Ethem Sarisülük davasinda karar

Ethem Sarisülük davasinda karar

Sanik polis Ahmet Sahmaz, 7 yil 9 ay hapis cezasina çarptirildi. Karar sonrasinda durusma salonu karisti. Salonda "Ethem yoldas ölümsüzdür"sloganlari atiliyor.

Ethem Sarisülük davasinda karar

Ankara Kizilay’daki Gezi eylemleri sirasinda  polis memuru Ahmet Sahbaz tarafindan basindan vurularak öldürülen Ethem Sarisülük davasinin yedinci durusmasinda karar verildi.

Sanik polis Ahmet Sahmaz, 7 yil 9 ay hapis cezasina çarptirildi. Karar sonrasinda durusma salonu karisti. Salonda "Ethem yoldas ölümsüzdür"sloganlari atiliyor.

Iste kararin açiklandigi o an:

Ethem Sarisülük`ü öldüren polis Ahmet Sahbaz, toplamda 5 yil 2 ay hapis yatacak. Son 1 yili denetimli serbestlikle geçirecek. Yani Sahbaz, 4 yil 2 ay hapis yatacak.

(Karikatür: Cihan Ceylan / Uykusuz)

KADIKÖY`DE ETHEM IÇIN SOKAGA ÇIKIYORLAR

Ethem Sarisülük davasinda bugünkü mahkeme karari sonrasinda birçok siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü eylem karari aldi. Bugün saat 20:30`da Kadiköy Bogan heykeli önünde toplanilarak Sarisülük davasindan verilen karar protesto edilecek.

DAVA NASIL BASLADI

Gezi Parki protestolari sirasinda polis kursunu ile hayatini kaybeden Ethem Sarisülük`ün ölümüne iliskin davaya, Ankara 6. Agir Ceza Mahkemesinde basladi. Davanin görüldügü Ankara Adliyesi’nde ve 6. Agir Ceza Mahkemesinin durusma salonu önünde polisin ve jandarmanin yogun güvenlik önlemleri almasi dikkat çekti. Durusmaya Ethem Sarisülük`ün annesi Sayfi Sarisülük, kardesleri ve ailenin çok sayida avukati, Sanik Ahmet Sahbaz ile avukatlari katildi. Durusmayi, CHP Milletvekilleri Aylin Nazliaka, Hüseyin Aygün, Mustafa Balbay, Sezgin Tanrikulu, Mahmut Tanal, Ilhan Cihaner, HDP Mersin Milletvekili Ertugrul Kürkçü, Gezi olaylarinda hayatini kaybeden Berkin Elvan`in anne ve babasinin da arasinda bulundugu çok sayida kisi de izledi.

Durusma salonundaki güvenlik önlemleri dikkat çekerken, Mahkeme Baskani Afak Illeez, izleyicilere görüntü alinmamasi konusunda uyarilarda bulundu. Sanik avukatlarindan Ugur Ceyhan, durusmanin kapali yapilmasina iliskin talepte bulunarak, "Davanin ilk durusmasinda suçsuz oldugunu ispatlamak isteyen sanik mahkeme huzuruna gelmistir. Ancak, kendisini mahkemenin adaletine teslim eden sanik mahkeme huzurunda saldiriya ugramistir. Sanigin can güvenligini saglamak mahkemenin namus, seref ve itibar meselesidir” diye konustu. Durusmalarda heyete hakaretler edildigini, mahkemenin ise buna karsi hiçbir islem yapmadigini öne süren Ceyhan, “Iki gün sonra bizim suç duyurumuz üzerine savciliga ihbarda bulundunuz. Tüm hukuksuzluklara, sanigin mahkeme huzurunda darp edilmesine, linç edilmesine mahkeme heyeti ve savci sessiz kalmistir. Mahkeme heyeti durusmanin kontrolünü kaybetmistir. Bazi marjinal gruplar bu davayi baski altina almistir. Bugüne kadar savunma hakkimiz engellendi. Bugün de engellenecekse savunma yapmamiza gerek yok. Eger mahkemeniz tarafsizsa kapalilik karari verir” degerlendirmesinde bulundu.

