Tarih: 01.01.2018 00:00

HALEPÇE KATLIAMI ( YARALARINI SARAMADI )

Facebook Twitter Linked-in

HALEPÇE KATLIAMI   (   YARALARINI SARAMADI   )

UNUTMADIK UNUTMUYUCAZ           

HALEPÇE KATLIAMI;                           

Tarihe kara gün olarak geçti 16 Mart. Halepçe`de 5 bin Kürt kimyasal gazlarla katliama ugratilmisti. Dünya uzun süre sessiz kaldi bu katliama. Katliamin birinci derece sorumlusu olarak bilinen Diktatör Saddam Hüseyin, rejimi ile birlikte yikildi ve yargilandi. Ama halen yarasi sarilamadi Halepçe`nin. Hala kan agliyor Halep’çe. Katliamin 20. yilinda Halepçeliler, 16 Mart 1988`i anlatti.

Tarihler 16 Mart 1988’i gösterdiginde baharin ilk günlerini yasayan Halepçe semalari, savas uçaklarinin ürkütücü sesiyle baslamisti güne. Iki gün öncesinde yasanan baskaldiri ve Halepçe’nin isgalden kurtarilmasi sevinci yerini derin bir korkuya birakmisti. Ve bombalar kentin kalbine inmeye baslamisti. Halepçe tarihin tanik oldugu en büyük katliamlardan birin hedefi olmustu. Bir anda her taraf insan cesetleriyle dolmus, kentin sokaklarinda gezen zehirli gazlar, insanlari birer birer yere sermeye baslamisti.

Evet Halepçe’de tam 20 yil önce aci bir katliam yasandi. 5 bini askin insan kimyasal gazlardan zehirlenerek hayatini kaybetti. Tarihe ‘Halepçe Katliami’ olarak geçen bu katliam, Kürtlerin tüm taleplerini kanla bastiran diktator Saddam Hüseyin tarafindan gerçeklestirilmisti.

Katliamin kisa tarihi

Halepçe Güney Kürdistan’in Süleymaniye kentine bagli, kentin 100 kilometre güney batisinda bulunan bir kent. Iran sinirinda bulunan ve Kürtlerin yerlesim yeri olan bu kent, tarihte Kürt baskaldirilarinin da önemli bir merkezi olarak bilinir. 22 Eylül 1980’de Iran-Irak savasi basladi. Iran, Irak’a karsi Barzani’nin baskanligini yaptigi PDK’yi destekliyordu. Kürt gruplari, özellikle Talabani ve Barzani, zaman zaman birbirleriyle çatisiyorlardi. Talabani önderligindeki YNK hem Iran hem de PDK karsisinda savasiyordu. 1984 yilinda Barzani’nin arabuluculugu ile Talabani ve Iran bir anlasma yaptilar. Anlasma geregi, Irak’in toprak bütünlügüne bagli kalmak sartiyla, Saddam devrilene kadar, Iran’in verdigi destek kabul edilecekti. Bu sürecin sonunda bütün Kürt gruplari Sam’da toplanarak bir protokol imzaladi. Hiçbir Kürt örgütü, kendisini destekleyen devletin yaninda diger Kürt örgütlerine karsi savasmayacakti. Iran karsisinda güç yitiren ve karsisinda kendi rejimini tehdit eden, birleserek güçlenen Kürt hareketini gören Saddam Hüseyin’in çaresi Halepçe katliami olmustu. 14 Mart günü Iran’in da destegiyle pesmerge gücü halepçeye girdi ve kenti ele geçirdi. Halkta büyük sevinç yaratan bu gelisme, Irak ordusunun Halepçe’den tamamen çekilmesini de beraberinde getirmisti. Halepçe iki gün boyunca özgürlügün tadini çikardi. Kürt bölgelerindeki çarpismalar durmus, Iran ile Irak arasindaki karsilikli top atislari ise sürüyordu. Bu dönemde iki ülke arasinda savasin durdurulmasina yönelik girisimler de baslamisti. Ancak henüz bir sonuca ulasilmamisti. Kürt bölgelerindeki baskaldirilarin yogunlasmasi üzerine Saddam rejimi, ciddi bir panik yasamaya baslamisti. 15 Mart günü bilinmeyen bir nedenden pesmerge gücünün büyük bir bölümü Halepçe’den geri çekilmisti. Ama halen ordu güçleri ortalikta görünmüyordu. Tarihler 16 Mart’i gösterdiginde ise Irak ordusunun savas uçaklari Halepçe semalarinda belirmeye baslamisti. Uçaklar 3 gün boyunca Kürt bölgesi olan Germiyan alani içine giren birçok bölgeyi bombalamaya baslamisti. Ancak Halepçe’ye atilan bombalar bu kez farkli cinstendi. Kent merkezine Hardal ve sarin gazlari olarak bilinen kimyasal bombalar atilmisti. Öldürücü gücü maksimum olan bu gazlar, kisa sürede kentin tamamini sarmis, can havliyle kendini sokaklara atan binlerce insani zehirlemisti. 3 gün süren bombalamanin ardindan kentte 5 bini askin kisi yasamini yitirmis, binlerce kisi de yaralanmisti. Savas uçaklari çekildikten sonra Halepçe tam bir virane sehir haline gelirken, 75 bin civarinda nüfusu olan kentin büyük bölümü bosalmisti. Çogu insane yakinlarinin cesedini bile kaldiramadan Iran sinirindan bu ülkeye geçmeye çalisirken, binlerce kisi de ülkenin kuzeyine dogru gitmeye baslamisti. Halepçe’den geriye kalan ise yikik bir sehir, gözü yasli insanlar, atilan kimyasal gazlardan zehirlenen bir kent kalmisti.

Saddam, Iran`la ateskes yaptiktan sonra Halepçe katliami ile, Kürtleri tam bir cezalandirmaya tabi tuttu. Bu katliam ile esas olarak Irak tarafindan amaçlanan, Kürtlere vurarak Iran’a gözdagi vermek ve savasi kendisine uygun bir anlasma ile bitirmekti. Nitekim Halepçe katliamindan 2 ay sonra Irak-Iran savasi bitti ve bu kirli savas ve anlasmadan her zamanki gibi Kürt halki zarar gördü. Her ne kadar bu katliamin bas sorumlularindan birisi Saddam Hüseyin olsa da, bu kimyasal silahlarin ABD, Fransa, Almanya patentli oldugu daha sonra açiga çikmisti. Nitekim dünya ülkeleri uzun sure bu katliama sessiz kalmis ve ölen binlerce Kürt görmezden gelinmisti. Saddam Hüseyin ise yapilan baskaldiridan zaferle çikan biri olarak, Kürtlere yönelik baskilarini artirmisti. Halepçe ise henüz yeni dogmus çocuguna sarili bir sekilde can veren anneyle çocugunu gösteren bir fotograf karesiyle hafizalara kazinmis, tarihe insanligin kara bir lekesi olarak geçmisti.

Yillar boyu yapilan katliamin hesabi sorulmadi. Ancak ABD’nin Irak’a müdahalesinden sonra Baas rejiminin devrilmesi ve akabinde Saddam’in yargilama sürecinin baslamasinin ardindan Halepçe katliami tekrar gündeme geldi ve Saddam’in yargilandigi konular arasina girdi.

Katliamin üzerinden 20 yil geçti ancak Halepçe’nin yaralari hala sarilmis degil.

Kaynak   :       (   Kürdistan Stratejik Arastirmalar Merkezi  )  Cahit ÇELEBI

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —