Engelliler Toplumun Ayrilmaz Bir Parçasidir
Ülkemizde ve Dünyada engelliler özelinde teorik olarak hissedilir derecede olusan hassasiyetin yanisira, olusan bu hassasiyetin pratige yansimasi maalesef pek de arzu edilen düzeyde degildir. Süphesiz yeryüzünde yasayan tüm insanlarin çesitli sorunlari oldugu gibi, engelli bireylerin ve ailelerinin de bir takim çözümlenmesi gereken sorunlari bulunmaktadir.
Engelli bireylerin toplumla bütünlesmelerinin önündeki engellerin bariyerlerin kaldirilmasi, ilgili ve yetkili mercilerin ortaya koyacaklari dirayetli ve halisane bir iradeyle mümkündür. Toplumsal duyarliligi gelistirmenin günümüzde yasalarla mümkün olmadigi görülürken, Devletin yasa çikartmanin ötesine geçerek engellilerin sosyal hayata katilimlarini en kolay biçimde saglayacak tedbirleri almali ve denetim altinda tutmalidir.
Engelli bireyler maalesef ülkemizde dünya standartlarinin altinda hizmet görmektedir. Son yillarda Engelliler özelinde iyilestirme çalismalari yapilmis olsa da henüz arzu edilen düzeye ulasmamis oldugu asikardir. Hala Engellilerin toplumla bütünlesmesinin önünde Egitim, Saglik, Heyet Raporlari, Ulasim, Istihdam Sorunu, Mesleki Egitimler, Ulasilabilirlik Ve Erisebilirlik, Yoksulluk, Fiziksel Çevre Faktörleri, Engellinin Aile ve Özel Yasami, Sosyal-Ekonomik- Kültürel- ve Sportif Aktiviteler v.s gibi alanlardaki yetersizlikler ve engellemeler engellileri toplumla bütünlestirmesini engellemektedir.
Engelli bireylerin sosyal hayatin esit bireyleri olma mücadelesinde özellikle; Siyasi ve Ekonomi alanlarina erisimde diger bireylere nazaran daha fazla mücadele etmesi gerekmektedir. Öyleki bu durumu yerel ve genel seçimlerde gösterilen aday listelerine bakinca rahatlikla gözlemleyebiliyoruz.
Engelli bireyler mevcut sorunlarin çözümlenmesinde sihirli bir dokunusla tüm sorunlarin giderilmesini beklememekle beraber halisane bir niyetle ortaya konacak bir irade sayesinde sorunlarin minimize edilmesini arzu etmektedir. Unutulmamalidir ki,Engelli bireyler yasadigimiz toplumun ayrilmaz bir parçasidir.
Engellilik ya da engellenmek bireyin kendisinden degil, kaliplasmis düsüncelerin esiri olan yapinin hizmet sun(a)mamasindan kaynaklanmaktadir. Mevcut mekansal düzenlemeler ve donamimsal altyapi incelendiginde merkezi ve yerel yönetimlerin kentlerdeki çesitliligi dikkate almadan standart planlari ve uygulamalari yürürlüge koymalari sehirde yasayan engelliler, yaslilar, hastalar, hamileler gibi kitleleri olumsuz etkilemektedir.
Dolayisiyla engelli bireylerin toplumsal yasama tam katilimi ve kendi yasami üzerinde söz sahibi olma hakki engellenmektedir. Engellilerin karar alma mekanizmalarina dahil edilmesi oldukça önemlidir. Engelli bireylerin yasamis oldugu engellemeler ve zorluklar için yöneticilerimizin daha çok “EMPATI” yaparak ve sonrasinda mevcut durumu düzeltme egilimi göstermelidirler.
Engellilige ve engellenmeye maruz kalmayan yöneticilerin en çok hataya düstügü konular arasinda; “NORMAL bireylerin sorunlari çözüldükten sonra, ENGELLI bireylerin sorunlariyla ilgilenilebilir anlayisinin hakim olmasi”
“Bir ortamda hiç engelli birey yoksa veya az sayida engelli birey varsa onlar için özel düzenlemeler yapmaya gerek yoktur.”
Gibi anlayislarin hakim olmasini anlamak mümkün degildir. Ey etkin ve yetkin yöneticilerimiz bir kisiye yapilan yatirimin gelecege yapilan yatirim oldugu gerçegini unutmayiniz.
Geçerli ve güvenilir verilerden yoksun olan bir politika potansiyel olarak maliyetlidir. Ve tahminlere dayali bir planlama kaynaklarin ve vaktin bosa harcanmasidir. Öyleyse Esenlerimizin engelliler özelinde yaptigi bir planlama, veya veri, analiz gibi çalismalarinin olup olmadigi bilinmemekle beraber bu alanda STK’larimizla koordinelikapsamli bir veri tabani sistemine ihtiyaç duyulmaktadir.
Esenlerimizde özellikle Engelli STK’larimizin hak temelli yaklasimlar konusundaki kapasitesinin güçlendirilmesi ivedilik arz etmektedir. Iletisimsizligin getirmis oldugu negatif sinerjinin bir sekilde giderilmesi gerekmektedir. Sorunlari altarnatif çözüm önerilerimizle giderebilecegimizi unutmamaliyiz.
Hasili duyarken duymamazlik, görürken görmemezlikten gelemeyiz. Aslinda insanimizin özünde; yardimci olmak, destek olmak ve engelleri ortadan kaldirma hassasiyeti vardir. Bizler öyle bir ecdadin torunlariyiz ki; yoldaki tasin hiçbir canliya engel olmamasi için kaldiran ve bu hassasiyetimizi ibadet askiyla gerçeklestiren bir milletiz. Yeter ki, birbirimize ideolojik kaygilardan ve önyargilarimizdan arinarak bakabilelim.
Bu duygu ve düsüncelerle, hepimizi hayata baglayan yasama sevincinin; sonsuza kadar kalplerimizden eksilmemesini diler, bütün engellilerimize yürekten saygi, sevgi ve hürmetlerimi sunarim. Engellerimizi hissettirmeyecek, Engelsiz bir yasam temennisiyle tüm Engellilerimizim ve Ailelerinin 10-16 Mayis Engelliler Haftasini kutlarim.