgütlenme ve basin özgürlügü saglanacak. Medya özgürlügü evrensel ölçülerde güvence altina alinacak. Bir devlet hukukun üstünlügünden vazgeçerse bir süre sonra organize suç örgütü haline döner. Bir kisini talepleriyle bir devlet yönetilemez. Türkiye’nin toplumsal barisi ve huzuru saglanacak. Basta Kürt sorunu olmaz üzere tüm sorunlar Meclis önünde çözülecek. Türkiye’nin tam bagimsizligi ve üniter yapisi güçlendirilecek”
“Kadin, erkek firsat esitligi saglanacak, kadina yönelik siddetin önlenmesi devlet politikasi haline getirilecek. Toplumsal barisin kalici hale getirilmesi için tüm terör örgütleri ve yer alti suç örgütleriyle mücadele sürdürülecek.”
“ÜÇÜNÇÜ HEDEF: Devlet yönetimi ve toplumsa sistemde liyakat sistemi hayata geçirilecek. Devlet hizmetlerinin çikar amaçli yapilmasina engel olunacak. Hizmet yandasa degil vatandasa verilecek. Isi ehline vermek devlet politikasi olacak. Bu anlayisla güresçiden banka yönetim kurulu olmayacak.
“DÖRDÜNCÜ HEDEF: Seçim yasasi degisecek, milletvekilini milletin kendisi seçecektir. 12 Eylül darbecilerinin ürünü olan seçim baraji kaldirilacak. Milletin vekilini genel baskanlar degil milletin kendisi seçecek. Seçim yasasi degisikligiyle cinsiyet kotasi getirilecek ve kadinlarin parlamentoda temsili yasal güvenceye alinacak.
“BESINCI HEDEF: Siyasi ahlak yasasi çikarilacak. Parayla is takipçiligi azaltilacak, vatandas ile siyasetçi arasindaki güven yeniden saglanacak. Parayla is takipçisinden, yolsuzluk yapandan milletvekili mi olur?”
“ALTINCI HEDEF: Kamu ihale kanunu rekabet ve seffafligi saglamak üzere yeniden düzenlenecek. Kayirmaciliktan uzak seffaf bir anlayisla yapilmasi saglanacak. Devlette itibar israfi önledigimiz ölçüde artar. Har vurup harman savurma anlayisiyla devlet yönetilemeze. Kul hakki yemek en büyük günahtir diyoruz, vatandasin simit alirken ödedigi verginin hesabini siyasetçi vermiyorsa kul hakki yiyor demektir… Kamu özel isbirligi ile yapilan bütün yatirimlari devletlestirecegiz. AKP ve MHP’ye oy veren vatandaslarima seslenmek istiyorum. Tank Palet Fabrikasi bir kurus, bir dolar, bir lira ödenmeden peskes çekildi.
“YEDINCI HEDEEF: Sayistay gerçek islevine kavusturulacak. Ulusal vergi konseyi ve TBMM’de kesin hesap komisyonu kurulacak. TBMM adina ödenen bütün vergilerin denetimini Sayistay yapiyor. Bunlarin bütün hepsini milletin önüne getirecegiz. Ulusal vergi konseyi, vatandastan vergi aliyorsun milyonla is yapandan almiyorsun. Adaletsizliklerin tamamini vatandas buradan görecek.”
“Kesin hesap komisyonunun baskani iktidar partisinden degil muhalefet partisinden olacak. Dünyada az olan örnegi olan uygulamayi Türkiye(ye getiriyoruz. Biz iktidar olacagiz ve muhalefete hesap vermek üzere olan bir yasal düzenlemeyi getiriyoruz. Kendisini denetletmekten kormayan bir iktidar olacagiz.”
