Deri-Is kongresinde sorunlar tartisilacak

Deri-Is Sendikasi Izmir Subesi Genel Kurula hazirlaniyor. 17 Subat Pazar Günü Çigli Belediyesi Meclis Salonu’nda yapilacak kongre öncesinde Sube Baskani Makum Alagöz’le, kongreyi nasil örgütlediklerini ve gündemlerini konustuk.   Deri-Is Genel Kurulu, Sendikalar ve Toplu Is Iliskileri yasasi ile Deri-Is dahil birçok sendikanin yetkisiz birakildigi, buna karsi konfederasyonlarin sessiz kaldigi önemli bir süreçte toplaniyor.

Makum Alagöz, Deri-Is olarak bir önceki kongrelerinden bugüne sürekli direnis ve eylem yerlerinde olduklari, sendika binasindan, evlerinden daha çok direnis çadirlarinda, karakol ve mahkemelerde zaman geçirdikleri bir sürecin ardindan kongreye gittiklerini belirtti. Alagöz, Izmir’de 1 yili askin süren Savranoglu direnisinin yani sira, UPS, Billur Tuz, Hugo Boss, Form Mukavva, KIPA, Park Bahçe ve MICHA isçilerinin sendikalasma mücadelelerinin yasandigini hatirlatti. Bunlarin yani sira kamu emekçilerinin performans uygulamasi, is güvencesi ve 4+4+4’e karsi önemli eylem ve grevlerinin içerisinde yer aldiklarini belirten Alagöz, “KESK, DISK, Türk-Is konfederasyon ayrimi yapmadan yan yana mücadele ettigimiz ve Izmir’de oldugu kadar ülke genelinde de etki uyandiran ISB (Izmir Sendikalar Birligi) deneyimini hayata geçirdik. Kongremiz, bu mücadelelerin de gündem olmasi ile sendikal hareketin sorunlarinin tartisilmasi bakimindan önemli bir bir araya gelis olacak” diye konustu.

SORUNLARIMIZI KONUSACAGIZ

Çigli Isçi Kurultay Komitesi ile 250-300 isçinin katildigi iki isçi kurultayi gerçeklestirdiklerini belirten Alagöz, “Bu çalismalar sonucunda örgütlenen isyerleri oldu. Billur Tuz direnisi Çigli Organize açisindan ilklere sahne oldu. Isçi kurultayini örgütleyen isçilerle simdi Deri-Is kongresinde bir kez daha bir araya gelerek sorunlarimizi birlikte tartisacagiz” dedi. Deri-Is Sendikasinda hiçbir zaman koltuk ve çikar yarisi olmadigini ifade eden Alagöz, “Mücadele için yaris olmustur. Bu kongremizde de belki hiç tartisilmayacak olan seçimler gündemi olacaktir” dedi. Önümüzdeki dönemin yalniz sözlesme barajinin altinda kalan sendikalar için degil, bütün sendikalar için ya fiili mücadeleye yönelme ya da yok olma süreci olacagini ifade eden Alagöz, “Toplu Is Iliskileri yasasi özellikle Deri-Is gibi mücadeleci sendikalari yok etme, onlardan kurtulma ve yandas sendikaciligi güçlendirme yasasidir. Sermaye ve hükümetin bunu yapmasi anlasilmaz degildir ama sendikalari temsil edenler, konfederasyon baskanlarinin sendikaci kimlikleriyle bu yasaya imza vermeleri anlasilir degildir” dedi. Türk-Is Genel Baskani Mustafa Kumlu’ya seslenen Alagöz sunlari söyledi: “Sayin Kumlu, protokolü imzalarken bir gün isçi sinifinin hesap sormasindan korkmadiysaniz, on binlerce isçinin ailesinin isi, ekmegi olan sözlesme yapma hakkini sermayeye teslim ederken vicdaniniz da mi sizlamadi? Bir baba evlatlarindan birinin ölmesine sevinir mi? Konfederasyon baskanlarina ve tüm sendikalara seslenmek isterim, beyler horozu vermeyin. Sendikalar simdi horozu vererek kurtulacaklarini düsünüyorlar. Özellestirmelerde de böyle olmadi mi? Onca deneyime ragmen sendikalar hâlâ, ‘Bana dokunulmuyor’ sessizligi içinde olurlarsa bir kez daha is isten geçmis olacak.”

SAVASA KARSI BARISI TARTISACAGIZ

Deri-Is Sendikasi  Izmir Sube Baskani Makum Alagöz: Alisilagelen kongrelerde oldugu gibi, sendikamiz ve Türk-Is ve bagli sendikalarin baskan ve yöneticilerinin protokol konusmalari ile sinirli olmayacak. Üyelerimizin yani sira örgütlü örgütsüz isçiler, isyeri temsilcileri ve sendikacilar sinifa yönelik saldirilari ve ülkenin en önemli gündemi olan savasa karsi mücadeleyi, Izmir Savas Karsiti Platformun neden çagricisi oldugumuzu, Suriye sinirimizda patlayan bombalarla ölen insanlarimizi, görüsmelerle toplumda yeseren baris umudunu ve Izmir’in NATO’nun savas karargâhi yapilmasini tartisacagiz. Genel Kurulumuza Izmir’deki tüm isçi ve emekçiler davet ediyoruz. (Izmir/EVRENSEL)