Her devrin kasasi Mehmet Cengiz

Her devrin kasasi Mehmet Cengiz

Yasalara göre kamu ihalelerinin seffaf ve rekabete açik olmasi zorunludur. Yasadaki kurallara tam uyulsa kamu ihalelerinde rekabet saglanabilir ve müteahhitler arasindaki yarisma da adil olabilirdi. Ancak bu durum hiç bir zaman gerçeklesmedi. Iktidar partileri kendi müteahhitlerini kamu ihaleleriyle besledi. Iktidarlarin kamu ihaleleriyle besledigi bu müteahhitlere ‘ihale baronu’ denilmeye baslandi.

Türkiye’de özellestirmeden, ulastirmaya, enerjiden, yerel yönetimlere kamu ihalelerini inceledigimizde bu ihalelerin 25-30 ihale baronu üzerinde yogunlastigini görüyoruz. Mehmet Cengiz, bu 25-30 ihale baronunun en üst siralarinda yer aliyor. Cengiz Holding’in aldigi kamu ihalelerini burada tek tek saymayacagim. Ancak kamudan aldigi isler toplaminin yaklasik 100 Milyar TL oldugunu söyleyebilirim.

Ihalelerin Kaymagi
Mehmet Cengiz’in özellikle ulastirma alaninda aldigi ihalelerde genellikle ayni yolsuzluk tekniklerinin kullanildigi Sayistay tarafindan tespit edilmis. Bu tekniklerinden biri olan ‘ihale kaymagi” tekniginde, ihalenin bazi kalemlerine çok yüksek, bazi kalemlerine çok düsük fiyatlar veriliyor. Yüksek fiyatli isler yapilip fahis kârlar elde edildikten sonra düsük fiyatli isler tamamlanmadan is yarim birakiliyor. Yarim birakilan isler için tekrar ikmal ihalesine çikilip, ayni ihale kaymagini yeme oyunu, kalan isler için tekrar ediliyor. Yapilan bu islemlerin tamami 4734 sayili Kamu Ihale Kanunu’na aykiri. Bu aykiriliklar Sayistay tarafindan tespit edilmis ve sorusturmalar açilmis. Iki yildir süren sorusturmalar hala sonuçlanmamis.

Hediye Baraj
Mehmet Cengiz’in adinin karistigi bir diger saibeli olay Seydisehir Alüminyum tesislerinin özellestirilmesi. 2005 yilinda Seydisehir Alüminyum Tesisleri, 305 Milyon Dolara Cengiz Insaat’a satildi. Bu tesisin elektrik enerjisini Oymapinar Baraji karsiliyordu. Degerinin 1 Milyar TL oldugu tahmin edilen ve özelestirme ihalesi kapsaminda olmayan Oymapinar Baraji, alüminyum tesislerinin yaninda Mehmet Cengiz’e bedelsiz olarak verildi. Yani hediye edildi.

Yargi bu hukuksuz özellestirmeyi iptal etti, ancak AKP, yargi kararini iptal eden bir yasa çikardi. Anayasa Mahkemesi de bu çikarilan yasayi iptal etti.
Bütün bu islemlerin sonucunda, hukukun bir geregi olarak Oymapinar Baraji’nin kamuya iade edilmesi gerekiyordu. Ancak bu yapilmadi. Baraj, Mehmet Cengiz’de kaldi. Yetmedi. Oymapinar Baraji’na ‘otoprodüktör lisansi’ verildi. Ardindan bu baraja, “devlete elektrik satma hakki” tanindi. Devlet, Mehmet Cengiz’e ücretsiz olarak verdigi barajdan, parayla elektrik satin almaya basladi. Saglanan bu avantajlar sayesinde son 5 yil içinde Mehmet Cengiz, Oymapinar Baraji’ndan yaklasik 600 Milyon TL ek gelir elde etti.

3. Havalimani
BirGün Gazetesi’nde ilk yazdigim yazida, 3’üncü Köprü, 3’üncü Havalimani ve kanal projelerinin ekonomik ve çevresel boyutunu yazmistim. “Mega proje” diye yutturulan bu “mega felaketlerin” ihale süreci, uygulama asamasi ve verilen hazine garantileriyle gelecegimizin nasil karartildigini bu yazida okuyabilirsiniz. Iste bu mega felaketlerin en tehlikelisi olan 46 Milyar TL’lik 3’üncü Havalimani ihalesinin 5 ortagindan birisi Mehmet Cengiz’dir.
Ben, bu projenin usulsüz ve çevre katili oldugu iddiasiyla iptal davasi açtim. Dava üç mahkeme gezdi. Hala görevli mahkeme ariyor. Basbakan Tayyip Erdogan, projenin mahkemede iptalini önlemek için 15 günde bir mega projelere karsi olanlarin, “vatan haini” oldugunu ima ediyor. Ben de bu projelerin ihanet projeleri oldugunu ayrica ‘650 milyon Dolar rüsveti pesin aldigi’ iddia edilen Erdogan’in, bu projelerin iptal edilmesinden çok endiselendigini düsünüyorum.

