Bugün, 21 Aralık 2024 Cumartesi

Devrimi yapanlar yine alana çikiyor

Devrimi yapanlar yine alana çikiyor

MÜBAREK`IN DEVRILISININ 2. YILI Özlem Temena / Ilyas Coskun

Misir bugün 25 Ocak devriminin ikinci yilini doldurdu. Basta Tahrir Meydani olmak üzere ülke genelinde büyük gösterilerin olmasi bekleniyor. Halk, Müslüman Kardesler (MK) iktidarina karsi sokagi birakmiyor ve “ekmek, onur ve özgürlük” talepleri için mücadeleye devam ediyor. Geçtigimiz 2 yil boyunca degisen ve degismeyen seyleri Misir Komünist Partisi Uluslararasi Büro Sorumlusu Mohamed Fakhrulden ile konustuk.

Halk ayaklanmasinin ardindan iktidara gelen MK’nin, halki sokaga döken talepleri karsilamadigini mi düsünüyorsunuz?
Müslüman Kardesler kendi liderliginin sermayesini ve onun uluslararasi çikarlarini temsil ediyor ve geleneksel bir sagci fasist parti gibi. Mübarek’in Ulusal Demokratik Parti’sinin (UDP) 2008 parti programinda onayladigi politikalari takip ediyor. Isçi sinifi ve yoksullarin onlarin politikalari içinde bir yeri yok. Tek farki sakalli olmalari. Müslüman Kardesler devrim için somut nedenleri görmüyor, çünkü onlar zenginlik ve güçle dogrudan siki finansal ve ekonomik iliski içerisindeler. Örnegin, Mübarek’in Ulusal Demokrat Partisi’ndeki is adamlariyla bir is anlasmasi imzaladilar ve onlari kabineye aldilar.

Misir’da ekonomik kosullarin daha da kötüye gitmesini önlemek için Cumhurbaskani Muhammed Mursi, IMF ile görüsmeler ve anlasmalar yapiyor. Buna katiliyor musunuz?
Bizler kesinlikle ne IMF ne de herhangi baska bir uluslararasi kurulusa borçlanmak istiyoruz. Çünkü yapilacak anlasma maddeleri ekonomik uçurumu daha da arttiracak ve yoksul Misir halkinin omuzlarina daha da çok yük binecek. Bizler bu anlasmalarin getirdigi yoksullugu bir çok ülkede gördük. Müslüman Kardesler, vergilere dayanan bir rant ekonomisi ve devletin sosyal sorumluluklarini azaltan politikalar öneriyor.

Mursi’nin, ABD ve Israil’le samimiyeti sokakta nasil bir karsilik buluyor? Eger olumsuzsa neden sandiga yansimiyor?
ABD ve Israil iliskili dis politika sokakta büyük bir degisime yol açmis degil fakat bu politikanin su anda yüz yüze kaldigimiz kriz ve ekonomik yansimalarini gördükçe halk iç ve dis politikayi daha da birlestirmeye, birlikte yorumlamaya basladi. Mursi’den önce de Mübarek ve Enver Sedat’in da zaten bu tür iliskileri vardi.

Ulusal Kurtulus Cephesi içindeki El Baradey, Amr Musa, Hamdeen Sabbahy gibi isimler nedeniyle halkin ve sokaktaki muhalefetin kimi çekinceler tasidigi söyleniyor. Buna katilir misiniz?
Olumsuz bir etkisi oldugunu söyleyemem. Sokaktaki kitlesel hareketin dogasi geregi halkin ve gençlerin üzerinde herhangi bir politik grubun etkisi yok. Bizler sokak hareketi için bir katalizör gibi davraniyoruz ve yardimci olmaya çalisiyoruz. Ancak, kitleleri yönlendirmekten bahsediyorsaniz, halk üzerinde kimsenin o derece etkin olmadigini rahatlikla söyleyebilirim. Insanlar belirli kosullara tepki gösteriyorlar ve çikarlarina engel teskil etmeyen seylere karsi herhangi bir durus benimsemiyorlar. Bazi geri çekilme dönemleri olsa da, bu bütün hareketlerin dogasinda vardir. Unutulmamali ki biz çok daha büyük bir tehlike olan Islami fasizme karsi mücadele ediyoruz ve buna karsi olan tüm destege ihtiyacimiz var. Bahsettiginiz figürlerin hepsinin Misir’daki büyük topluluklar üzerinde etkileri var, biz de Islami fasizme karsi olan herhangi bir grubu bertaraf etme lüksüne sahip degiliz.

