Enerji savaslari, iktidar dalasmalari

Enerji savaslari, iktidar dalasmalari

ORTADOGU VE KUZEY AFRIKA`DA EMPERYALISTLER NEYIN PESINDE? Ercüment Akdeniz

Bir damla petrol, bir damla kandan daha degerlidir” Bu sözler bir dönemin Ingiltere devlet baskani Winston Churchill’e ait.

Elektrik Mühendisleri Odasi (EMO) Istanbul Subesi tarafindan önceki gün düzenlenen, ‘Ortadogu, Enerji Savaslari ve Suriye’ baslikli forumda bugün Ortadogu’da yasanan gelismelere bu zihniyetin yön verdigi vurgulandi.

BOTAS eski Genel Müdürü Mete Göknel, dünya petrolünün yüzde 27’sinin, dogal gazinin ise yüzde 57’sinin Ortadogu’da bulunmasinin bugün Irak ve Suriye üzerinden yasanan krizin temel nedenlerinden biri oldugunu söyledi.

ENERJI KORIDORU TEHLIKESI!

Enerji kaynaklari kadar enerji koridorlarinin da büyük bir çatisma alani haline geldigini ifade eden Göknel tezini söyle temellendirdi: “Erbil ve Bagdat arasinda petrol antlasmasi yok, bunun anayasasi da belirlenmedi. Bu nedenle petrolün disari hangi yoldan çikacagi bir çatisma nedeni haline geldi. Filistin, Israil ve Lübnan deniz sahasi da gaz ve benzin kaynaklari açisindan önem kazandi. Israil’in Gazze’ye dönük saldirilarinin altinda bu sorun da var. Irak önümüzdeki 5 yilda Arabistan’i geçecek petrol birikime sahip. Irak-Türkiye boru hattinin önemi de buradan ileri gelmektedir. Eger Türkiye seçenegi olmazsa tek çikis yolu Suriye’dir ve Kuzey Suriye önem kazanmistir. Libya’ya müdahale ve Iran–Irak savasi da ayni nedenle cereyan etti. Akdeniz’e açilmak için Kuzey Suriye ve Kürtler önem kazandi.”

Türkiye’nin dis odakli politikalari terk etmesi gerektigini söyleyen Göknel, disa dönük askeri bir müdahalenin içerde etnik ve mezhep çatismalarini körükleyecegi öngörüsünde bulundu.

SURIYE BÖLGENIN ANAHTARI

Ortadogu ve Kuzey Afrika bölgesinin dünyadaki temel güçlerin çatisma alani oldugunu belirten Yazar-Arastirmaci Faik Bulut, Libya isgali ve Fransa’nin Mali’ye yönelik operasyonunun sömürge alanlarinin paylasilmasi kavgasi oldugunu ifade etti.
Körfeze bagimliligi ortadan kaldirmak isteyen ABD’nin Ortadogu’da siyasi etkiyi arttirip esas olarak Asya’ya yöneldigini söyleyen Bulut sözlerini söyle sürdürdü: “Asya’da ‘Kuzey Amerika ve Asya Pakti’ kurulmaya çalisiliyor. Suriye bölgenin anahtari olur, Asya’nin anahtari olur. Bu anahtari ele geçiren Rusya’nin anahtarini da alir. Erdogan hükümeti, emmioglu ve kanka Esad’la arayi bunun için bozdu. Bugün, Hatay Erzin’de 17 termik santral kuruluyor. Peki, bunlar nereye satilacak? Bu sorunun cevabi Ortadogu ve Suriye’dedir. ABD Disisleri Bakani Hillary Clinton Atina’ya geldi. Türkiye’ye ‘siz mavi akimi unutun’ dedi.  Yunanistan’a da benzer diger projeleri unutun dedi. Yunanistan-Türkiye yeni projenin yüzde 20’sini alsin, yüzde 60’ini da ABD alsin dedi. Yunanlilar ‘hayir’ deyince ekonomik krizden çikamadi, çikarilmadi!

Israil’in Gazze’ye saldirisinin nedeni de buydu. Bakin ABD stratejisti Henry Barkey ne diyordu? “Kürdistan’daki petrol Dogu Akdeniz’e akitilmali, bu proje Israil ve batiya kazandirir. BOP projesi ve etnik çatismalarla bölge yeniden yapilandirilmalidir” Sonuçta ne oldu, bölge “Boruistan’a dönüstü. Enerji koridoru savaslari kapiyi çalmaya basladi.”


