Kadina yönelik siddet vakalarinda yasanan artis ve Istanbul Sözlesmesi aleyhinde son günlerde kamuoyunda yaratilan bilgi kirliligini Içisleri Bakani Süleyman Soylu’ya yönelttigi bir soru önergesi ile Meclis gündemine tasiyan CHP Istanbul Milletvekili Ali Seker ayrica konuya iliskin olarak Cumhurbaskanligi Iletisim Merkezi’ne (CIMER) de basvuru yapti. CIMER’den gelen yaniti kamuoyu ile paylasan CHP’li Seker, “83 milyonluk ülkemizde nüfusun yarisini kadinlar olusturuyor. Ancak ülkemizde siginmaevlerinin toplam kapasitesi yalnizca 3 bin 482. Bu kapasitenin derhal artirilmasi sart. Siginmaevlerinde 10 bin kadina 1 yer bile düsmüyor” dedi.
Kadin Cinayetlerini Durduracagiz Platformu verilere göre 2015 yilinda 303, 2016 yilinda 328, 2017 yilinda 409, 2018 yilinda 440, 2019 yilinda 474 kadin öldürülürken 2020 yilinin ilk 6 ayinda en az 146 kadinin öldürüldügünü belirten CHP’li Seker, “Neredeyse her gün bir kadin yurttasimiz öldürülüyor. Kadinlar bosanmak istedigi için, ayrilmak istedigi için katlediliyor. Emine Bulut’un 'Ölmek istemiyorum!' çigligi hala kulaklarimizda. Ancak iktidar bu çigligi duymak istemedigi gibi, yasanan kadin cinayetlerini de görmek istemiyor” diye konustu.
CIMER tarafindan verilen yanita göre Türkiye'de Büyüksehir Belediyelerine bagli 9 kadin konukevi, Il/Ilçe Belediyelerine bagli ise 23 kadin konukevi olmak üzere toplam 32 kadin konukevinde 703 kapasite ile hizmet verirken Aile, Çalisma ve Sosyal Hizmetler Bakanligina bagli 81 ilde 110 kadin konukevi 2 bin 717 kapasite, Göç Idaresi Genel Müdürlügüne bagli 2 kadin konukevi 42 kapasite, sivil toplum kurulusuna bagli 1 kadin konukevi 20 kapasite olmak üzere, ülke genelinde 145 kadin konukevi 3 bin 482 kapasite ile hizmet veriyor.
Oysa Belediyeler Kanunu’nun 14. maddesi “Büyüksehir Belediyeleri ile nüfusu 100.000’in üzerindeki belediyeler, kadinlar ve çocuklar için konuk evi açmak zorundadir” hükmü ile nüfus kriterine bagli olarak siginmaevi açmayi bir zorunluluk olarak sayiyor.
Kanuni yükümlülüge ragmen birçok belediyenin siginmaevi açma konusunda gönülsüz oldugunu belirten CHP’li Seker, “30 büyüksehrimiz dahi, bazilarinda birden fazla olmak üzere toplamda yalnizca 9 siginmaevinin hizmet vermesi, kadina yönelik siddetle mücadelede gösterilen zaafiyetin ve isteksizligin en büyük göstergesidir. CIMER tarafindan, tarafimiza verilen yanitta da siginmaevlerine yogun bir basvuru yapildigi kabul ediliyor. ‘Kadin konukevlerine gelen yogun basvuru ve 5393 sayili Belediye Kanunu mevzuati geregince, büyüksehir belediyeleri basta olmak üzere nüfusu 100.000’i geçen belediyelerin kadina yönelik siddetle mücadelede etkin rol almalari ile barinma ihtiyaci bulunan kadin ve beraberindeki çocuklara destek olmalari amaciyla daha fazla kadin konukevi açmalari gerektigi degerlendirilmektedir’ deniyor. Ancak 18 yildir tek basina iktidarda olan bir partinin kadina yönelik siddetle mücadelede pasif degerlendirme safhasini birakip; özellikle Aile, Çalisma ve Sosyal Hizmetler Bakanligi olarak aktif, icrai adimlar atmasi gerekirdi” dedi.
Son günlerde kamuoyunda belirli kesimler ve iktidar kanadinca hedef haline getirilen Istanbul Sözlesmesi’nin önemine de deginen CHP’li Seker, “Istanbul Sözlesmesi’nin amaci, kadinlari her türlü siddete karsi korumak ve kadina yönelik siddet ve ev içi siddeti önlemek, kovusturmak ve ortadan kaldirmak iken her gün bir kadinin katledildigi, gazeteciler tutuklu yargilanirken kadina yönelik siddetin faillerinin tutuksuz yargilanmasinin olaganlastigi bir dönemde belirli kesimler kadinlari siddet karsisinda yalnizlastirmak için sözlesmenin fesh edilmesini istiyor. Istanbul Sözlesmesi'ni feshetme niyeti, kadina yönelik siddete ve artan kadin cinayetlerini görmezden gelmelerinin bir yansimadir. Hükümet bu bakis açisini degistirmeli, kadina yönelik siddetle mücadelede, sosyal devlet olmanin geregini yerine getirmelidir” degerlendirmesinde bulundu.Kaynak EVRENSEL