“SEKINZINCI HEDEF: Güçlü stratejik planlama teskilati kurulacak. Katma degeri yüksek üretime öncelik veren bir plan yapilacak. Üretim ve hakça paylasim ana hedef olacak. Kimse aç ve açik kalmayacak. Tarim stratejik sektör olacak. Vatandasin karnini yabancini ürettigi ürünlerle degil kendimizin ürettigi ürünlerle doyurmak zorundayiz. Elin oglu 100 yilini planliyor. Devleti yönetiyorsaniz planlama yapacaksiniz.
“DOKUZUNCU HEDEF: Egitim sistemi bilesenleriyle yeniden yapilandirilacak. Fikri vicdani hür nesiller yetistirilecek. Üniversitelerimizde her türlü düsünce özgürce tartisilacak. Darbecilerin getirdigi YÖK Kaldirilacak.
“ONUNCU HEDEF: Gelecek nesiller için ekosistem hakki kurulacak. Bunu Türkiye’de ilk kez bir siyasal parti olarak biz söylüyoruz. Üzerimize düsün sorulugun bilincindeyiz. Saglikli isleyen bir ekosisteme sahip, henüz dogmamis nesillerin de hakkidir.
“ON BIRINCI HEDEF: “Güçlü sosyal devletin ilk adimi olarak aile destekleri sigortasi kurulacak. Bu topraklarda hiçbir çocuk yataga aç girmeyecektir. Vatandas devlet yardimlarini lütuf olarak degil hakki olarak görecek.18 yila yapamadi, bir yilda yapacagiz. ”
“ON IKINCI HEDEF: “Yeni bir merkez yerel dengesi kurulacak. Reformlarin basarisi için devletin tüm kapasitesi kullanilacak. Merkezi yönetim ile yerel yönetimlerin halk dogrudan ulasabilme kapasitesi birlestirilecek. Hizmetin halka ulasmasi saglanacak. Kayyum uygulamalarini son verilecek, seçimle gelen belediye baskanlari seçim ile gidecek. Belediye baskanlarimiz bu pandemi sürecinde bütün engellemelere ragmen tarih yazidilar.”
“ON ÜÇÜNCÜ HEDEF: Orta dogu baris isbirligi teskilati kurulacak. Akilci, barisçil ve gerçekçilikten sapmayan uluslar arasi hukuka önem veren dis politika izlenecek. Ayrica bölge merkezli dis politika yaklasimindan yola çikarak, kurucu üyelerinin Irak, Iran ve Suriye’nin olacagi orta dogu baris isbirligi teskilati kurulacak, orta doguya huzuru getirecegiz.”
Kiliçdaroglu’nun konusmasinda, 1959 yilindaki 14. olagan kurultayda kabul edilen “Ilk Hedefler Beyannamesi”ne benzeyen “Ikinci Yüzyila Çagri Bildirisi” basligi altinda bir beyanname açikladi. Kiliçdaroglu, 13 maddelik beyannameyi siraladiktan konusmasinin son bölümünde sunlari söyledi:
“Gün kavga günü degil. Gün Türkiye’yi ekonomik buhrandan çikarma günüdür. El kaldirdiniz evet dediniz. Ne demektir evet demek? Hep birlikte tarihsel bir sorumlulugu üstlendik. Türkiye’nin huzuru için, kalkinmasi için üstlendik. Yasadigimiz ekonomik, siyasal ve toplumsal buhrandan çikmak için üstlendik. Çalismak ve sorumlulugu yerine getirmek hepimizin ortak görevidir.”
ILHAN CIHANER: AGZINI AÇAN ATATÜRK DIYOR. DÜN ATATÜRK'E LANET OKUNDU
CHP Parti Meclis üyesi ve CHP Genel Baskan adayi Ilhan Cihaner, "Buradan bir karar çikacakti biz de gelecegimizi kuracaktik. Neredeler? Bu ciddiyetsizlikle nasil iktidara gidecegiz. Bu bir tiyatro! En küçük ilçede bile divan baskanligi üyesi için en güçsüz adaya bilgi verirdi" dedi.
Cihaner, CHP'nin 37. Olagan Kurultayi'nda konustu.
