Islamin Kendine Müslüman Dünyasi

Islamin Kendine Müslüman Dünyasi

Gençligimde `Top yuvarlaktir` deyince herkesin buna inanacagini sanirdim. Sonra ögrendim ki böyle degilmis.
Müridi olmayanin seyhi seytan imis. Seyh uçmaz müridi uçururmus.Seyh ne söylerse ona inanirlarmis.
Yani sizin anlayacaginiz; `Top yuvarlaktir` deyince herkes buna inanmiyor. Topun bir balon, bir silindir,bir dikdörtgen, bir kare prizma olduguna inanlar var.
Am su bir gerçek ki; top yuvarlaktir.

Islam cografyasi her zaman sikintili olmustur. Ortadogu`dan Uzakdogu`ya kadar...
Bu cografyada Islam empati yoksunlugu içinde olmustur. Kendisi disinda olanlarin acisini duymamis, görmemistir.
Empati olmayinca yerini çifte standart dolduruyor. Insanlik ne yazik ki çifte standadi kabul etmiyor.
Çifte standartli olunca samimi olamiyorsunuz. Samimi olamayinca da inandirici olamiyorsunuz.
Anti-Kapitalist Müslümanlari bunun disinda tutuyorum.

Darbelerin, katliamlarin muhatabi olan sol karsi çiktigi zaman bir anlami vardir.
Darbelerde iskenceye ugrayan, hapse atilan, öldürülen, katliama ugrayanlar hep onlar ve onlar gibi düsünenler olmuslardir.

Deniyor ki Misir`daki darbe ve katliam için sol sokaga çikmadi.

Dogrudur. En küçük bir hak talebini siddetle bastiran bir iktidari,solun arkasina alip sokaga çikmasi kendisiyle çelismez mi? Iktidar istedigi için sokaga dökülmek!
Sonra sol darbe ve katliamlara karsidir. Murisi iktidara yeniden gelsin diye degil.

Ülkemizde ne katliamlar ne darbeler oldu!
Maras`ta, Malatya`da! Bunlari yapanlar bugün sokaklarda Misir için bagiranlarin agabeyleri ya da kendileri ya da onlar gibi düsünenler!

Ya Taksim Gezi Direnisine ne demeli?
Demokrasi talebi için sokaga dökülen milyonlarca insan gaza bogulurken, öldürülürken onlara sadece küfretmek,hakaret etmek, darbeci ilan etmek düstü.
Onlara `kahrolsun demokrasi,yasasin hilafet` demek düstü.

Darbe denilince darbeler ülkesinde yalnizca 28 Subat akillarina geliyor.Neden? Çünkü kendilerine karsi oldugu için.
Ya 12 Eylül! Siz hiç 12 Eylül`e karsi olan Islamci gördünüz mü?

Katliam denilince bugün Misir öne çikiyor. Hergün 50 ila 150 arasinda, toplamda 600 bin insanin katledildigi Irak`i seyredenlerin aklina böyle bir sey gelmiyor.
Herhalde onlar Müslüman degil. Kimse sesini çikarmiyor. Çünkü orada ABD var. Suriye`de Amerika ile yan yana El Nusra var.Suriye`de,Rojava`da sivillere önce 3 kez Allahuekber diyerek tecavüz ettikten sonra insanlik disi,
vahsi, hunhanrca katleden Islamci, Dünya`nin çesitli yerlerinden toplanmis 30 bin çete, üstelik yaptiklari caniligi bir marifetmis gibi internette yayinlayarak insanlarin kanlarini dondurmaya devam ediyor.
Misir`da 12 milyar dolarlik Suudi,Katar ile körfez destegi var. Bunlarda Müslüman. Amerika Misir`da saskin görünüyor(!).

Islam cografyasinda Müslüman,Müslüman`in kasapligina soyunmus!
Fakat isin en tuhaf olani da `kahrolsun demokrasi` diyerek Bati`yi Misir`da olan bitene seyirci kalmakla suçlamak!

Bu dünya ne darbeler ne katliamlar gördü.

Misir`da darbe oldu, diye kiyameti koparanlara bakinca Dünya`da sanki ilk defa darbe olmus gibi!
Mübarek`i deviren halk kendi iktidarini kurmayi basaramayinca darbeciler ile kol kola olan Müslüman Kardesler,
ABD destegiyle yüzde 30`luk bir oyla iktidar oldular.Iktidar olunca körfez ülkeleri, Süriye`ye karsi olmasi karsiliginda kredi musluklarini açti.
Ama Iran`da Suriye`yi zehir zemberek elestiren Mursi, beklentileri yerine getiremedi. Milyonlarca insan, halk sokaklara döküldü,Ihvan`a karsi oldugu için tek laf etmediler.

Amerika darbeleri sever.

Darbeler konusunda her tasin altindan Amerika`nin çiktigi bir dünyada , çikip bu isin mimarindan imdat beklemek, tepki beklemek ne kadar akilci olur? Hem Amerika`nin safinda yer tutacak hem ondan izinsiz yapilmayan darbelere karsi çikmasini isteyeceksiniz.

Aslinda gerçekten darbelere degil, Müslümanlara,Ihvan`a karsi darbe oldugu için karsi çikiyorlar.
Çok enteresan olan da su: Darbeye taraf olanlar kim? Bunlar Müslüman degiller mi? Sonra destekçileri Suudi Arabistan, Katar, körfez ülkeleri...

Misir`da Ihvan`in yani Müslüma Kardesler`in iktidar mücadelesinin geldigi nokta Türkiye`de de söyle bir algi yaratmis olabilir.
Kendileri için bu mesele artik `To be or not to be!` Olmak ya da olmamak! Meselesine dönüsmüs gibi.