Bugün, 20 Eylül 2024 Cuma
Basbakan Recep Tayyip Erdogan, Sakarya`da yaptigi konusmanin ardindan Istanbul`a geçti. Basbakan`i Atatarük Havalimani`nda coskulu bir kalabalik karsiladi. Emine Erdogan`in kalabaligin sevgisi karsisinda gözyaslarini tutamadigi görüldü.
Kardeslerim, bugün Sakarya`daydik. Gerçekten gerek Sakarya Üniversitesi, gerek Sakarya meydani bambaska bir coskuyu yasadi.
Biz bir seye bakacagiz. Bizler bir mesrebi, bir micazi, bir olusumu istismar edenlere sözümüz var. Asla oraya gönül verenlere bizim sözümüz olamaz. Türkiye farkli bir dönemi yasiyor. Bir degisimi, dönüsümü yasiyor. 11 yildir bizden böyle bir siçramayi beklemeyenler, oyunlari bozulunca malesef çok farkli yöntemlere basvurdular. Bu olayin uluslararasi boyutu vardir. Ama ulusal bazda ne yazik ki bu isin taseronlari vardir.
Biz isterdik ki ayni istikamete yönelen insanlar birbirini vurmasin. Biz elele vermeye mecburuz, omuz omuza vermeye mecburuz. Zira biz neyin kavgasini yapiyoruz. Bizim tek mücadelemiz var. Önce insan, sonra devlet. Biz bunu basardik. Devleti önceleyen degil, insani önceleyen bir anlayisi getirdik. Iste bu anlayisla Istanbul burada olaganüstü bir bulusmayi gerçeklestirdi.
Ben size çok tesekkkür ediyorum. Biz bu millete efendi olmaya degil, hizmetkar olmaya geldik. Dikkat edin. Adini yolsuzluk operasyonu koydular. Kardeslerim, bunun adini böyle koyanlar, yolsuzlugun içinde olanlarin ta kendileridir. Zira geçmiste nelerin oldugunu bittigini bilenlerden biriyim. Biz damdan düserek gelmedik, atamayla gelmedik.
Egemenlik yarginin degildir, egemenlik yürütmenin de degildir. Egemenlik milletindir milletin. Fakat egemenlipgi milletin elinden alip, egemenlik yetkisini kullanmak bana aittir diyen yargi da bunun hesabini vermelidir. Bu millete gönül veren, hizmetkar olan insanlar kalkip da derme çatma iddialarla tutuklaniyorsa burada bir bit yenigi var. Simdi ne diyorlar; konusamayacaksin diyorlar. Silivri`nin kapisina gidenlere bunu söyleyemiyordunuz.
Dün Istanbul Bassavcisi`nin yaptigi açiklama manidardir. Istanbul Cumhuriyet Bassavcisi suçüstü yapmistir. Bassavci dosyayi istiyor, gizlilik oldugu gerekçesiyle dosyayi vermiyor, basina sizdiriyor.
Yargi diyor ki; savcilar, hakimler, onlar herhangi bir elestiriye tabi tutulamaz. Ne demek o? Sen gizlilik kaydi olan evraki medyaya sizdiracaksin, dosyayi Bassavci`ya vermeyeceksin. Ondan sonra aman bunlar konusulmaz. kardesim, ben konusuyorum. Ve bu savci kalkip Istanbul Adliyesi`nin önünde, üniversite yillarimizdaki marjinal militanlar gibi basin bildirisi dagitabiliyorsa ben konusuyorum. Siz bugüne kadar böyle bir savci gördünüz mü? Ne demek gizlilik kaydi?
Biz insanin suçlulugu tespit edilmedigi sürece siz bir insana suçlu damgasi vuramazsiniz. Basina veriyorsunuz, basin da bu insanlari hemen damgaliyor. 100 milyar dolar devlet zarar ugratilmis. Ya sen ya hesap bilmiyorsun ya da bu dünyadan haberin yok. Savci iddiasini ispatla mükelleftir. O zaman bu iddianizi ispat edeceksiniz. Etmezseniz müfterisiniz. Çünkü bu iktidar bugüne kadar tüyü bitmemis yetimin hakkini yemedi, yedirtmedi.
Minareyi çalan kilifini hazirlar. Bunlar çaldiklari veya çalmaya hazirlandiklari minarenin kilifini hazirliyorlar. Bunlarrda her yol mübah. Bunlar ailelerin mahremiyetine girecek kadar ahlaktan yoksun. Ana muhalefetin genel müdürü SGK`nin genel müdürü ikenn Rahsan affiyla yolsuzluktan yirtti. Ayrica Sayin Baykal`i ssen bir kasetle götürdün. Eger o kaset olmasaydi sen su an CHP`nin genel baskani olmayacaktin. Ayrica Sayin Baykal`in ihraç ettigi, yolsuzluk klasörü önünde boy boy resimler verdigin kisiyi Istanbul`a aday yapiyorsun.
Yolsuzluklari sebebiyle partisinden kovulan adami tekrar içeri alacak kadar karni genis. Ben simdi sizden bir sey istiyorum. Surada 90 günümüz var. 30 Mart yeni bir milattir. Yeni Türkiye`yi kurmaya, insa etmeye yeni bir milattir. Buna hazir miyiz? Kapi kapi dolasarak bildiklerimizi anlatmaya hazir miyiz?
Biz birilerinin konustugu gibi konusmayacagiz. Yumusak dil ile konusacagiz. Beddualarla konusmayacagiz. Çünkü bir Müslüman bir Müslüman`a beddua edemez. Biz bu tuzaklara da gelmeyecegiz. Bedduaya lanet, duaya evet, duaya davet. Buna bakacagiz.
Gezi`de ülkeye çok sey kaybettirdiler. Simdi de bununla ülkeye çok sey kaybettiriyorlar. Faizin, borsanin, dövizin durumu ortada. Bunun hesabini nasil verecekler. Dersaneler diye bir olay tutturdular, olayi bu noktaya getirdiler. Bu olay dersaneler sürecinin bir devamidir. Ben AK Parti`ye gönül verenlere sesleniyorum. Siz de gelin `Devletin okullari bize yeter, biz baska bir sey istemiyoruz` deyin. Tavrinizi koyun.
AYRINTILAR GELIYOR..