‘AKP ENERJI ALANINDA DA SIKISTI’

Iktisatçi Mustafa Sönmez: “Dünya pazarinin yüzde 22’sini kontrol eden ABD, enerji ihtiyacinin yüzde 50’sini disaridan aliyor. AB ülkeleri ise tamamen disa bagimli, Japonya da öyle… Bu nedenle ABD’nin Ortadogu’ya müdahalesi kendi enerji ihtiyacindan çok karsi güçlerin alanini daraltmaya dönüktür. ABD’de, Arap devrimleri kendi kaynaklarina sahip çikarsa durum degisir mi korkusu var. Bu durum silah pazarinin da tehlike altina girmesi demek! Çin enerji ihtiyacinin yarisini disaridan almak zorunda… Iran ve Ortadogu bu açidan çok önemli hale geliyor. Rusya ise bir enerji ihracatçisi ülke durumunda… Toplamda bakildiginda yükselen Asya’nin Ortadogu’nun enerji kaynaklarina ihtiyaci artiyor.

Suriye ve Irak’ta nelerin olacagi, Türkiye’nin bu alanda nasil bir tutum alacagi, iç politikayi da belirleyecek. Koç grubu Tüpras’tan sonra simdi de petrol alanina el atti. Kuzey Irak ile Türkiye arasindaki antlasmaya ABD onay vermedi. Türkiye’deki müzakere sürecinde bu tablonun etkisi var. Birden baris havasi esmesinde bunun da etkisi var. Türkiye’nin ithal etmek zorunda kaldigi enerji açigi 60 milyar dolar civarinda ve bu rakam cari açiga denk. Bu nedenle AKP iktidari enerji alaninda sikismis durumda. Bu arada PKK meselesi de belki böyle çözülür diye düsünülüyor.”


‘SAVAS KÖPRÜSÜ’ TESPITI

EMO Istanbul Subesi Enerji Komisyonu’nun organize ettigi forum Istanbul Barosu Konferans salonunda gerçeklesti.
EMO Merkez Yönetim Kurulu üyesi Erhan Karaçay’in moderatörlügünü yaptigi etkinlikte açilis konusmasini yapan Sube Baskani Beyza Metin, dünya enerji kaynaklarinda yasanan sikintilarin emperyalistleri yeni bir dalasmanin esigine getirdigine vurgu yaparak, Ortadogu’ya götürülen ‘demokrasi’ ihracinin perde arkasinda enerji savaslarinin oldugunu ifade etti. Ülkeyi yöneten bakanlarin Türkiye’yi bir enerji köprüsü yapma vaadinde bulundugunu belirten Metin, gerçekte Türkiye’nin bir savas ve katliam köprüsü yapilmak istendigini söyledi.


TÜRKIYE TEHLIKELI BIR OYUN OYNUYOR!

Suriye Devlet Baskani Esad’la yaptigi röportajla adindan söz ettiren gazeteci Utku Çakirözer de forumda bir konusma yapti. Suriye’de devam eden çatismalar için “tarafi olmamamiz gereken bir savas” diyen Çakirözer, ABD Ankara büyükelçiligine yapilan bombali saldirinin Türkiye’yi taraf yapmak isteyenlerin isine yarayabilecegini söyledi.
Suriye’deki çözümün ABD ve Rusya’nin elinde oldugunu söyleyen Çakirözer, bunun mümkün olmasi halinde yumusak bir geçis olabilecegini söyledi. Çakirözer sözlerine söyle devam etti; “ABD ziyaretleri sunu gösterdi; ABD’den istedigi destegi alamayan Türkiye tehlikeli bir oyun oynuyor. Kuzey Irak’la girilen iliskiler, yapilan antlasmalar Irak yönetimini devre disi birakiyor. Çünkü Irak Anayasasi bunun tam tersini söyler. ABD yönetimi de bu antlasmaya karsi çikiyor, çünkü Maliki yönetiminin Iran’a kayabileceginden endise duyuyor. Türkiye bölgede Sünnilerin liderligine soyunuyor. Yani bölgede roller yeniden degisiyor ve Türkiye bazen ABD’ye sorarak bazen da sormadan tehlikeli bir oyun oynuyor.” (Istanbul/EVRENSEL)