Esenler Tekstil Kent Yönetimi bugün üyeleriyle birlikte, son günlerde yasanan sikintilara yönelik birlikte bir basin açiklamasi yapti.
Haber: Serkan Basut
Son günlerde Tekstil Kent yönetim kurulu üyeliginden düsürülen isimler bir araya gelerek Yönetimi devirmek için birlikte hareket etme karari alarak ITO’ya basvurarak yeni bir yönetim listesi onaylatmis. Tekstil Kent Yönetim Kurulu Baskani Nuri Karaduman yönetim kurulu üyeleri ve Tekstil Kent üyeleriyle birlikte basinin karsisina çikarak birlik ve beraberlik mesajlari vererek, Tekstil Kent’in gelecegini karartmak istiyorlar diyerek tepkisini söyle dile getirdi.
Baskan Karaduman “Son günlerde yasanan bir takim hukuksuz gelismeler karsisinda sizlerin vasitasiyla Kamuoyuna ve hak ve menfaatlerini savunmak üzere seçimle is basina geldigimiz degerli ortaklarimizi çok önemli bir durumla ilgili bilgilendirme lüzumunu hissettik.
Kurulusunun ardindan geçen yaklasik 27 yillik süre içinde bekleme odasinda tutulan ve bir türlü layik oldugu degere kavusmasina müsaade edilmeyen ancak mevcut mesru yönetimin is basina gelmesiyle degeri hizla artan Tekstil Kent Yapi Kooperatifi, bugünlerde büyük bir komplo ile karsi karsiyadir.
Yönetimini Is Göremez Hale Getirmek Istiyorlar
Amiyane tabirle kelepir mal kaldirmaya alisik bazi mahfiller ve bunlarla birlikte hareket eden paralel yapi sevdalilari korsan bir yönetim kurmuslar ve Kooperatifimizin mesru yönetimini is göremez hale getirmek için akla ve insafa sigmayacak isler içine girmislerdir. Bu kooperatif darbecileri, bu sürece baslarken hukuka ve her türlü usule aykiri bir sekilde bir yönetim kurulu karar defterine noter onayi almislardir. ITO bünyesinde yer alan Istanbul Ticaret Sicil Müdürlügü’nün (bilerek veya bilmeyerek) büyük bir ihmal ile bu deftere göre islem yaparak sahte evrak ve belgelere dayali hükümsüz bir tescil belgesi vermesiyle birlikte de korsan yönetimin kurulusu tamamlanmistir.
Bir paragrafta ifade edildigi için basit bir hatadan ibaretmis gibi düsünülebilecek bu hukuksuz süreç ve süreçte yer alan aktörlerin hareket ve hareketsizlikleri incelendiginde, tüm sagduyu sahiplerini sasirtacak unsurlar ortaya çikmaktadir.
Öncelikle ifade edilmelidir ki, ITO ve Istanbul Ticaret Sicil Müdürlügü kayitlarinda da bulunan, Kooperatifimiz Ana Sözlesmesinin 45. Maddesine göre üç yönetim kurul toplantisina üst üste mazeretsiz olarak katilmayan yönetim kurul üyesinin çekilmis sayilacagi amir hükümdür. Bu hükmü egip bükmemiz ya da yok saymamiz mümkün degildir.
Bu amir hüküm geregi, birçok toplantiya katilmadiklari için çekilmis sayilan 4 üyenin yerine yine Ana Sözlesmemizin ilgili maddeleri geregi Denetim Kurulu tarafindan 4 yedek üye çagrilmis ve asil yönetim kurul üyesi olarak göreve baslamistir. Çekilmis sayilan üyelere de sözlü ve yazili olarak üyeliklerinin düsmüs oldugu teblig edilmistir. Izlemek mecburiyetinde oldugumuz ve takip ettigimiz kukuki prosedür bu kadar nettir.
“ITO’da Usulsüzce Ve Hukuka Aykiri Tasdik Yapilmistir”
Tekstil Kent yönetim kurulu Baskani Nuri Karaduman paralel yapi sevdalilari, mahfillerle devreye girerek yönetimi ele geçirmeye çalisiyorlar diyerek konusmasina söyle devam etti. “Ancak paralel yapi sevdalilari ile gizli mahfiller devreye girerek; üyelikten çekilmis sayilan 4 kisi ile birlikte hareket eden yönetimdeki 3 kisi bir araya gelerek sahte ve usulsüz defter, evrak ve belge tanzim ederek yok hükmünde olan bir korsan yönetim olusturmuslardir. Bu süreçte noterlik gibi isi tamamen dikkatle belge incelemeye ve tasdiklemeye dayali bir kurumu bile -nasil olduysa- aldatmayi ve açik hukuk hükümlerine aykiri islem yaptirmayi basarmislardir. Bu yok hükmünde olan kisiler bu sahte evraklara istinaden usulsüz ve yasaya aykiri bir sekilde bu durumu ITO bünyesinde bulunan Istanbul Ticaret Sicil Müdürlügü nezdinde usulsüz ve hukuka aykiri bir sekilde tescil ettirmislerdir.
