Bugün, 5 Ekim 2024 Cumartesi
Haber Elmas AYDOGAN
Evrensel Gazetesi Muhabiri Metin Göktepe, 24 yil önce bugün, "Mutlaka ben izlemeliyim arkadaslar" diyerek gittigi haberde, gözaltina alindi ve polislerce dövülerek öldürüldü. Tarih 8 Ocak 1996'ydi... Gazeteci Göktepe, Ümraniye Cezaevi'nde öldürülen tutuklularin cenazesini izlemek üzere Alibeyköy'e gitmisti ancak, "Sari Basin Karti" gerekçe gösterilerek ilçeye sokulmadi. Göktepe haber takibinde israrci davraninca gözaltina alindi. Yüzlerce insanla birlikle götürüldügü birlikte Eyüp Kapali Spor Salonu'nda polislerin siddetine maruz kaldi ve dövülerek katledildi.
Anma etkinligine Metin Göktepe’nin ailesi, Evrensel Gazetesi Genel Yayin Yönetmeni Fatih Polat, Emek Partisi (EMEP) Genel Baskani Ercüment Akdeniz, Emek Partisi yöneticileri, Türkiye Gazeteciler Sendikasi (TGS) Genel Baskani Gökhan Durmus, Berkin Elvan'in ailesi, CHP yöneticileri, TIP Istanbul Milletvekili Gazeteci Ahmet Sik, IHD Istanbul Sube Baskani Gülseren Yoleri,CHP Esenler Ilçe Baskani Bülent Ütebay, Dernegi,Divrigi Kültür Dernegi,Zübeyde Hanim Mahalle Muhtari Eyüp Bulut ve çok sayida gazeteci katildi.
Göktepe’nin mezarina Evrensel gazetesi ile birlikte karanfiller birakildi. “Evrensel yaziyor, Metin yasiyor” slogani atildi ve "Metin Göktepe ölümsüzdür”, “Evrensel yaziyor, Metin yasiyor", "Inadina hepimiz birer Metin'iz", “Tutuklu gazeteciler serbest birakilsin”, “Metinler ölmez Evrensel susmaz” dövizleri tasindi.
Anma töreninde ilk önce Evrensel Gazetesi Genel Yayin Yönetmeni Fatih Polat konusma yapti.Polat "Basin meslek örgütleri davanin basindan beri sahip çiktilar ve Metin Göktepe davasi ayni zamanda bir gazeteciyi öldürmekten polislerin güvenlik güçlerinin ilk kez ceza aldigi bir dava oldu. Bunda genç gazeteciler basta olmak üzere basin meslek örgütlerinin çok önemli bir rolü var. Metin’in gözaltina alinis sürecini ve metin göktepe davasinda gözaltina alindigi inkar edildi, dönemin Istanbul Emniyet Müdürü, savcilari, içisleri bakani inkar etti ve bir mücadele sonucunda bu itiraf edilmek zorunda kaldi" dedi.
Sözlerine, "Metin Göktepe katledildiginde daha dogmamis olan genç meslektaslarimiz onun isiginda dogrunun ve halkin haber alma hakkini savunmaya haberin pesinde kosmaya devam ediyor" diyerek baslayan TGS Genel Baskani Gökhan Durmus, "Hala gazeteciler haber yaptiklari için yargilaniyorlar, tutuklaniyor. Darp ediliyorlar, gözaltina aliniyorlar ama vazgeçmiyorlar tipki metin gibi. Haberin pesinde kosmaya devam ediyorlar. Metin bir isik yakti. Metin gibi katledilen diger meslektaslarimiz gibi bir isik yakti dogrunun isigini yakti. Bugün onun pesinde, yaktigi isigin gösterdigi yolda binlerce gazeteci yürüyor. Yürümeye devam edecek. Metin'i örnek alan gazeteciler halkin haber alma hakki için mücadeleye devam edecegiz. Metinin gösterdigi isigin hiç sönmemesini diliyorum" dedi.
Metin Göktepe’in gazeteci arkadaslarindan TIP Istanbul Milletvekili Ahmet Sik “Bugün buradaysak Metin’in bize biraktigi bir miras nedeniyledir. Esitlik, özgürlük, baris, demokrasi kavgasina, mücadeleye devam etmek bizim için biraktigi bir mirasti ve o kavga sürüyor.” diyerek sözlerine basladi.
Sik, Metin'in mezari basinda sunlari söyledi: “Çok korkunç günlerden geçiyoruz. 26 yil geçen bir anmadayiz ama 26 yilda degisen tek sey katillerin adinin degismesi, iktidarda farkli isimlerle yer almasi. O günden bugüne yöntem degiserek hakikati bogamaya çalisanlarin varligi sürüyor. O yüzden Türkiye’nin adi meslek örgütlerinin raporlarinda dünyanin en büyük gazeteci hapishanesi olarak geçiyor. Bir yandan bu durum çok karamsar olsa da bu kadar insanin hakikat anlatmakta ki israrinin sonucudur. Mesleki faaliyetlerinden ötürü hakikat anlaticiligi nedeniyle hapiste tutulan gazeteciler ve siyasetçiler basta olmak üzere, herkesin bir an önce özgürlügüne kavusmasi en büyük dilegim. Sunu herkes bilsin, Metin Göktepe katledildi ise biz sokaga çikabilelim diye katledildi. Herkesin bu mirasa sahip çikmasi gerekiyor.”
