HIRISTIYANLIKTA CALVIN ISLAMDA ISID
Irak’ta ilerleyen bir Isid, katliamlarla büyük zulme ugrayan ‘Sunni-Sii’ muarekesine dönüsme tehlikesi en bastan beri belliydi. Tarihe baktigimizda Avrupadan 400 sene sonra Müslümanlar arasinda mezhep uzantili uzun ve kanli savaslari yasamayiz insallah.
Ancak gerek Iraktaki Isid terörünün facialarini gerekse dünya Müslümanlarina yapilan alçakça zulümleri bir daha görmeyiz.
Avrupa’da ‘inanç savaslari’ diye alinan yani din savaslari veya baska bir tabirle 30 yil savaslari Hiristiyanligin 2 mezhebi, Katolikler ve Protestanlar arasinda idi. Bu iki mezhep arasinda çikan siddetli çarpismalarda oluklar gibi kan akti ve yüzlerce insan öldü.
Stefan Zweig ‘Vicdan Zorbaliga Karsi’ kitabinda mezhebinde sapkinlik nedeniyle odun yigininin ortasinda yakilarak infaz edilen sorento için satirlariyla su mesaji verir:
‘bu adam da Hiristiyan.
Yakilirken ve can çekisirken o da Isa’nin adini haykiriyordu.
Isa’ya siginiyordu.
Bir Hiristiyan diger hiristiyani sadece dininin ve mezhebinin yorumunu kendine göre yaptigi için öldürülebiliyordu. Protestanligin, Katolik engizisyondan farki kalmaz oysa Protestanlik Katolik anlayisa karsi Hiristiyanlik inancinda reformun sonucu dogmustur.
Isid’in katlettigi yerlerdeki açiklamalari 400 yil önce din adami calvin’in yönetimine giren Cenevre’de ki yasananlari hatirlatiyor.
Isid kendine göre yasaklari siraliyor:
-kadinlarin basini simsiki kapatmasi
-kadinlarin çalismamasi
-kiz çocuklarinin okula gitmemesi
-içki ve tütün kullanimini kökten yasaklamasi
-kadinlarin sokaga ancak mahremiyle çikmalari (bir erkekle)
-televizyonda dizilerin, filmlerin vb. kendi sartlarina uygun olmadigi müddetçe yayinlanmasini yasakliyor.
-kendileri gibi düsünüp kendileri gibi yasamayanlari Islam haritasindan silmeleri
Kuran-i Kerimin bazi ayetlerine kendilerine göre mana verip hüküm vermeleri yani idamliginda, idam sehpasinin da kendileri tarafindan tayin edilmesi manidardir.
400 yil öncesinin Cenevre’si de Calvin çemberi altinda sikistirilmisti.
Calvin’e göre ‘günahkârlara karsi acimasiz davranmak sistemin basat kosuluydu. Ahlakli bir insanlik ancak sürekli cezalandirmayla olusurdu.’Orada da tütün, zar atmak, is dönüsü iki arkadasin içki içmeleri yasakti. Cezasi da hapisti.
Buradaki Calvin’in Isid’den farki ne? Calvin’in yaptiklari batil olmasina ragmen Hiristiyanlikta Isid’in yaptiklari ise Islam dininde asla kabul edilemez. Calvin’in yaptiklarina baska örnekler verecek olursak;
-Adamin biri oglunun “Ibrahim” adiyla vaftiz edilmesine itiraz etmistir ve ‘hapis’ cezasi almistir.
-Kör bir kemanci dans müzigi çalmis ve ‘sehir disi’ cezasi almistir.
-Kilise çikisi iki arkadas islerinden bahsetmisler ve ‘hapis’ cezasi almislardir.
-Calvin’in aleyhinde konusmuslar kamçilanmis ve ardindan idam edilmislerdir.
Yine Calvin’e sahtekâr diyen birinin;
Dili kor halinde demirle vurulmustur.
Böylece Cenevre gri, sessiz, ürperti veren bir kente dönüsmüstür. Yani simdi ki Irak gibi…
Cadde ve sokakta yürüyenler sadece önlerine bakarak hizli adimlar atarak evine ulasmaya çalisir ve herkes birbirinden kusku duyar kimse kimseye görünmez hale gelmistir.
Bütün bunlar kendileri de Isa’ya inananlarin kendi mezhebinden olanlara bile en ufak bir hosgörü göstermeden koyu taassuplari nedeniyledir. Diger mezhep Katoliklere ya da Katoliklerin diger mezhep Protestanlara karsi acimasizligini ve kiyiciligini tasavvur edin.
Bu cümlelerle anlatmak istedigim eskiden yasanilan ve çok kan akitilan mezhep savaslarinin yanlisligini yansitmak.
En son ve en güzel din olarak inmis Islam’in güzelligini baris ve refah içinde yasayabilmeliyiz ancak Irak ve Suriye de herkes birbirinden korkar.
Gizli intikam ve katliamlarin yapilmasindan endise duyarlar. Böylece Irak ve Suriye’nin iç savas izlerini yani Isid’in biraktigi izleri bu iki ülke çok uzunca bir müddet hatirlayacak ve tarihlerine kara bir leke olarak düsecektir. Isid’siz bir dünya dilegiyle…
Abdulkadir AKYOL