Halbuki kooperatifimiz Ana Sözlesmesinin 50. Maddesinin açik hükmüne göre yönetim kurulunda sadece imza yetkisi olan üyelerin ( murahhas azalarin) degisikligi halinde sicile tescil gerekmektedir. Ana sözlesmemizi kayitlarinda bulunduran Istanbul Ticaret Sicil Müdürlügü görevlilerinin bunu dikkate almadan tescil yapmalari birçok soru isaretini beraberinde getirmektedir.
Bu durumun mevcut mesru yönetimimiz tarafindan ögrenilmesi üzerine iyi niyetle hareket edilmis ve hadise basit bir usulsüzlük olarak degerlendirilerek ITO ile ITO bünyesinde yer alan Istanbul Ticaret Sicil Müdürlügünün sirali olarak üst yönetimine kadar bütün yetkililer ile bizzat görüsülmek sureti ile bu durum anlatilmistir.
Yapilan görüsmelerde yetkililer hatalarini kabul etmisler ve “Bu dikkatimizden kaçmis bu nedenle siz ana sözlesmenize göre bu durumu anlatarak ve gerekli belgeleri ekleyerek bir dilekçe ile hem geçici tescil talebinde bulunun hem de bu yok hükmündeki yolsuz tescilin terkinini talep edin.” seklinde yol göstererek bu yolsuz ve yanlis tescili nasil bir gün içinde sonuçlandirmislarsa bizim taleplerimizi de bir gün içinde sonuçlandiracaklarini ifade etmislerdir.
Sicil yetkilileri de bize “Sizler de bu geçici tescil ile kooperatifin tikanmasinin önüne geçin ve gerekli yasal islemi yapin” beyaninda bulunmuslardir. Bunun üzerine mesru kooperatif yönetimi olarak mevcut bilgi ve belgeler ile çekilmis sayilan üyelerin yerine seçilen dört yeni üyenin de aralarinda bulundugu mesru ve yasal 11 kisilik yönetim kurul üyesinin ve yeni imza yetki dagiliminin geçici tescili ile hukuksuz tescillerin terkini talebimize iliskin bütün evraklar 3 Nisan 2015 Cuma günü Ticaret Sicil Müdürlügü’ne sunulmustur.
Sikintinin Ulastigi Dehsete Düsürücü Boyut da Bu Andan Itibaren Daha Belirgin Bir Sekilde Anlasilmaya Baslanmistir.
Söyle ki; kooperatif darbecilerinin yolsuz tescil taleplerinin ayni gün alinip neticelendirildigi bir ortamda, mesru yönetimin elindeki usulüne uygun belge ve kararlari sunup geçici tescil ve yolsuz tescilin terkinini talep etmesi karsisinda; nedense birden bire sicil müdürlügü incelemesi agirlasmistir ve ne yazik ki üzerinden bir hafta geçmesine ragmen halen neticelenmemistir. Meseleyi anlamak üzere yaptigimiz sifahi görüsmelerde baska konular önümüze getirilerek Bakanliktan görüs sorulacagi söylenmistir.
Bu arada elindeki sahte belgelerle evrak tanzim ederek kendisini bir gün içinde tescil ettirmeyi basaran yok hükmündeki korsan yönetim istedikçe Ticaret Sicil Müdürlügünden (Perpa Subesi üzerinden islem yapmak sureti ile) evrak verilmeye devam etmistir. Halbuki vahim gerçek ve taleplerle kendilerinden bir takim taleplerde bulundugumuz Ticaret Sicil Müdürlügünün bizim geçici tescil ve terkin talebimiz eldeki belgeler incelenip neticelendirilene kadar yönetim kurulu ile ilgili olarak kimseye baskaca kurumlar nezdinde islem yapmaya dayanak teskil edecek bir evrak vermemesi gerekirdi. Ayrica buradaki usulsüzlük ve sahteciligi tespit etmeye gayret gösterip bunu ivedilikle Cumhuriyet Bassavciligina ve mahkemelere aksettirmesi gerekirdi.
Fakat bu basin duyurusunu yaptigimiz an itibariyle dahi, Ticaret Sicil Müdürlügü yetkilileri agir hareket etmeye devam etmektedirler.
9 Mayis 2015 Tarihinde Olaganüstü Seçimli Mali Genel Kurul Yapilacak
Gelismelerin mevcut mesru yönetim tarafindan Denetim Kurulu’na iletilmesi ve korsan yönetimin de çesitli talep ve sorularla degisik zamanlarda Denetim Kurulu ile irtibata geçmesi üzerine, Denetim Kurulu, kooperatif ortaklarinin menfaatlerinin zarar görmesini önlemek amaciyla bu sürece müdahale etmis ve muhtemel yargilama sürecinin uzun sürebilecegini düsünerek 1163 sayili Kooperatifler Kanunu ve Ana Sözlesmemizin 54. Maddesine istinaden 9 Mayis 2015 tarihinde olaganüstü seçimli mali genel kurul toplanmasi karari almistir. Bu toplantiya iliskin çagri kagitlari tüm üyelerimize süresinde gönderilmistir.