KAPALI DURUSMA TALEBI REDDEDILDI

Sarisülük ailesinin avukatlarindan Kazim Bayraktar, ilk durusmadaki olayin sanigin yüzünün gizlenmesi nedeniyle çiktigini belirterek, “Hukuksuzluklara tepki duymak, karsi çikmak, elestirmek hakkimiz. Ancak hukuksuzlugun da bir siniri var. Kuralsiz bir yargilamanin sürdügü süreçte bu tür olaylarin yasanmasi da beklenmelidir. Bunun sebebi biz ve izleyiciler degil” diyerek kapali durusma talebinin reddedilmesini istedi.

Mahkeme heyeti, savcinin da görüsü dogrultusunda, yasal unsurlari olusmadigi ve salonda gerekli güvenlik tedbirleri alindigi gerekçesiyle sanik avukatlarinin kapali durusma talebini reddetti. Heyet, durusma sirasinda islendigi öne sürülen suçlara karsi sanik avukatlarinin da suç duyurusunda bulunabilecegini tutanaga geçirdi. Mahkeme Baskani Sarisülük ailesinin avukatlarina son beyanlarini sordu. Söz alan Avukat Bayraktar, sanigin olay günü geri çekilme emrini dinlemedigini, kendisine yönelik saldiri olmadan silahini çektigini ve öldürme kastinin o andan itibaren olustugunu belirtti. Sanigin, yere düsen bir göstericiyi tekmeledigini, mermiyi namluya sürdügünü, havaya ates ediyormus havasi vererek, göstericilere ates ettigini belirten Bayraktar, olayda kasit bulundugunu ve tahrikin söz konusu olmadigini söyledi. Bayraktar, sanigin kasten adam öldürmek suçundan cezalandirilmasini talep etti.

SAVCI TAHRIK INDIRIMI ISTEDI

Durusmaya bu celse çikan Cumhuriyet Savcisi Mustafa Yilmaz, esas hakkindaki görüsünde, olayin mesru müdafaa sonucu adam öldürme olmadigini, zira sanigin ekip arkadaslarinin verilen talimat geregince Kumrular Caddesi istikametine dogru çekilmelerine ragmen, sanigin görev disiplininden koparak aksi istikamete, göstericilerin üzerine dogru hareketlendigini ifade etti. Eylemin mesru müdafaa olarak kabulü için tehlike ve saldiriyi baska sekilde bertaraf imkâninin bulunmamasi gerektigi, oysa sanigin talimata uyarak, göstericilerden uzaklasma imkânina ragmen tehlikenin kendi üzerine yogunlasmasina sebebiyet verdigini ifade eden savci, sanigin tehlikeyi bertaraf etmek için önce iki kez havaya ates ettigini, kalabaliktan birinin ölebilecegini öngörebildigi halde, silahin yere paralel durumda üçüncü kez atesledigini anlatti. Eylemin, olasi kasitla adam öldürme oldugunun altini çizen Savci, olay sirasinda göstericilerin çok sayida tas ve sert cismi saniga attigini, bunlarin sanigin vücudunun muhtelif yerlerine geldigini, bu nedenle sanik hakkinda tahrik indirimi hükümlerinin uygulanmasi gerektigini ifade etti.

Savci, bu nedenlerle Sahbaz`in "haksiz tahrik altinda olasi kasitla adam öldürmek" ve "kamuya ait araç ve gereci suçta kullanmak" suçlarindan 26 yil 8 aydan 33 yil 4 aya kadar hapsini ve tutuklulugunun devamini istedi. Bir önceki celse durusmaya çikan Cumhuriyet Savcisi Cuma Dogan, sanigin "olasi kasitla adam öldürmek" ve "kamuya ait araç ve gereci suçta kullanmak" suçlarindan 26 yil 8 aydan 33 yil 4 aya kadar hapsini istemisti.

AVUKATLAR ITIRAZ ETTI

Savcinin esas hakkindaki görüsünü degistirmesi üzerine Sarisülük ailesinin avukatlari tekrar söz alarak, Savcinin “haksiz tahrik altinda olasi kastla adam öldürmek” suçundan ceza verilmesine itiraz etti. Avukatlar Murat Yilmaz ve Kazim Bayraktar, sanigin kasten adam öldürmekten cezalandirilmasini talep ettiler ve olasi kasitla söz konusuyla haksiz tahrik uygulanamayacagini savundular. Avukat Bayraktar, “Eger haksiz tahrik hükümleri uygulanirsa, bundan sonra gösterilerde polisin isleyecegi bütün suçlarda bu uygulanacaktir" dedi. Avukat Eylem Hakverdi ise polisin bu tarz olaylar için maas aldigini, bu nedenle haksiz tahrik indirimi uygulanamayacagini söyledi.