Metin Göktepe'nin kardesi Meryem Göktepe ise, "Bugün yine Metin ile bulusmaya geldik. Metin ne yazik ki gerçegi örtbas etmek isteyenler tarafindan gözaltina alinip katledildi. Önce inkar ettiler. Ancak sadece gazeteciler degil, halk, sendikalar, sivil toplum kuruluslari ve basta annem olmak üzere katiller yargilanmadan bu davanin bitmeyeceginin mesajini verdi. Dolayisyla ülkede 1909’dan beri öldürülen gazeteciler içinde davalar görülmüs istedigimiz gibi sonuçlanmasa da ceza almis katilleri olan tek davaydi. Ancak bizim açimizdan cezasizlik bitmis degil. O joplari, sopalari kullananlar degil o ortami hazirlayan kelle koparmaya geldim diyen Orhan Tasanlar olmak üzere bu davada metinin katledilmesinde bütün delilleri saklayan Eyüp Ilçe Savcisi, Içisleri Bakani Mehmet Agar, dönemin iktidari dolayisiyla bu davanin üstünü örtmek isteyen herkes cezasizlikla ödüllendirildi. Bizim açimizdan bu davanin bitmis oldugu anlamina gelmiyor. Göreceli de olsa bir ceza almasi, katiller bu da hiç kolay olmadi 3 yil 36 ay boyunca insanlarin mücadelesiyle kazanilan bir dava oldu bugünde burada olmaniz çok kiymetli. Hepinize annemden selam getirdim hepiniz iyi ki varsiniz. Metini unutmayacagiz, unutturmayacagiz" dedi.
Anmada söz alan Emek Partisi Genel Baskani Ercüment Akdeniz, derin yoksullugun yasandigi bugünlerde ekmek alma hakki kadar haber alma hakkinin da çok önemli oldugunu söyleyerek, "Isçi sinifinin emekçilerin, yoksullarin önce kendi basinina sahip çikmasi gerekir. Metin’i yasatmak, Metin’in ideallerini yasatmak onun gazetesine onun muhabirlerine sahip çikmaktir. Medya tekellerinin oldugu, gazetecilerin üzerinde baskinin yasandigi bu dönemde paranin saltanatinin gazeteleri satin aldigi bir dönemde halkimiza Evrensel Gazetesi'ne ve diger özgür basina sahip çikma çagrisi yapiyorum. Evrensel Gazetesi sadece iletisim fakültelerinden mezun olan Metin Göktepe’yi idol olarak gören onun yolundan yürüyen, genç gazetecileri yetistiren bir gazete degildir. Bunu fazlasiyla yaparak bununla birlikte fabrikalarda tezgah basinda, tarlalarda isçilerin, emekçilerin, köylülerin kendi haberlerini yaptiklari kendilerinin bir muhabir olarak yetistikleri bir gazetedir bir aydinlanma ocagidir" dedi.
Metin Göktepe'nin katledildigi spor salonunda yasananlari anlatan Akdeniz, "Insanlari topluca binler halinde salonlara toplamak linç etmek tipki Pinochet fasizminin Sili’de yaptigi gibi bir uygulamaydi. Amaçlari halka diz çöktürmekti. Halka diz çöktürmek için Metin’i katlettiler. Bugünde halkin çektigi eziyet, zorluklar ekmek, hürriyet, demokrasi, bagimsizlik talebi için yan yana gelen bizler bütün bir halk bütün bir emek, demokrasi, özgürlük güçleri sokaga çikmalari halinde ölümle tehdit ediliyor. Bugün bu mantik bu fasist zihniyet devam ediyor. Biz sokagin engellenmesine sokagin yasaklanmasina izin vermeyecegiz" diye konustu.
"Metin'in mücadelesine dair çok sey hatirliyoruz" diye söze giren Insan Haklari Dernegi Istanbul Sube Baskani Gülseren Yoleri, "Metin insan haklarinin, hak mücadelesinin, muhalif her hareketin izinde oldu. Hakikati toplumla bulusturmak için ciddi gayret sarf etti. Hakikat olmadan hafiza olmadan adaletin gerçeklesmesi mümkün olmayacagindan Metin'i bir kez de bu nedenle aniyoruz. Bütün hak ve özgürlük mücadelelerinin öznesi olan adalete erismek noktasinda o kisacik yasaminda bize sundugu her türlü degerden dolayi kendisini bir kere daha saygiyla sevgiyle özlemle aniyoruz. Unutmayacagiz unutturmayacagiz katillerine verilen o göstermelik cezalarin adaleti saglamadigini biliyoruz, bu yüzden adalet saglanana kadar Metin'i katledenlerin pesinde olacagiz" diye konustu.
