Hainlere Karsi Istiklal Mahkemeleri

 Hainlere Karsi Istiklal Mahkemeleri

31 TEMMUZ 1922 tarihinde kabul edilen “Istiklal Mehakimi Kanunu” ile gizli oyla seçilen üç mahkeme üyesine bir savci ve bir yedek üye seçilmesi kararlastirildi. Kanunda cezalarin derhal infaz edilecegi, idam cezalarinin T.B.M.M. tarafindan incelenip onaylanmasindan sonra infaz edilecegi hükme baglanmistir. Her Istiklal Mahkemesinin ayda bir T.B.M.M.’ne hüküm özetleri ve çalisma takvimini gönderecegi belirtilmis, ayrica Istiklal Mahkemelerini ilgilendirecek suçlarin kapsami genisletilmistir
 
Atatürk’ün kurmus oldugu Demokratik ve Laik Türkiye Cumhuriyeti, binlerce yil, milletimizi sömürmüs olan din tacirlerinin var olmalarina sebep olan karanligi ortadan kaldirarak milletimizi aydinliga kavusturmustur. Atatürkçü çagdaslasma ile menfaat kaynaklari kuruyan din tacirleri, Cumhuriyetin ilk yillarindan itibaren eski, çag disi sisteme geri dönebilmek için ellerinden geleni ardina koymamislardir. Demokratik ve Laik Türkiye Cumhuriyetini yikabilmek için, bu sistemi kuran Atatürk’e, Atatürk Ilkelerine ve Inkilaplarina, Atatürkçü Düsünce Sistemine yönelik akla hayale gelmeyecek birçok yola basvurarak yalan ve iftira içinde olmuslardir.
 

Istiklal Mahkemeleri nedir?
Milli Mücadele için silah altina çagrildiklari halde gelmeyen yada ordudan silahlari ile birlikte kaçan askerler vardi. Bunlarla ilgili gerekli tedbirleri almak amaciyla Milli Savunma Bakanliginca 11 Eylül 1920’de Kaçaklar Hakkinda Kanun hazirlanmis ve TBMM tarafindan kabul edilmistir. Bu yasa, asker kaçaklari ve onlara yardim edenler yada görevlerini yerine getirmeyenler için özel mahkemeler kurulmasini ön görüyordu.
 
Istiklal Mahkemelerin amaci…
 Mahkemelerin amaci insana kiymak degil, cephe gerisinde güvenligi saglamak, kaçaklara aman vermemek idi. Bu sebeple idam cezasi ancak, adam öldüren, soygun ve asker ailesine tecavüz edenlere uygulaniyordu. Özellikle cephede savasan asker ailesinin can, mal ve namus güvenligine çok büyük önem veriliyordu. Firarilere teslim olmak için on-on bes, eger Istanbul gibi uzakta ise kirk günlük teslim olmak için gün taniyorlardi. Ancak yukarida belirttigimiz suçlari islemis olanlar af hükümlerinin disinda birakiliyordu. En sert çalisan mahkeme Kastamonu Istiklal Mahkemesi oldu. Asker kaçaklari suçlarinin önünü almak için basvurdugu yöntem çok sert idi. On gün içinde teslim olmayan asker kaçaginin yerine sirayla babasi, biraderleri, amcasi, dayisi, amcaoglu, enistesi ve enistesinin oglu alinacakti. Kaçak teslim olursa, yerine askere alinan yakini birakilacakti. Ayrica köyünden 200 lira ceza alinacak, kaçaklarin evi yakilip yikilacakti. Bu yöntem Meclis`te çok sert tartismalara yol açti ve Istiklal Mahkemeleri`nin görevlerine 17 Subat 1921`de son verilmesinde önemli bir etken oldu.
 
Asker kaçaklarini yargilamak ve ordudan kaçanlara gerekli cezayi vermek amaciyla kurulan bu mahkemelerde Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin görev almalari kabul edilmis ve adina Istiklal Mahkemeleri denilmistir.
Türkiye’nin o günkü olaganüstü sartlarina göre kurulmus olan bu mahkemelerin;
 
-Üç üyesi bulunacak, üyeler TBMM’nin içinden oy çogunluguyla seçilecekti.
-Üyeler kendi aralarindan birisini baskan seçeceklerdi.
-TBMM adina yargi yetkisini kullanacaklardi.
 
Istiklal Mahkemeleri genis yetkilerle donatilmisti. Bu mahkemelerin verecekleri kararlarin kesin oldugu ve bütün devlet güçlerinin kararlari uygulamakla yükümlü olduklari belirtilmistir.