Konusmasina "Rol çalmayacagim. Asil konusmami genel baskan adayi olarak yapacagim" diye baslayan Cihaner, Genel Baskan Kemal Kiliçdaroglu ve yöneticilerin salondan ayrilmasiyla delegenin de ayrilmasini elestirerek söyle konustu:
"Suradaki ciddiyetsizlik bile her seyi gösteriyor. Genel Baskan gitmeseydi parti yöneticileri gitmeseydi bu salondan hiç kimse gitmezdi. Buradan selfie çekerek gittiler. Sözde tüzügümüze göre demokrasimizin gelecegi tartisilacakti. Buradan bir karar çikacakti biz de gelecegimizi kuracaktik. Neredeler? Bu ciddiyetsizlikle nasil iktidara gidecegiz. Bu bir tiyatro! En küçük ilçede bile divan baskanligi üyesi için en güçsüz adaya bilgi verirdi.
Örgütlerden sorumlu genel baskan yardimcisi sizin iradenize tecavüz ederek seçtik diyor arkadaslar. Kadin olmasi hiçbir seyi degistirmez. Biz tüzügümüzde olan yüzde 33'lük kadin kotasini kullanmiyoruz. Simdi kalkmisiz gelecekte böyle yapacagiz diyoruz. Ön seçimi kaldirdik. Neymis halk seçecekmis. 1934 yilinda 18 kadin milletvekilimiz vardi, 100 sene sonra hala 18 kadin milletvekilimiz var.
Il kongrelerinde tek aday ve blok liste dayatilmadi mi? Ankara, Istanbul ve Izmir kongrelerinden utanmadiniz mi?
“BARO YASASI ÇIKTI, BIZ ÇIKMASINI IKI GÜN GECIKTIRDIK DIYE MUHALEFET YAPTIK SANIYORUZ”
Genellikle ben bagirarak konusmam. Ben anlasmadan yanayim. Burayi böyle görünce sinirlendim kusura bakmayin.
Ben bir kaç marjinal sey anlatayim. CHP'nin Cumhurbaskani adayi olarak bir siyasal islamciyi Ekmelettin Ihsanoglu'nu aday göstermek mi marjinallik yoksa bu adayliga karsi çikmak mi marjinallik mi?
“Savas tezkerelerine ‘evet’ dediniz. Kürt halki bize ittifakta nasil oy verecek? Biz karsi çiktik! Imza vermeyen 20 milletvekilden birisiyim.
Dokunulmazlik meselesi. Rejim degisiminde en önemli kavsakti. Bizim vekillerimizi de vuracagi ortadaydi. Sizler karsiydiniz, millet karsiydi, parti meclisi karsiydi robot 14 milletvekili dokunulmazliga evet diyerek rejim degisikliginin müsebbibi oldular.
-Genel Baskana sorarsak Ekmeleddin Ihsanoglu ile ilgili kararinda da dokunulmazlik kararinda da pisman olmadigini söylüyor.
-Baro yasasi çikti. Biz çikmasini iki gün geciktirdik diye muhalefet yaptik saniyoruz.Bu güne kadar bu tarzi izleyerek AK Parti'nin hangi politikasina engel olabildik?
-Ekonomiyi iflas ettiren adam, Ali Babacan'la mi ekonomiyi kurtaracaksiniz?
-Türkiye’nin yasadigi dis politika yikiminin sorumlusu kim? Davuoglu, yeni ittifak ortagimiz. Dün laikligin cenaze namazi kilindi. Hepimiz arazi olduk. Cumhuriyet hukukunu bile savunamadik. Herkes Atatürk diyor, dün Atatürk’e lanet okundu.