Ayrica Yönetim Kurulumuz kooperatif kaynaklarinin çar çur olmamasi için ilgili banka ve resmi kurumlara (Kaymakamlik, Belediye Baskanligi, Tapu Sicil Müdürlügü, v.s.) yazi göndererek bu durumdan kendilerini haberdar etmistir. Mevcut yönetim olarak bizler Denetim Kurulunun bu kararina saygi duyuyoruz zira bu sekilde Kooperatifin asil sahipleri olan üyelerimizin meseleyi kalici olarak çözüme kavusturma ve iradelerini ortaya koyma imkani olacaktir.
Genel kurul karari alan Denetim Kurulu bütün hazirliklarini yapmis ve Bakanlik Temsilcisi görevlendirilmesi için Istanbul Çevre Sehircilik ve Il Müdürlügüne basvurmustur. Burada da ikinci engel önümüze çikmistir.
Söyle ki; Çevre Sehircilik Müdürlügündeki ilgililer, “Niçin Denetim Kurulu karariyla genel kurul yapiyorsunuz? Bunu yönetim istesin. Biz hukukçu degiliz, yasadan anlamayiz. Kagit üzerinde mevcut bir yönetim varken Denetim Kurulunun böyle bir karar almasini dogru bulmuyoruz. Gerekçenizi eklemek sureti ile bize dilekçenizi getirin.” seklinde bir beyanda bulunmuslardir.
Denetim Kurulu üyeleri ise kendilerinin Kanun ve Ana Sözlesme’den kaynaklanan yetkilerini kullandiklarini ve bunun takdirinin kendilerine ait oldugunu, bununla ilgili hesabi genel kurula vereceklerini ifade ettikten sonra yine de yarin bir ek dilekçe ile gerekçemizi bildiririz diyerek müracaatlarini yogun israrlar sonrasinda da olsa yapmislardir. Ertesi gün ikinci bir dilekçe ile gerekçelerini götüren Denetim Kurulu asil üyeleri ise burada yeni bir durum ile karsilasmislardir ki akla mantiga sigmasi mümkün degildir. Denetim Kurulunun yetkisini sorgulayan ve bu yetkisini niçin kullandigini soran Çevre Sehircilik Il Müdürlügü yetkilileri, korsan yönetimin müracaatini hemen kabul etmis ve Haziranda seçimsiz bir genel kurul toplantisi yapilmasinin daha dogru olacagini söylemistir. Yani görünmez el burada da devreye girerek mayis ayinda bir seçim yapilarak kooperatifimizin önündeki tikanikligin bir an evvel kaldirilmasini istememektedir.
Sahte Belgelerle Kendisinin Yetkili Oldugunu Iddia Eden Korsan
Bize verdikleri görevi namus bildigimiz degerli üyelerimiz ve tüm kamuoyu ile paylasmak istedigimiz sudur: Bu durum bizi yildiramaz! Bizler mesru ve yasal yönetim olarak yukarida bahsettigimiz kuruluslar ve ilgilileri hakkinda idari, cezai, mali ve hukuki haklarimizi kararlilikla kullanacagiz. Bu çerçevede bir çok basvuru halihazirda yapilmistir. Hakli oldugumuz bir süreçte asla geri adim atmayi düsünmüyoruz. Biz çig süt içmedik ki karnimiz agrisin!
Sahte belgelerle kendisinin yetkili oldugunu iddia eden korsan yönetim ve bunu yönlendiren üst akil bu isleri çok iyi bilmektedir. Bu darbecilerin kooperatif yönetimini üstlenebilmesinin tek yolu Ticaret Mahkemesi nezdinde talepte bulunmaktir. Kendilerine ve ellerindeki belgelerin sihhatine güveniyorlarsa, Türkiye’de adaletin aranacagi adres bellidir. Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri yerinde ve görevinin basindadir. Gitsinler talihlerini orada denesinler! Ancak bunlar adalet arayisinda degil menfaat kovalamacasin da kimselerdir. Böyle bir talepte bulunmalari halinde ellerinde 2 haftalik bir geçmisi bulunan sahtecilikle olusturulmus bir karar defterinden baska bir belge ve delil bulunmadigi için, sahteciliklerinin ortaya çikarak çok kisa bir süre içinde kendilerini ceza evinde bulacaklarini zira yaptiklari hukuksuzluklarin saklanamayacak kadar asikar oldugunu çok iyi bilmektedirler. Bu nedenle mahkemeye gitmek yerine saga sola yazi yazarak bilgi kirliligi olusturmaya ve islerini yürütecekleri puslu bir hava yakalamaya gayret göstermektedirler!
Bizler görevinin basinda olan mesru Tekstil Kent yönetimi olarak bu süreçte hukuki bütün islemleri yaptigimizi ve yapmaya devam edecegimizi; hukuksuzluklarin takipçisi olarak mücadelemizden asla vazgeçmeyecegimizi, saygi ile kamuoyuna duyururuz.