Referandum öncesi Iskenderiye’de ve El Mahalla’da, son süreçte de Suez’de halk, Kahire hükümetini tanimadigini duyuran açiklamalar yapti, Misir basininda yer aldi. Bu tür tepkilerin nedeni ne?
Bu hareketlerin aslinda sembolik anlamlari var. Gerçek bir bagimsizlik ilani degil. Su ana kadar birçok büyük sehir, MK ve rejim karsiti genis eylemlere sahne oldu.


‘KOMPLO TEORILERI BILIMSEL DEGIL’

Arap ülkelerindeki halk ayaklanmalarinin devrimci bir karakter tasimadigi, emperyalizmin bölgeye yönelik yeni düzenlemesinin bir parçasi olduguna dair degerlendirmeleri nasil karsiliyorsunuz?
Bu sonuca varan yoldaslari saygiyla karsiliyorum. Ama bence böyle düsünenler hâlâ Soguk Savas sonrasi dönemin stratejik algilariyla yasiyorlar. Analizlerine kaynak olarak çogunlukla emperyalist haber kuruluslarindan veya Misir’daki sari sendikalardan besleniyorlar. Emperyalist haber kuruluslari bu hareketleri naif gençligin Internet üzerinden karsi koymalarindan ibaretmisçesine Facebook Devrimi olarak bile tanimladilar. Misir halkinin on yillardir süregelen çatismasini göz ardi ettiler. Bizler tüm yasananlari bir komplo olarak göremeyiz. Bu bakis açisi bilimsel ve materyalist bakis açisindan uzaktir.


TÜRKIYE EMPERYALIZMIN OYUNCAGI GIBI

Ortadogu’da ve bölgede Türkiye’nin rolü hakkinda ne düsünüyorsunuz?
Türkiye, Ortadogu’daki haklarin ülkelerini savunma haklarini ezerek, NATO’nun ve Avrupa Birligi’nin bir elçisi olarak görev yapiyor. Ortadogu’da Osmanli Devleti kurmak için hayallere dalmis durumda. Fakat su anda emperyalizmin çikarlari dogrultusunda hareket eden bir oyuncak rolü var. Biz ayni zamanda Ortadogu’ya dair konusursak, Mursi ve Erdogan hükümetinin iliskilerini göz ardi edemeyiz. 25 Ocak devriminin ardindan Müslüman Kardesler kendilerini, bölgede ABD’nin çikarlarini savunmaya alternatif olarak gösterdiler. Erdogan ve hükümeti on yildir, Müslüman Kardeslerle bu yüzden birlikte çalisti ve böylelikle aralarinda siki baglar olustu. Türkiye rejimi 2005 yilindan beri, Suriye rejimini ekonomik degisimlere sürüklemek için çok çalisti, bu da Suriye rejiminin sosyal ve ekonomik politikalarinda istikrarsizliga neden oldu. Simdi, bölgede yasanan gelismelerden dolayi, Türkiye, MK ve Islamci güçler,  gelecekte bölgede planladigi savaslara yardimci olacak, ABD emperyalizmi altinda olusturulmaya çalisilan Suriye’den pay kapmaya çalisiyorlar.


MK 80 YIL ÖNCE DE ISÇILERIN KARSISINDAYDI

Fabrika ve isyerlerinde grev veya is yavaslatma eylemleri devam ediyor mu? Grevleri MK ve Hürriyet ve Adalet Partisi yöneticileri nasil degerlendiriyor?
Ülkede eylem ve grevler neredeyse 7 yildir araliksiz devam ediyor. Özellestirmeden etkilenen birçok yerde, özellestirmenin iptali talebiyle eylemler sürüyor. Müslüman Kardesler ve onlarin siyasal partileri her zaman isçi grevlerinin ve eylemlerinin karsisinda yer almistir. Onlar, grev yapan isçilere ‘Katolik’ ve ‘isyanci’ isimlerini takiyorlar. Mursi ve hükümeti tarafindan yapilan yasalarin çogu isçi haklarinin karsisindaydi. Hatta asgari ücrete yapilacak en ufak zammi bile reddettiler. Onlarin çikardigi bir çok yasa isçi ve emekçilerin eylem haklarini elinden aldi ya da kisitladi. 80 yil önce nasil MK isçilerin önünde bir engelse bugün de bu gelenek devam etmektedir. (Istanbul/EVRENSEL)



  • Cumartesi 12.4 ° / 10.7 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazar 6.9 ° / 5.3 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazartesi 12.6 ° / 7.3 ° false