GEZI DIRENISINDEN YANSIMALAR

GEZI DIRENISINDEN YANSIMALAR

Gezi Parkinin yok edilerek yerine AVM yapilmasina karsi çikis ile baslayip yaklasik bir buçuk aydir süren ve ülkenin pek çok kentine yayilan, iktidarin baski ve tek tiplestirme politikalarina, polis siddetine karsi daha fazla özgürlük ve adalet isteyen halkin yürüttügü kararli mücadele hakkinda her gün onlarca haber ve yazi okuyoruz.

Bir iki televizyon kanali, gazete ve sol basin disinda hemen hemen tüm büyük medya kuruluslarinda ve yazili basinda halkin bu direnisi ya yok sayilarak hiç haber olmuyor, ya da agiz birligi ederek koro halinde kara çalma yarisinda birbirlerini geçmeye çalisiyorlar. En ufak bir haber yapmaya kalkan, iktidarin bu konudaki yanlislarindan birakin bahsetmeyi, bahseder gibi yapacak olanlar bile çok fena ‘haslanarak’ tehdit ediliyor ve haberi yapan muhabir veya köse yazarinin isine son veriliyor.

Bu süreçte onlarca gazeteci isinden oldu. Evet, bu süreçte simdiye kadar alti kisi öldü, ondan fazla kisi gözünü kaybetti, halen yogun bakimda olan bir o kadarda insanimiz var. Toplamda yaralanan sayisi sekiz bini geçmis durumda. Gözalti ve tutuklu sayisina ise her gün yenileri eklendiginden tam sayiyi takip etmek bile zor. Iste böyle bir ortamda ulusal basinda, yasanan süreci objektif olarak anlatan o kadar az sayida yazi yayinlaniyor ki çogumuz bunlari fark edemiyoruz bile. Biz de bunu dikkate alarak gazeteci ve televizyon program yapimcisi Cüneyt Özdemir’in geçtigimiz günlerde yayinlanan “ACIL DEMOKRASI” baslikli yazisini özetleyerek sizlerle paylasmak istedik.

ACIL DEMOKRASI

“*Avrupa’nin en büyük adliyesine çevik kuvvetle baskin düzenleyip avukatlari cüppeleri üzerlerindeyken yaka paça gözaltina aliyorsaniz zaten diyalog miyalog istemiyorsunuz demektir.

* Camiyi yarali insanlara açan imami görevden alip, göstericiye kursun gibi gaz bombasini sikan, kör eden polisi korumakta israr ediyorsaniz bu isi baska türlü çözmeyi kafaniza çoktan koymussunuz demektir.

* Kordon’da oturan zavalli kizlari saçindan çekip coplayan polisin ceza olarak görev yerini degistiriyorken bu anin fotografini sosyal medyada paylasan

kizlarin evini basip kollarindan tuttugunuz gibi savcinin karsisina çikariyorsaniz niyetiniz bastan farklidir demektir.

* Yakilan araç sayilarini, tahrip edilen kamu mallarini alt alta sayip rakamlarini açiklarken binlerce yaralanan insanin sayisi bilançonuzda yer almiyorsa zaten vicdan balatalarini siyirmissiniz, haberiniz yok demektir.

* Bir hiç ugruna sehit olan gencecik polise üzüldügünüz kadar, (…) ölen göstericiye de caniniz yanmiyorsa konusacak zaten çok da bir sey kalmamis demektir.

* Eger bir meydandaki protestoya baska bir meydanda miting ile karsilik vermeye kararliysaniz bir ülkeyi birlestirmiyor, bölüyorsunuz demektir.

* Agaç isteyene basörtü magduriyetini anlatmaya girisiyorsaniz asil meselenin çok uzagina düsmüssünüz demektir.(…)

* Kendi meydanini doldururken, otobüs kaldirirken diger meydan dolmasin diye vapur (ve metro) seferlerini iptal ediyorsan içine düstügün durum bayagi zor demektir.

*“Bazi gazeteler özgür, bazi gazeteler sansürlü olacak” diyorsaniz basin özgürlügünü çoktan rafa kaldirmissiniz demektir. Gazetecilerin susmasi degil soru sormasi haber olmaya baslamissa zaten çoktaaaaan ‘yandi gülüm keten helva’ demektir.

* BDP’li ile ulusalci ellerindeki bayraklari birakmadan el ele tutusup polisten kaçiyorsa ve tam o sirada yanlarindan geçtikleri adam ülkücü isareti yaparken ayni fotograf karesinin içine sigmaya baslamissa farkinda olmadan kendi % 50’nin karsisindaki % 50’yi birlestirmissin demektir.

* Karsindakine kulaklarini tikadiysan, senden farkli düsünen kim olursa olsun düsman bellediysen, mücadele çitasini ‘ümügünü sikma’ noktasina getirdiysen hakli davanda bile haksiz olacaksin demektir.

Tüm bu saydiklarimiz ve daha fazlasi eger ayni ülkede olmaya baslamissa çok #ACILDEMOKRASI’ye ihtiyaç var demektir.”

Dostlukla. http://www.radikal.com.tr/yazarlar/cuneyt_ozdemir/acildemokrasi-1137243