ADALET BAKANLIGI, HEYETIN ÇEKINME TALEBINI REDDEDERKEN YAPTIGI HATANIN FARKINA VARMISTIR

Sanik avukati Ceyhan ise kasten öldürme iddiasinin hukuk disi ve delilsiz oldugunu öne sürerek, “Mesru müdafaada sinirin asildigi görülse dahi eylem mazur görülebilir bir heyecan veya telastan meydana gelirse ceza verilmeyecegi belirtiliyor. Maktulün ölümü, müvekkile yönelik saldirilar sirasinda olmustur” ifadelerini kullandi. Ceyhan, mahkeme heyetinin, hakaretler karsisinda suç duyurusunda bulunmadigini savunarak, “Mahkemenin, yasa disi marjinal gruplarin baskisi altinda kaldigina yönelik süphe olusmustur. 4 sayfalik savunma dilekçesi verdik, savci bakmadan mütalaa verdi. Bu, mahkemenin baski altinda oldugunun göstergesidir” iddiasinda bulundu. Ceyhan, mahkeme heyetinin reddini istedi.

Sahbaz`in avukatlarindan Hüseyin Yelkovan da mahkemenin vicdanlari rahatlatacak bir karar verecegini sanmadigini dile getirerek “Adalet Bakanligi, heyetin çekinme talebini reddederken yaptigi hatanin farkina varmistir” dedi. Mahkeme heyeti, süresi içinde reddi hâkim talebinde uyulmadigini söyleyerek, talebi reddetti. Ret kararinin ardindan sanik avukatlari usule iliskin taleplerde bulundu. Sanik avukatlarindan Ceyhan, heyetin reddi taleplerinin reddine, üst mahkemede itiraz edeceklerini kaydetti. Ceyhan, “Kanunun açik hükmünü okumama ragmen, ihlal ediyorsunuz. Tarafsiz, adil karar vereceginize inanmiyoruz.

Mütalaa degistigi için savunmamizi hazirlamak için süre istiyoruz. Ayrica sorusturmanin genisletilmesi taleplerimiz var. Mahkeme hiçbir usule ve kanuna uymadigi için bu konuda cesaret edebiliyorsaniz, olay yerinde kesif yapilsin. Davanin basindan beri söyledigimiz gibi degisen hiçbir delil yoktur. Basindan beri ayni seyleri söylüyoruz. Mesru müdafaada sinirin asildigi söylense dahi, bu korku, heyecandan kaynaklanmistir. Kesinlikle saldirilar ve vücuduna yönelik taslarin etkisiyle olmustur. Cezanin alt siniri düsünüldügünde yine tutuklamayi gerektirir bir durum kalmamistir. Durusmadan sonra itirazlarimizi ayrintili olarak belirtecegiz” diye konustu.

KARARIN TARAFSIZLIGINA KIMSE INANMAZ

Sanik avukatlarinin taleplerini degerlendiren Mahkeme Heyeti, sanik vekillerine esas hakkindaki savunma için süre verildigi, mütalaadaki degisikligin sanik lehine oldugunu ve bunun da durusmada yapildigi nazara alinarak, dosyanin geldigi asamada, kesif ve CD inceleme talebinin, ayrica son savunma için süre isteme talebinin reddine karar verdi.

Ceyhan, flas bellekteki görüntüler olay günü müvekkilin ve maktulün görüntüleri oldugunu belirterek, durusma salonunda incelenmesi talebinde bulundu. Dosyada mevcut delil durumu göz önüne alindiginda, sanik vekilince verilen görüntülerin degerlendirilmesinin mahkemece göz önüne alinacagini belirten Mahkeme Baskani Illeez ise görüntülerin durusmada izlenmesine yer olmadigina karar verildigini açikladi. Söz alan sanik Avukati Ceyhan, “Biz izlenmesini talep ediyoruz, niçin savunmamizi engelliyorsunuz?” dedi. Illeez ise “Talebi reddettik. Kabul ya da ret karari verilir, bunun hukuki yollari vardir” yatini verdi.

