Hrant`in sesiyle `Ortak Aci`

ANKARA- Türk, Ermeni ve ABD’li tarihçilerle konusularak hazirlanan belgeselde ‘propoganda’yerine karsilikli “görüs”ler yer aliyor. “Ortak Aci: 1915” ismini tasiyan belgesel bugün El Cezire’nin Arapça kanalinda yayinlanacak. 10 gün sonra da Ingilizce olarak yayina girecek. Belgeselde bir de sürpriz var. Bundan 5 yil önce katledilen Hrant Dink’in açiklamalari.




1915 yilindaki Ermeni tehcirinden dolayi yasananlar sayisiz kitap, makale, film ve belgesele konu oldu. Ermeniler ve Batililar “soykirim” tezinde israrci olurken Türkiye yillarca bunu reddetti. Birçok ülkenin parlamentosu ‘soykirim’i kabul etti, hatta bazi ülkelerde bunu yok saymak suç olarak kabul edildi. Türkiye’de Ermeni tezlerine dönük yapilan çalismalar sayi olarak da içerik olarak da yetersiz bulundu. Türk-Arap iliskilerine dönük çalismalar yapan Sencer Film sirketi, 1915 olaylarina dönük belgesel hazirladi. Bugün Türkiye saati ile 18.05’de El Cezire’de gösterilecek 48 dakikalik belgeselin hafta içi de tekrari yayinlanacak.

Belgeselin yönetmeni Ramazan Mut, Radikal’e yaptigi açiklamada daha önce örnegi olmayan bir çalisma yaptiklarini söyledi. Daha önce yapilan belgesel ve çalismalarin “Türk’e Türk propogandasi”ndan öteye geçmedigini söyleyen Mut, ”Bu belgeselin önemi her iki tarafin tezlerine de yer vermesi, görüslerini tartismaya açmasidir. Belgeselde 1915’de ne olduguna cevap ariyoruz. Yargilama hakkini, karari izleyiciye birakiyoruz” dedi. Mut’un verdigi bilgilere göre bugün yayina girecek belgesel ilk olarak 300 milyonluk kitleyi kapsayan El Cezire’nin Arapça kanalinda gösterilecek. Yaklasik 10 gün sonra da El Cezire’de Ingilizce olarak gösterilecek belgesel daha genis kitleye ulasabilecek.


Hrant Dink: Türkler-Ermeniler hasta iki toplum, birbirinin de doktorlari

“Ortak Aci” belgeselinde Hrant Dink’in bir röportaj sirasinda yaptigi açiklamalara da yer alacak. Dink’in her iki tarafa da seslendigi o röportajdaki sözleri söyle: “Hasta iki toplumuz biz. Türkler ve Ermeniler. Ermeniler büyük bir travma yasiyor Türklere yönelik. Türkler büyük bir paranoya yasiyor Ermenilere yönelik. Ikimiz de klinik vakayiz. Kim tedavi edecek? Fransa Senatosu mu? ABD Senatosu mu? Kim reçeteyi verecek? Kim bizim doktorumuz? Ermeniler Türklerin, Türkler de Ermenilerin doktorudur. Bunun disinda hekim,doktor, reçete,ilaç yok. Diyalog tek reçete. Bunun disinda bir çözüm yok. Açik konusuyurum.Diyasporaya da sesleniyorum:1915’e takilip kalmayin, kendinizi zincirlemeyin.Bu tarihsel bir acidir…”