KONGRELER, KADINLAR GÜNÜ VE MECLIS-I ESENLER
8 Mart Dünya Emekçi Kadinlar Günü ile çakisan Esenler Belediye Meclisi Mart ayi ikinci bilesiminde ‘kadinlar’ sadece meclis baskaninin sarfi nazari üstünkörü birkaç cümle ile animsandi. Raporlar hakkinda söz alan belediye meclis üyeleri de bu konuda tek kelime etmediler. Bilesime uzun aradan sonra katilan tek belediye meclisi üyesi de bu anlamli günde söz almayarak iki üç yildir süren suskunluk orucunu bozamadi.
Meclisin çektigi bu gün itibariyla mazi olan eski siyah beyaz fotograflara kadinlarimizin gözyaslari da eklenmis oldu böylece. Kadinlarin kusatilmis hayaller zindaninda yasamaya mahkûmiyetlerinin sürecegi de meclis baskanlarindan birinin deyimiyle ‘yüce meclis’te sekiz martta tescillendi.
Kongreler mevsiminin hüküm sürdügü su günlerde; Tekliflerin olmadigi, raporlarin hizla geçtigi son ana kadar gündemi bile olmayan bir belediye meclisi günlügü tuttuk. Anilar ocagindan firariyiz diye gerçekleri görmezden gelecek degiliz. Etnik, dinsel, mezhepsel ve cinsel kimlik kisinin serefidir, devletinde iftiharidir, intihari degil. O nedenle meclis tutanaklarina da geçen çivi yazisi ile yazilmis, bir anda bos bulunulup söylenmis, itina ile tutulmus çeteleler asildi aklimizin duvarina. Pes pese siralasan çig adamin pismis asi olmaz sözünü haklar nitelikte incilerdi her biri. Yerinde yeller esti, ateskes meclisinin. Sonra Ateskes saglamanin yollarina güller dökülse de hep kos aradim geçilecek gibi mezarliklar.
Bir meclis üyesinin deyimiyle ‘kelaynak cevaplar’in kel alaka sorularla kol kola girdigi bir meclis birlesimi yasandi ve altyapi birlesimleri yine uyudu. Meclise indirilen yetki taleplerinin de bir türlü nihayetlenmedigi meclisin uyarina geldi. Miktari tam belirlenmemis, süresi meçhul yardimlar konu edildi bu bilesimde de rapor rapor. Gündem dosyasindaki bir raporda bosluga ne doldurulacak ne yazilacak sorularina; ‘kanunun bizi ilgilendirmeyen kismini nokta nokta olarak geçtik’ oluverdi komisyon yetkilisinin cevabi. Ayrica ekleme yapildi, komisyon tarafindan; ‘gerekli ve gereksiz bir sürü açiklama yaptim’ cümlesiyle yeterlilik verildi. Meclis baskani araya giriverdi ortalik hararetlenince bir anda; ‘daha spesifik seyler anlatirsaniz’ iyi olura getirdi tartismalari. Hiz kesmeyip devamla, ‘meclis baskani olarak mütevazilik göstermeyecegim’ sözlerini de sakinmadi duyandan duymayandan.
‘Esenler’in manevi anlamda kalkinmaya ihtiyaci vardir’ seklinde noktayi koydu, bir rapor görüsülürken ilgili komisyon yetkilisi. ‘Bu ülke bir vakif medeniyetidir’ vurgusu yaparak muhalefetin elestirilerine karsi durus sergiledi komisyon. ‘Vakif medeniyeti açiga, kaçaga, akara kokara göz yummak midir’a baglayiverdiler yelkenliyi muhalifler. ‘Kaçak yapilanmalarin resmilestirilmesi midir vakifçilik’ açilimini sundu bir üye. ‘Kendinizi yalanliyorsunuz’ serzenisleri, ‘bina kaçaksa lejantinin degismesi mi gerekir’ savunulari arasinda bocalayan bir Meclis-i Esenler.
Kissadan hisse sonuçta bir bölü bes binliklere uyduruluyor Esenler parça parça. Ancak ‘çok fazla düzeltme yok, düzenlemeler ve düzeltmeler bir bölü binliklere islenecek ve yakinda meclise inecek’ denmesine karsin komisyon hayli agirdan aliyor meseleyi. Ve Ilçenin göbegindeki dört yüz metrekarelik parsanin bereketi ise Halil Ibrahim sofrasina kaliverdi yesillikler arasinda.
Kongreler mevsiminin hâkimiyetinde geçen su günlerde; Esenler’in meclisi gösterdi egriyi dogruyu. Çikis yolu bilimsel ve birimsel olmadikça daha çok izleriz bu sahneleri. Zaten iyi biliyoruz geceleri yanar söner, yanardöner bir yildiz ve yoldas tutkusundandir tüm aldanislar. Hiçbir mevkide gözümüz yok, göz dikmeyiz harcimiz olmayana ama ayin aydinlik yüzü soldugunda duramiyoruz vesselam. Meclis-i Esenler’i izlerken aklimizda kongresel bin bir soru, aysiz gecelerde bir bakarsin usta eli deger geceye diye düsündük, durduk.
Çünkü kapatmisiz “denizkizlarina” dünyamizi, “denize” sevdamiz sürsün diye…