-Beni asil öfkelendiren su oldu. Bu imza toplamasinda beni en çok rahatsiz eden sizlerin üzerindeki baski. Siz imzayi kime verdiniz biliyorsunuz, Ekmelettin, savas tezkeresi, dokunulmazliklari verdiniz. Bundan sonra bunlarin hepsi sizin sorumlulugunuzda. Imza meselesi su, 100’ün üzerinde imza ile bugüne geldik, birçok arkadasimiz bizim ofisimize gelirken yoldan çevrildi. Belediye baskanlari asiyla, isiyle tehdit etti. O belediye baskanlari ve genel baskan yardimcilarini da biliyorum. Bu alçakliktir. AKP’nin yapmadigini siz yaptiniz.”
-Mardin ayri bir facia. Türkiye’de ilk kez bir il temsilsiz kaliyor. Yoldaslik bu mu? Temel Karamollaoglu’na, Perinçek için desteklenen sizler, imza için engelleniyorsunuz. Özet olarak tek bir seye ihtiyacimiz var, cesaret. Nasil ki yilladir, esitlik özgürlük mücadelesi veriyorsunuz, burada da ayni cesareti gösterirseniz iktidara yürüyecek bir yapiya kavusabiliriz. Aksi halde Anayasa Mahkemesi kapilarinda beklemeye devam ederiz.”
AYTUG ATICI: CUMHURIYETI YIKMAK ISTEYENLERLE ISBIRLIGI YAPMA
Genel Baskanliga aday olan eski Milletvekili Aytug Atici, 70 yildir tek basina iktidar olmadigi halde CHP’yi terk etmeyen vatandaslarin Cumhuriyet degerlerini yasatmasi için oy verdigini söyleyerek, “Devrimci ol, çagin kosullarina göre yenilikçi ol diye oy veriyor. Yeter ki cumhurbaskanligini kazan, adayin Atatürk düsmani olsun deniyor” ifadelerini kullandi.
Atici elestirilerini seçmenin CHP’den beklentilerini anlatarak, açikladi:
“Cumhuriyeti yikmak isteyenlerle isbirligi yapma, millet çaresizlik içinde olabilir bu durumda bile vazifen özgücünle mücadele etmektir. Saga sola yaslanarak degil diyor. CHP dönüstürülmeden bu ülke dönüstürülemez diyor.”
“Iktidara ulasmanin tek yolu sagci partilere benzemektir diyecekler, onlarin oyunu almak için onlara benzemelisin diyecekler, sakin onlara inanma diyor. Baskasi olma, kendin ol. Böyle çok daha güzelsin diyor.”
EKMELETTIN IHSANOGLU’NUN ADAYLIGINA TEPKI GÖSTERDI
“2011 yilinda 25.9 olan oyumuzu 10 yilda bir nokta arttiramadik. Son 6 yildaki ideolojik sapmamizi gözden geçirelim. Ideolojimizi kaybedersek, kesinlikle bir daha oylarimizi yükseltme imkanimiz olmayacaktir. Atatürk ve laiklikle sorunu olan kisilerin cumhurbaskani adayi olarak gösterilmesi basit bir hata degil ideolojik bir sapmadir.“
IYI PARTI’YE VERILEN DESTEGI ELESTIRDI
“Hiçbir genel baskanimiz bizim ideolojimize aykiri olan bir ideolojinin siyasi simgesinin el isaretini yapamaz. Hiçbir genel baskanimiz kusaklardir yüzde 25 civarinda tuttugu oylarimizi, yüzde 10 civarinda olan bir partiye teslim edip ‘Buyurun siz basbakan olun’ diyemez.”
Atici, CHP’nin örgütlenmesinin sokaklara inmesi gerektigini vurgulayarak, liselerden itibaren bu örgütlülügü saglamasi gerektigini ekledi. Atici, parti içi demokrasinin hakim kilinmasi gerektigini kaydederek, “Siz bugün belediye baskanlarini, milletvekillerini ön seçimler belirleyecegiz derseniz, o insanlar genel merkezin degil, komsularinin kapilarini çalarlar” ifadelerini kullandi.
Atici, CHP’nin delegelik sistemini kaldirarak genel baskan seçimi için bütün parti üyelerinin oy kullanmasi gerektigini söyledi.