Vergi Uzlasmasi
Devlet mükelleften yasayla vergi alir. Vergi almak devletin egemenlik hakkidir. Mükellefler de daha az vergi ödemek için çaba gösterir. Dogal bir tepkidir. Yurttaslarin daha az vergi ödeme çabasi yasa dahilinde olursa vergiden kaçinma, yasalara aykiri olarak yapilirsa vergi kaçirma olur. Devlet vergi kaçirdigini tespit ettigi mükelleften hizla vergiyi tahsil etmek için ‘uzlasma’ denilen bir mekanizma yaratmis. Uzlasmada devlet mükellefe genel hatlariyla “Gel senin verginin bir kismini silelim, sen de mahkemeye gitme, borcunu öde, uzlasalim” diyor. AKP’nin uzlasma adi altinda nasil yandaslarinin vergisini sildigini daha önce burada yazmistim. Ayrintilari merak eden gazetemiz internet sitesinden bu yaziyi okuyabilir.

AKP’nin “uzlasma” adi altinda vergisini sildigi yandaslardan birisi de Mehmet Cengiz. Cengiz Holding’in 425 milyonluk vergi borcu “uzlasma” diye “sifirlanmis”. Vergisi “sifirlanan” Mehmet Cengiz de, 100 Milyon TL’ye Falcon FX marka özel bir uçak almis. Bu uçak kesintisiz olarak Istanbul-Newyork arasi uçabiliyormus. Üstelik Mehmet Cengiz’in bu uçaktan baska EC155 VIP model bir helikopter ile Falcon 2000 EX model bir baska uçagi daha varmis.
Vergisi sifirlanan Mehmet Cengiz’in mal varligi ve harcamalari ile ilgili daha fazla bilgi verebilirim ancak toplumun akil ve ruh sagligi açisindan bu bilgileri kendime saklayacagim.

Milletin a...’.a Koyacagiz
17 Aralik’ta AKP’nin koalisyon ortagi, Gülen cemaatine yakinligiyla bilinen savci ve polisler, AKP’li Bakanlarin evini basmaya basladi. Ayakkabi kutulari, para sayma makinalari, kol saatleri ile simgelesen bir rezalet tablosu ortaya çikti. Ardindan yolsuzluk kasetleri piyasaya çikmaya basladi. Bu kasetlerin baskahramanlarindan birisi Mehmet Cengiz’di.

Bu konusmalarda Cengiz, 650 Milyon Dolarlik rüsvet havuzunu kurmak için nasil çaba harcadigini ballandirarak anlatiyor, havuza para koymak istemeyen is adamlarini, “yeni alinacak ihalelere koyduklari paranin çok daha fazlasini alacaklari” vaadiyle ikna ediyordu. Konusmalarin birinde Mehmet Cengiz’in “Milletin a...’na koyacagiz” sözü toplumsal öfkeyi patlatti.

ANAP’tan AKP’ye Cengizhan
2002’de AKP iktidara geldiginde ‘3Y’si vardi. AKP bu 3Y ile mücadele vaadiyle iktidara geldi. Neydi bu 3Y? Yolsuzluk, Yoksulluk ve Yasaklar.
Sadece ‘Yolsuzluk’ basligini hatirlayalim: AKP 2002’de iktidara geldi. “Hepiniz hirsizsiniz” diyerek TBMM’de Meclis Sorusturma Komisyonlari kurdu. Bu komisyonlardan biri ANAP’li Ulastirma Bakani Yasar Topçu ile ilgili kurulan, “Karadeniz Otoyolu Ihalesi Sorusturma Komisyonu”ydu.

Bu komisyonun tutanaklarini incelerken çok ilginç bir belgeye ulastim. Sorusturma Komisyonu Raporu’na esas teskil eden bu belge, Orman eski Bakani Hasan Ekinci tarafindan 29 Eylül 1997 tarihinde notere tutturdugu tespit tutanagiydi. Otoyol ihalesi öncesi düzenlenen bu tespit tutanagi özetle, ‘ihalenin danisikli bir dögüs olacagi, ihalenin sirketler arasinda nasil bölüstürülecegi’ni anlatan bir tutanakti. Tutanak içinde çok ilginç bir cümle geçiyordu. Bu cümle aynen söyleydi: “Çayeli-Hopa 274 Milyon Dolar ihale bedeli ile bu insaatin ANAP’li ve ANAP’in kasasi olarak bilinen Mehmet Cengiz’e verilecegi...”

Meger bizim Mehmet Cengiz aslen ANAP’liymis. Daha önce ANAP’i finanse ediyormus. ANAP kapanmis. AKP’ye geçmis. Su aralar AKP’yi finanse ediyor.
AKP’de ANAP gibi siyaset mezarligina gömüldügünde Mehmet Cengiz, kendisine yeni bir sag parti bulacak. Bu yeni sag partinin yeni milliyetçi ve muhafazakar lideri, cuma namazlarinda boy gösterecek. ‘Bu CeHaPe cami yikti’ diyecek.

Bu arada Mehmet Cengiz, kamu ihalelerini almaya devam edecek, havuz kuracak. Havuzdan yeni milliyetçi muhafazakar liderin oglu, kizi, damadi ve yedi sülalesi beslenecek. Ya da Halk gözünü açacak. Bu düzeni kuranlardan, beslenenlerden ve göz yumanlardan hesap soracak.

Bu arada, ANAP’li eski Bakan Yasar Topçu’yu sorusturan Karadeniz Otoyolu TBMM Sorusturma Komisyonu AKP’li ve CHP’li üyelerin oylariyla Yasar Topçu’yu Yüce Divan’a gönderiyor. Yüce Divan, Topçu’yu suçlu buluyor ancak daha önce çikarilan af yasasi dolayisiyla hükmün açiklanmasini erteliyor. Ben dosyayi ve karari inceledim. Yasar Topçu dosyasi, yukarida anlattigim 100 Milyar TL’lik yolsuzluklarla karsilastirildiginda çok masum görünüyor.