Avukat Ceyhan, “Dosyadaki görüntüler her seyi ortaya koymaktadir. Müvekkile atilan taslar sabittir. Müvekkilin önce havuz basinda kalkanci grup arasindayken sikistirildigi, kalkanin elinden alindigi görüntülerle sabittir. Dosyayi incelediginiz kanaatinde degiliz. Müvekkil, kendine yönelen bir göstericiye tekme atiyor. Bu sirada saldirilar devam ediyor. Bunu görmemek için kör olmak lazim” diye konustu. Mahkemenin verecegi kararin güvenligine ve tarafsizligina bu saatten sonra kimsenin inanmayacagini iddia eten Ceyhan, “Ethem Sarisülük`ün bir elinde polis kalkani bulunmakta, yüzü maskeyle gizlenmis. Müvekkile tas atan göstericilerin de bir kisminin yüzü maskeli ve elleri eldivenli, daha hizli tas atma ve delil birakmama niyetlerini göstermekte ve linç amaciyla hareket ettiklerini göstermektedir. Savcinin talebi hukuk disidir. Olaylarin psikolojik etkisiyle oldugu, müvekkile ceza verilmesine yer olmadigina karar verilsin” dedi.

SAVUNMASINI RAHAT RAHAT YAPIYOR

Sanik Avukati Hüseyin Yelkovan ise mahkeme heyetinin yargilamanin her asamasinda verdigi kararlarla hukuk skandallarina imza attigini, bugün de buna devam ettigini öne sürdü. Polisin, kamunun güvenligini saglamak için olay yerinde bulundugunu belirterek, “Her ne kadar Türkiye Cumhuriyetinde bazi seyler inkâr ediliyorsa da kendi kendinize delilleri yok etme içindesiniz” dedi. Esas hakkindaki savunmasini yapmak için söz alan Sanik Ahmet Sahbaz ise yargilamanin ilk celseden beri yasananlara herkesin sahit oldugunu belirterek, söyle konustu:

“Yasadiklarimiz ortada, buraya gelen herkes sahit. Burada susuyorum, oturuyorum, bazi konularda yalan yanlis savunduklarini görüyorum. Az önce, kalkanin yere birakilip, üzerlerine gidildigim söyleniyor. Olay görüntülerinde benim kalkani biraktigimi bir türlü göremedim. Bize bir metre mesafeden ikiye bölünmüs kaldirim taslari atiliyordu, bu görüntülerle sabitlendi. Kalkanimda delikler vardi. Ben bana atilan taslari kendi ayagimin kaba etini çevirerek engellemeye çalistim.”

Sahbaz’in savunmasina devam ettigi sirada salonda bulunan izleyicilerin sözlü müdahalesi oldu. Mahkeme Baskaninin salonda bulananlari susturmasinin ardindan söz alan sanik avukatlari müvekkillerinin savunma yapmadigini öne sürdü. Illeez de sanigin savunmasini “rahat rahat” yaptigini belirtti.

BENIM IÇIMDE YASADIGIM FIRTINAYI ÖLÇECEK BIR CIHAZ YAPILMAMISTIR

Savunmasina devam eden sanik Sahbaz 2013 Eylül’den bu yana ne çektiginin görüldügünü, ancak içindeki korkunun ve panigin anlasilamadigini ifade etti. Sahbaz, savunmasina söyle devam etti:

“Olay esnasinda da benim yasadigim korkuyu, panigi videoda izlediginizde anlayamiyorsunuz demektedir. Ilk mahkemeye perukla çiktigim söyleniyor. Benim illegal örgütlerce tehdidim var. Bana koruma polisi verdiler. Twitter`da kimlik fotokopilerim paylasiliyor. Ben 28 yasinda bir adamim. Bu yasima, polis olana kadar karakolun yolunu bilmezdim. Bu kadar belayi, sikintiyi basima almaya... Neden böyle bir sey olsun yani... Efendim, sizden özür diliyorum... Burada benim içimde yasadigim firtinayi ölçecek bir cihaz yapilmamistir. Burada avukat arkadaslar görevlerini yapiyorlar, hepsine saygi duyuyorum, ama söyledikleri yalanlari, insani degerleri düsünürsek, vicdanlarinin yalniz kaldiklarinda rahat olmadiklarini düsünüyorum. Kalkani benim biraktigim, üzerlerine yürüdügüm nerede görülüyor? Bu iste düsmanlik yapmaya gerek yok. Hepimiz ayni vatanda yasiyoruz. Bu sikinti, çile dert, nedir bu ya...”

ÖLDÜGÜNDE OTURDUM FATIHA OKUDUM

Olay aninda kendisinin de oldugu alana yakin mesafeden göstericilerin saldirdigini söyleyen Sahbaz, yere düstügünde elinde kalkanin bulunmadigini ifade etti. 15 dakika boyunca göstericilerin kendilerini tasladigini söyleyen Sahbaz, “Robokop arkadaslar telefonlarin üzerlerinden atladilar. Silahimi yerdeyken çektim, ama doldurmadim. Eylemci hamle yaptiginda, tekme suretiyle savusturmak istedim. Insanin panik halini, can korkusunu düsünmek... Olay sirasinda üzerimizden helikopter geçiyordu, onun patirtisi halen rüyalarima giriyor. Ben o eylemciye tekme attiktan sonra, tasin kafama çarpmasiyla birlikte havaya ates etmeyi düsündüm. Atilan taslar kaldirim tasi, 5 metre mesafeden sizin vücudunuza. Kaldirim taslarinin etkisini düsünün. O tekme attim sahis, yerden dogruluyor, tekrar bana var gücüyle tas atiyor. Art niyetim olsa o adama silahi dogrulturdum. Israrla havaya ates ediyorum. Ama oradaki eylemciler namlu kendilerine dogrultulmadigi için israrla tas atiyorlar. Namlu kendilerine dogrultulsaydi, tas atmazlardi” dedi.

Kendisine ait olan olay sonrasi görüntülerde `Çektim, siktim` ifadesini kullandigini belirten Sahbaz, bunu can havliyle, kizginlikla söyledigini iddia etti. Sarisülük Ailesinin avukatlarindan biraz vicdanli davranmalarini isteyen Sahbaz, “Her sey ortada aslinda. Burada üzerimize baski kuruluyor, bir sey demiyorum, ailesinden de Ethem Sarisülük öldügünde yogun sekilde üzüntü yasadim. Kendisinin vefat ettigini ögrendigim gün oturdum Fatiha okudum. Art niyetim olmadigi görüntülerle de delillerle de ortaya çikiyor. Artik sizin vicdaniniza, adaletinize birakiyorum. Benim yerime koyarak hareket etmenizi istiyorum.

Bana tas atan eylemciler, benim niyetimin havaya ates etmek oldugunu göre göre beni tasliyorlar. Bir senedir susuyorum. Böyle bir olayin yasanmasini istemezdim. Benim de annem var. Ethem`in annesi bagirdiginda, agirdiginda üzülmüyor muyum? Beni halen taslayarak, böyle bir kazaya sebebiyet verdiler. Yasananlar psikolojimi bozdu” diye konustu.

Sahbaz, son sözünde beraatini istedi.

CEZA 7 YILA INDI

Sahbaz’in savunmasini tamamlamasinin ardindan mahkeme heyeti karar için durusmaya ara verdi. Mahkeme Baskani Illeez, yapilan müzakerenin tamamlanmasinin ardindan karari açikladi. Iddia ve savunmalari degerlendirerek bir karar verdiklerini belirten Illeez, saniga “olasi kasitla adam öldürme” suçundan 21 yil hapis ceza verildigini ve bu cezaya 3’te 1 oraninda artirim uygulanarak 28 yila çikarildigini açikladi. 28 yillik hapis cezasina da haksiz tahrik degerlendirilmesi yapilarak 9 yila indirdiklerini belirten Illez, sanik Sahbaz hakkinda takdiri indirim degerlendirmesi yapildigini belirtti. Illleez, Sahbaz’in cezasinin 7 yil 9 ay 10 güne indirildigini açikladi. Mahkeme kararinin açiklanmasinin ardindan salonda gerginlik yasandi. “Ethem Yoldas ölümsüzdür, katil AKP, Ethem’in hesabi sorulacaktir” sloganlari atan izleyiciler, sanik Sahbaz jandarma esliginde salondan çikartilmasi sirasinda, pet siseler firlatti. Bu arada CHP Istanbul Milletvekili Mahmut Tanal da sanik avukatinin izleyicilere ve salonda bulunan basin mensuplarindan "marjinal gruplar" diye bahsederek hakaret ettigini savunarak, bununla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarini bildirdi.

Odatv.com