Atici CHP’nin yaptigi ittifaklara da “Halkin umudu CHP’yken, CHP’nin umudu ittifaklardir” diye tepki göstererek, “Ittifaklar filen bitmistir. Ya HDP ile ya da IYI Parti ile ittifak yapacagiz” diye konustu.
KILIÇDAROGLU’NDAN PARTI LIDERLERINE ÜZÜNTÜ MEKTUBU
CHP lideri Kemal Kiliçdaroglu, COVID-19 nedeniyle seyircisiz düzenlenen kurultaya hiçbir siyasi parti liderini davet edemedi. Kiliçdaroglu bu sebeple parti liderlerine gönderdigi bir mektupla davet edememesinden dolayi üzüntülerini bildirdi. Bu mektuplardan birini de Bagimsiz Türkiye Partisi Hüseyin Bas’a iletti.
Hüseyin Bas da Kiliçdaroglu’na yanit vererek basarilar diledi.
Iste o mektup ve yanit:
YARMAN: “SARAYDAKININ DIPLOMASIZ OLDUGUNUN ÜSTÜNE GITMEDINIZ, NEDEN GITMEDINIZ”
Genel Baskanlik için daha önce adayligini açiklayan Tolga Yarman, CHP Kurultayi’nda yaptigi konusmada, “Orta sahada top çevirmeye gerek yok. Saraydakinin diplomasiz oldugunun üstüne gitmediniz. Neden gitmediniz? Buna geçit verdiniz. 2017’de rejim sahte oylarla degisti. YSK karaninin hukuksuz oldugunu ortaya koymadiniz. AIHM’e neden götürmediniz” diye sordu.
“DIPLOMASIZ OLDUGUNUN ÜSTÜNE GITMEDINIZ”
Çalisma raporlari üzerine söz alan Onur Üyesi Tolga Yarman, “Sevgili Genel Baskanimiz dogrulari söyledi ama bütün dogrulari söylemedi. Sadece dogrulari da söylemedi. Bugün karsi karsiya bulundugumuz tehditten kurtulmak istiyorsak çaresi çok kolaydir. Sarayda oturan, diplomasi var midir? Sarayda oturmaya hak sahibi midir? Partimizde arkadaslarimiz hepsi birbirinden güzel çalisma yapiyorlar. Orta sahada top çevirmeye gerek yok. Diplomasiz oldugunun üstüne gitmediniz. Neden gitmediniz? Anasayal bir suç islenmistir. Buna geçit verdiniz. Ciddi olarak baski altindasiniz. Sizin söylediginiz gibi degil deyin. 2017’de rejim sahte oylarla degisti. YSK karaninin hukuksuz oldugunu ortaya koymadiniz. AIHM’e neden götürmediniz” diye sordu. Genel Baskanlik için adayligini açiklayan Yarman, “Çareler kolaydir, bize imkan verin” dedi.
“SEÇIMI KAYBEDECEKTIK”
Ankara Delegesi Celalattin Koç, “ Parti içi demokrasiyi isletmedigimiz zaman partiye verdigi zarari anlatmaya çalisacagim. 2015 yilinda Ankara’da 11 milletvekili çikarmistik, 2018’de 10’a düstü. 31 Mart seçimlerinde Istanbul’da 713 bin oyla seçimleri kazandik. Partiye küsenler, oy vermeyenlerle az daha seçimi kaybedecektik” dedi.
BOYKOTU IHLAL ETTI
CHP'nin 37. Olagan Kurultayi baslarken, partinin CNN Türk ekranlarina çikmama kararini Eskisehir Büyüksehir Belediye Baskani Yilmaz Büyükersen ihlal etti.
Büyükersen'i canli yayininda konuk eden Hakan Çelik de sosyal medyada bir mesaj paylasip, “CNN Türk CHP Kurultayi özel yayininda, davetimi kabul eden siyaset duayeni, degerli akademisyen ve Eskisehir Büyüksehir Belediye Baskani Yilmaz Büyükersen’e çok tesekkür ederim” dedi.
