Tarih: 17.10.2019 23:49

Depremin büyüklügünü açikladi ve ne zaman meydana gelecegi hakkinda net konustu

Facebook Twitter Linked-in

Ciddi bir uyariydi. Bu bir sansti. Özellikle de kirilmasini bekledigimiz fayin ucunda meydana geldi. Dolayisiyla gerçekten bu kirilacak fayi tetikleyip, 7.1, 7.2 büyüklügündeki bir depremi her an üretebilir. Su an konusurken deprem olabilir. Dolayisiyla yapilmasi gereken, devletin bir an evvel binalarini kontrol ettirmesi, oturulmayacak kadar kötü olanlarin yikilmasi, bosaltilmasi." diye konustu.

Fransiz deprem bilimci Louis Geli de “Marmara fayinin özelligi denizle kapli olmasi. Yani burada faya dogrudan bir erisim yok. Bu durum fayin üzerinin suyla kapli olmasi disinda Kalifornia’ya çok benziyor. Bizim Kalifornia San Andreas fayi hakkindaki bilgi seviyemize ulasmaniz için, Marmara Denizi'nde deniz tabani gozlem evlerine ihtiyaciniz var.” dedi.

Istanbul Teknik Üniversitesi’nin (ITÜ) her yil düzenledigi Uluslararasi Deprem Sempozyumu, 17 Agustos 1999 Marmara depreminin 20. Yilinda Istanbul’da gerçeklesiyor. ITÜ Ayazaga Yerleskesinde bulunan Süleyman Demirel Kültür Merkezi’ndeki sempozyumda, deprem konusunda uzman yerli ve yabanci pek çok önemli isim bir araya gedi. Dün baslayan ve iki gün daha devam edecek olan sempozyumda, Marmara Denizi'nde son 20 yilda gerçeklestirilen arastirmalarin bulgulari da paylasilacak. Ayrica beklenen Istanbul depreminin de masaya yatirilacagi sempozyum, yapilacak bilimsel oturum ve panellerin ardindan 18 Ekim'de sona erecek.

DÜNYACA ÜNLÜ YER BILIMCILER ISTANBUL’DA

ITÜ Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisligi Bölüm Baskani Prof. Dr. Ziyadin Çakir, “Bu aslinda her yil düzenlenen bir konferans. Bu sene 23.sünü yapiyoruz. Tabii Marmara depremlerinin 20. yili olmasi münasebetiyle Istanbul’da düzenliyoruz bu toplantiyi. Zaten ilki de ITÜ tarafindan burada düzenlenmisti. Son 20 yilda özellikle Marmara’da yapilan çalismalarin özeti sunuldu. Çesitli genis arastirmalari, jeodezi arastirmalari, sismoloji arastirmalarinda gelinen nokta nedir, baska neler yapilmasi gerekir. Bu konuda özel bir oturum düzenlendi. Ilk gün. Yarin da Marmara’nin etrafinda Türkiye’de ve dünyanin çesitli yerlerinde depremlerle ilgili konusmalar olacak. Burada dünyaca ünlü yerbilimciler var. Geçen gün biliyorsunuz 3 önemli bilim adamina fahri diploma verildi. Bunun disinda onlar kadar meshur bilim adamlari da katiliyor. Örnegin Roger Bilham var. Amerikadan, Fransada’dan, Almanya’dan birçok yerden. Özellikle Türkiye’de ve Marmara’da çalismis 20 yildir bunun üzerinde zaman, emek, para harcamis, makaleler yazmis, yeni bulgular elde etmis kisiler var” seklinde konustu

“DEPREMLER ÖNCEDEN KESTIRILEMEZ”

Beklenen Istanbul depremi ile ilgili olarak ise Prof. Dr. Çakir, “Maalesef ben yeni nesil deprem tahmincisi degilim. Eski nesilim, diyorum. Depremler önceden kestirilemez. Önceden kestirdigini söyleyen varsa bunlar bilimsel olmayan yöntemlere basvuruyorlar. Bunlari da burada tartismamizin geregi yok. Deprem olacak. Her an olabilir. Özellikle 26 Eylül’de olan 5.8’lik deprem çok ciddi bir depremdi. Ciddi bir uyariydi. Bu bir sansti. Özellikle de kirilmasini bekledigimiz fayin ucunda meydana geldi. Dolayisiyla gerçekten bu kirilacak fayi tetikleyip, 7.1, 7.2 büyüklügündeki bir depremi her an üretebilir. Su an konusurken deprem olabilir. Dolayisiyla yapilmasi gereken, devletin bir an evvel binalarini kontrol ettirmesi, oturulmayacak kadar kötü olanlarin yikilmasi, bosaltilmasi. Bir sekilde eski bina stoklarinin eritilmesi, kentsel dönüsümün hizlandirilmasi yapilabilir. Yani biz yer bilimciler olarak tehlikenin varligini, büyüklügünü ortaya koyduk. Dolayisiyla artik yapilmasi gereken yer bilimcilerin isi degil, karar vericilerin, karar merciindeki insanlarin, deprem hasarini, can ve mal kaybini azaltmak için yapilmasi gereken alinmasi gereken ne önlem varsa bunlarin alinmasi gerekiyor. Vali yardimcimiz da buradaydi. Sag olsunlar geldiler, bizi dinlediler ve durumun ehemmiyetini de anladilar özellikle bu yer bilimleri arastirmalarinin deniz arastirmasindaki önemini anladilar. Kendisi de biraz bahsetti. Devlet de bu konuda ciddi çalismalar yapiyor. Olasi deprem senaryolari var vesaire. Dolayisiyla bir sekilde ayni seyleri söylüyoruz. Insanlari depremler degil binalar öldürür. Bu kötü binalardan bir an evvel kurtulmamiz gerekiyor” ifadelerini kullandi.

“DENIZ TABANINDA GÖZLEM EVLERINE IHTIYAÇ VAR”

Marmara fayi ile ilgili yorumlarda bulunan Fransiz deprem bilimci Louis Geli, “Marmara fayinin özelligi denizle kapli olmasi. Yani burada faya dogrudan bir erisim yok. Bu durum fayin üzerinin suyla kapli olmasi disinda California’ya çok benziyor. Yani bu durumda tam olarak ölçüm yapamazsiniz. Bizim California San Andreas fayi hakkindaki bilgi seviyemize ulasmaniz için, Marmara Denizi'nde deniz tabani gozlemevlerine ihtiyaciniz var. Yani Türkiye’nin bu gözlemevlerini kurmasi, depremleri ve sismik faaliyetleri ölçmek ve ayrica Anadolu ve Avrasya plakalari arasindaki hareketleri ölçmek icin oldukça önemli.” dedi. kaynak Cumhuriyet

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —