IÇIMIZDE KI 12 EYLÜL

Ekonomik çikar - pazar - nüfus alanlari - askeri hesaplar vs. Burada bir sorun yok.
12 eylül darbesinde göz ardi etmememiz gereken önemli etkenlerden biride,Darbenin Idolojik bir baski araci olmasidir.
Toplumsal muhalefetin yükselisi, sol - sosyalist - devrimci örgütlerin, partilerin sinifsal mücadele de idolojik öncülük etmesi, Daha da önemlisi düsünce dünyasinda, kültür dünyasinda toplumun bilinçlenip, yeni bir bilinç ve hafizayla donanmasi.Bu durum egemen siniflari dönülmez yola sokabilirdi.
Darbe ile yönetenler, neredeyse yönetilemez hal alan bu toplumsal mücadeleyi durdurmak, idolojik olarak toplumu istedikleri eksene oturtma firsati buldular.
Toplumun önde gelenlerini yillardir hapiste yatirilarak, gazete - dergi - kitaplari yasaklayarak o güne kadar biriktirilmis tüm deneyimlerden,bilgi ve birikimlerden yoksun birakarak toplumun hafizasini ve bellegini yok etmeye çalismislardir.
Partiler kapatilabilir, tüm sivil toplum örgütleri dagitilabilir, toplumun öncü fikir adamlari cezaevlerinde uzun süre yatirilabilir veya yurt disina çikmak zorunda birakilabilir.Bunlar bilinen sonuçlar.Asil yenilgi bundan sonra basladi.
12 eylül karsisindaki asil yenilgi, KÜLTÜREL ve IDOLOJIK yenilgidir.Toplumun apolitik hale getirilmesidir.
12 eylülün toplumdaki kalici zaferi burada.
Kapatilan partiler açildi, örgütler kuruldu fakat içerikleri bosaltilmis dejenere edilmis.
12 eylül sonrasi, kapitalizmin dogasi geregi ve toplumsal mimarlik projeleri ile de apolitik tek tip düsünen insan modeli büyük oranla basarili oldu.Artik büyük çogunluk toplumsal degil "Ben" eksenli düsünüyor.
Ne yazik ki bu tüm parti ve örgütlere de sirayet etmis durumda.Iste büyük bozguna ugradigimiz cephe burasi.
Ben degil biz diyebilen yeni insanlara kavusmak dilegi ile.....Saygilarimla