MUHARREM INCE’YE SONDAN ÜÇÜNCÜ SIRA
“Hedef Iktidar” slogani ile yapilan kurultayda; Cumhurbaskanligi seçimlerinde CHP’nin adayi olan Muharrem Ince’ye ön siralarda yer ayrilmadi. Ince, kendisine kurultayin yapildigi anfi tiyatronun sondan 3. sirasinda yer bulabildi.
CHP PM ÜYELERI ANITKABIR DE
CHP Parti Meclisi Üyeleri, 37. Olagan Kurultay öncesinde Genel Baskan Yardimcisi Muharrem Erkek baskanliginda Anitkabir'i ziyaret etti.
CHP Genel Baskan Yardimcisi Muharrem Erkek baskanligindaki heyet, Cumhuriyet Halk Partisi Kurucu Genel Baskani Mustafa Kemal Atatürk ve ikinci Genel Baskan Ismet Inönü'yü Anitkabir'de ziyaret etti. CHP PM üyeleri, Atatürk ve Inönü'nün mezarlari basinda saygi durusunda bulundular ve çelenk biraktilar.
Bilkent Odeon'da gerçeklesen kurultayda kullanilan pankartlar da hep “iktidar” üzerine. Iktidar kelimesi, “baris için iktidar”, “demokrasi için iktidar”, “is-ekmek için iktidar”, “umut için iktidar”gibi salona asilan pankartlarda da kendisini gösteriyor.
ILK GÜN GENEL BASKANLIK, IKINCI GÜN PARTI MECLISI
Sözcü’den Zeynep Gürcanli’nin aktardigina göre, CHP 37. Olagan Kurultayi'nda ilk gün Genel Baskanlik seçimi yapilacak, ikinci gün ise Parti Meclisi belirlenecek. Kurultaya özel hazirlanan, söz ve müzigi Ali Altay'a ait olan sarkinin adi da “Iktidarin yolu Kiliçdaroglu” olarak belirlendi. Ayrica “adalet” temali bir de rap sarkisi hazirlandi.
MANIFESTOYU KILIÇDAROGLU AÇIKLAYACAK
CHP'nin Demokrat Parti iktidari döneminde, 1959'da yaptigi kurultayda kabul edilen “Ilk hedefler beyannamesi” benzeri bir manifestonun yayinlanacagi kurultayda, “devlet” anlayisi yeniden tanimlanacak, ceberrut ve baskici devlet yerine, sosyal devlete vurgu yapilacak.
CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu'nun açiklayacagi manifesto ile parlamenter sistemi merkeze alan yeni anayasa, ifade ve basin özgürlügü, ekonomik kalkinmada devletin rolü konularinda CHP'nin izleyecegi yol haritasi kamuoyuna açiklanacak.
Manifestoda ayrica adalet vurgusu da yer alacak. “Vatandasini ezen degil, adaletiyle vatandasini koruyan” devlet tanimi da yapilacak.
YOGUN PANDEMI ÖNLEMI
CHP'nin bugün yapilacak olan kurultayi, yogun pandemi önlemleri altinda gerçeklesiyor. kurultayda oturma düzeni, pandemi kosullarina uygun olarak, arada bir koltuk bos birakilarak gerçeklestiriliyor. Odeon'un onlarca giris kapisinin her birinin önünde dezenfektan kiosklari konuslandirilmis durumda.
Kurultay için alinan önlemler sadece pandemiye yönelik degil. Güvenlik konusunda da çok ciddi önlemler alinmis durumda. Salona giren herkes tek tek aranarak içeri aliniyor. Kurultayin oldugu salonun kapisina bile gelebilmek için üç ayri polis noktasindan geçiliyor. Kimligi olmayanlar içeri alinmiyor.
Odatv.com
