Bugün, 18 Ekim 2024 Cuma
“HÜKÜMET IS GÜVENLIGI KONUSUNDA HAYAL SATIYOR”
Gazete Esenler’e açiklamalar yapan CHP Istanbul Milletvekili ve Devrimci Isçi Sendikalari (DISK) Eski Genel Baskani Süleyman Çelebi, is güvenligi konusunda hükümet icraatlarini samimi bulmadigini belirterek, Basbakan Davutoglu’nun bu konuda hayal sattigini söyledi.
Gazete Esenler Imtiyaz Sahibi Hasan Gürsoy’un sorularini yanitlayan Süleyman Çelebi, ülke gündemine ve son günlerde yasanan olaylara dair önemli açiklamalarda bulundu. Iste o röportajdan önemli konu basliklari:
ÖNCELIKLE SON YASANAN TANE ISÇIYLE ALAKALI O SORUYU SORAYIM BU KONUDA NE YAPIYORSUNUZ MECLISE TASIYACAK MISINIZ? DAVALAR TAKIP EDILECEK MI?
-Bunu yalnizca 10 isçi olarak görmemek lazim. Onlardan önce Soma’daki 301 isçi var aslinda. Yani daha baslangiçtan itibaren bu sürece bakmak lazim. Bu yasa çikarken ben Aile, Çalisma, Sosyal Isler, Saglik Komisyonu’nun CHP adina sözcüsüydüm. Bu yasa çikarken ölü çikti, ölü dogdu daha baslangiçta.Çünkü daha önceki adi bu yasanin adi ’Is Sagligi ve Güvenligi Yasasi’ idi, Simdi adini degistirdiler. Yeni algi yönetimi, is sagligina yönelik isçi sagligina degil. 
YANI AKP IÇIN SISTEM BÖYLE KURULDUGUNDAN DOLAYI..
-Evet aynen öyle, dolayisiyla biz o dönemlerde bu yasa 2012 yilinda görüsülürken gerek komisyonda, gerekse mecliste, bu yasanin ölümleri arttiracagini, azaltmayacagini söyledik. Hatta ben en son yasanin en son maddesinde konusulurken ki yürürlük tarihiydi yasanin; “Belki su anda ben konusurken bir kisi ölüyor olabilir” dedim ve o gün meclisin yan bahçesinde, kanalizasyonda çalisan bir kisi öldü.
ZATEN RAKAMLAR ORTADA, IS KAZALARINDA GÜNDE ORTALAMA BIR KISI ÖLÜYOR ÜLKEMIZDE DEGIL MI?
-Dogru. Ayrica bakin bir de Soma olayi var. Bu kaza olmadan önce ben ve CHP’li 24 milletvekili, özellikle insaat sektöründeki is cinayetlerine yönelik bir meclis arastirma yönergesi verdik.
AKP`DEN CEVAP GELDI MI AKP’DEN?
-Hayir. . Cevap gelmedigi gibi bu tür konulari gündeme almak gibi bir niyetleri de yok. Dolayisiyla is sagligi ve güvenligi yasasi çiktigi zaman, yani 2012’de biz 39 maddeden ibaret bu yasanin 9 maddesini Anayasa’ya aykiri bulduk ve Anayasa Mahkemesi’ne tasidik. Anayasa Mahkemesi bazi önemli kararlara imza atiyor. Ama bu yasa, is sagligi ve güvenligi yasasi insan yasamiyla ilgili, hayati bir olay. Bunun farkinda olmasi lazim. Bununla ilgili acilen karar vermeli.
ANAYASA MAHKEMESI KARAR VERMEDI MI?
-Yok daha. Hala bir karara baglanmis degil. Bu çok ivedi bir konu. Yani insan yasamiyla ilgili bir kararin verilmesinin geciktirilmesinde Anayasa mahkemesi üyelerinin de bir sekilde sorumlulugu var. Çünkü bu yasa anayasaya aykiri. Bu yasa uluslar arasi sözlesmelere aykiri. Uluslar arasi Çalisma Örgütü’nün sözlesmelerine aykiri.
AVRUPA BIRLIGI BAKANLIGI ÇALSMA STANDARTLARI HAKKINDA NELER YAPTI?
-Orada tam bir sov yapiyorlar. Altini çizerek söylüyorum; Aslinda AKP iktidarinin Avrupa Birligi diye bir derdi yoktur normal sartlarda. Tam tersi; Avrupa Birligi’ni bir amaç degil araç olarak kullandilar. Ulasmak istedikleri hedefe yönelik bir projeydi. Avrupa Birligi Bakanligi, asla isleri olmayan konularla ilgilendi asla iradesi Avrupa normlari olmayan Avrupa’nin standartlarini yakalamaya çalismak degil daha geriye götürmek üzere çalisan bir bakanlik. Zaten bu amaçla birçok alanda geri, çagdisi düzenleme var. Hukukta var, yargida var, sendikal haklarimizda var, is kazalarinda var. Yani su anda yapilan bütün düzenlemeler Avrupa Birligi müktesebatina aykiridir. Bunu bir kere herkes bilsin. Avrupa Birligi’ne giris konusunda tamamen tikanma var. Bu iktidar için Avrupa Birligi Amaç degil Araç... Avrupa’nin standartlarina uymadigi için baslik açilmiyor, ilerleyemiyoruz.
ESENLER’DE DE 1KISI ÖLDÜ, KIMSENIN RUHU DUYMADI?
—Aynen öyle. Birer tane oldugu için, farkli yerlerde oldugu için dikkate almiyorlar. Ama ayni noktada 5 tane, 7 tane, 10 tane olanlar var ayni günde. Bunlar dikkate alinmiyor.
CUMHURBASKANI TAYYIP ERDOGAN, AHMET DAVUTOGLU’NU ÇAGIRIP BU KONU HAKKINDA BILGI ALDI. NE DIYORSUNUZ?
-Ahmet Davutoglu bu konuyla ilgili su an hayal satiyor. Hayal satma konusunda bunlarin ciddi bir marifetleri var. Bunu iyi yapiyorlar. Bütün bu süreçlerin tamaminda bakanlar kurulunun imzasiyla bu yasalar geldi. Bütün bunlarin altina imza atan Ahmet Davutoglu’dur. Yeni bir basbakan oldugu zaman bir sey degismiyor, daha önceki sorumlulugu bitmez, insani sorumlulugu bitmez, vicdani sorumlulugu bitmez.
CUMHURIYET HALK PARTISI’NIN POLITIKASI NE OLACAK BU KONUDA ÖNEMLI OLAN BU.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin politikasi bizim bu söyledigimizden farkli degil. Bizim önerdigimiz baska bir yöntem var, o yöntem de su; bu yasa su anda çiksa, yani bir yasal düzenleme yapilsa bile is cinayetleri üç yildan önce bitmez. Yalniz yasalara bagli degil, düzenleme yapmak lazim, bu konuda uzman yetistirmek lazim. Meslek örgütleri var; Türk Tabipler Birligi var, Mimar Mühendisler Odasi var, sendikalar var, isveren örgütleri var. Hükümetin hepsiyle bir araya gelecegi bir yapi olusturmak lazim. Biz bu yapiyi daha Tuzla’dan beri söylüyoruz. Bagimsiz bir denetim yapisi olmali bu. CHP süreçlerle ilgili sendikalar ve meslek örgütlerinin katilimini istiyor
BIR TASLAGINIZ VAR MI BU KONUDA DOSYA SUNDUNUZ MU?
Var ve Meclis’e, ilgili komisyona sunduk. Bunlar hepsi reddedildi. Su anda da ayni noktadayiz, bu sürecin içinde meslek örgütleri by pass edilirse, yani Mimar Mühendisler Odasi, Türk Tabipler Birligi, isveren örgütleri, sendikalar bu iste by pass edilip, ‘ben yaptim dogrudur’ mantigiyla gidilirse, buradan dogru bir sonuç çikmaz. Benim birinci söyleyecegim bu. Ikinci söyleyecegim de; bu alanda bizim verdigimiz yasa teklifleri ortada duruyor. Eger o yasa teklifleri kabul edilseydi bu gün bu cinayetler yasanmazdi. Bu gün belki iyi bir noktaya gelirdi, asgariye inerdi. Dolayisiyla biz is kazalarinda dünyada üçüncü, Avrupa da birinciyiz. Bununla övünülmez. Büyüyen ekonominin bedelini bu insanlar yasamlariyla ödüyorlar. Büyük bir bedeldir bu. Çalisma kosullarinin yeniden degerlendirilmesi gerekir.
ÖZELLIKLE BU SILIKOZ HASTALARIYLA ILGILI BIR YASA ÇIKMADI, HASTALIK NEDENIYLE BIRÇOK INSAN HAYATINI KAYBEDIYOR BILIYORSUNUZ.
Evet. Bakin o da günü birlik yasalardan, onu da geçistiriyorlar.
DR ZEKI KILIÇARSLAN VARDI BU KONUYLA ÇOK ILGILENIYOR TAKIP EDIYOR.
Takip ediyor ve su anda Cumhuriyet Halk Partisi Emek Bürolarinda aktif görev yapiyor.
BIR DE CUMHURIYET HALK PARTISI BELEDIYE PERSONELIYLE ILGILI SORUNLARI NASIL ÇÖZECEK? BU KONUDA NASIL YAPICAKSINIZ? PARTIYE BAGLI BELEDIYELERDE NE YAPIYORSUNUZ BUNUN IÇIN?
Ilk önce yanlis bir algi var taseron sistemiyle ilgili, onun bir çözülmesi lazim. Taseron sisteminin bir yasal düzenlemeye ihtiyaci var. Bizim belediyeler taseron çalistirmak zorunda birakiliyor. Biliyorsunuz norm kadro veriliyor belediyelere,. O norm kadronun üzerinde bir tane fazla isçi çalistirilirsa, o belediye baskanina ve o isi yapanlara zimmet olarak çikar. Birinci yani bu. On tane norm kadro varsa, aslinda o is 100 kisiyle yapiliyor. Kalan 90 kisi ihaleyi satin alarak ve taseronla yapiyor bu isi. Simdi geliyorum ikinci ayaga; belediyelerin sirketleri olan yerlerin büyük bir bölümünde biz bu sorunu çözdük. Örnegin Izmir Büyüksehir Belediyesi’nde 10 bin tane isçi daha önce taserondaydi. Simdi belediye sirketine kaydirildi. Ihaleye belediye sirketi de giriyor. O ihaleyi kazanirsa, o zaman o isi belediye sirketi yapabiliyor. Normal kosullarda diger sirketler neyse ayni sekilde ihaleye giriyor. Dolayisiyla biz Istanbul ve Izmir gibi sirketi olan belediyelerde daha önce toplu sözlesmeler yaptik ve hepsi örgütlüler. Sosyal ve sendikal haklara büyük ölçüde sahipler.
Bizim belediyelerin çalismasiyla ilgili çarpici bir örnek verecegim. Bunu çok önemli buluyorum.
