Bugün, 24 Kasım 2024 Pazar
Küçükçekmece’de 5 yasindaki bir kiz çocugu, kimligi henüz belirlenemeyen kisi ya da kisiler tarafindan cinsel istismara ugradi. Kapilarinin önünde baygin halde bulunan çocuk Kanuni Sultan Süleyman Hastanesine kaldirilarak tedavi altina alindi. Olayla ilgili sorusturmaya gizlilik karari getirilirken, mahalle halki önceki gün geceden beri protesto eylemlerine devam ediyor.
Dün, Mahalle sakinleri ve kadin komisyonlari konuya iliskin Küçükçekmece Kanarya Karakolu önünde toplanarak bir basin açiklamasi, ardindan yürüyüs gerçeklestirdi. Ilk sözü HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioglu aldi. Kerestecioglu, çocugun su anda hastanede oldugunu ve saglik durumunun iyi oldugunu söyledi. Çocugun gün içerisinde evine dönebilecegini aktaran Kerestecioglu, bilgi kirliliginin olmamasi konusunda hassas davranilmasi gerektigine dikkat çekti.
Kerestecioglu, sözlerini söyle sürdürdü: “Siyasetin de çocukla ilgisi var çünkü çocuk siyaseti diye bir sey var. Ensar olayindan itibaren mecliste kurulan çocuk haklari komisyonunda yer aldim. Üç aylik geçici komisyondu. Dört ay sonra o komisyon kalkti. Türkiye’de taciz, tecavüz, istismar bitti mi? Hayir. TBMM’de daimi çocuk haklari komisyonu kurulsun dedik. Bugün bir evladimizin basina gelen baska bir bir gün baska birinin basina gelmesin diye ugrasiyoruz. Önemli olan yapilan suçun önlenmesidir. Bunu çocuklara yasatmamak önemli olan. Bu suçun faili gereken cezayi alacak.”
Basin açiklamasina katilan Nar Kadin Dayanismasi ise, “Bu olay çocuk istismari yasasini getirmeye çalisanlarin, Ensar vakasinda “Bir kereden bir sey olmaz” diyenlerin ürünüdür. Çocuklarin hayallerini ve gelecegini çalanlar bu olayin esas sorumlusudur. Yasananlar Ensar’da Aladag’da yasanan karanligin, sonuçsuz kalmasidir.”
Konu ile ilgili BirGün’e konusan Türk Psikologlar Dernegi yönetim kurulu üyesi, Uzman psikolog Özge Sahin konuya iliskin özetle sunlari söyledi:
“Biz uzmanlar olarak biliyoruz ki önleyici ve koruyucu mekanizmalar esastir. Olay ortaya çikmadan, çocuklar siddete maruz kalmadan önce müdahale edebilmek oldukça önemli. Bu baglamda her seyden önce uzmanlar, yasa yapicilar, ögretmenler, aileler olarak yapmamiz gereken ilk sey sanirim çocuga karsi siddetin varligini kabul etmekle baslayacak. Bu nedenle alana iliskin farkindalik çalismalari yapilmalidir. Çocuga yönelik siddet türlerinden biri olan cinsel istismar kisa ve veya uzun vadede çocugun fiziksel, psikolojik, bilissel ve sosyal gelisimini etkileme potansiyeline sahiptir ve bu durumdan siddete maruz birakilan çocuk kadar çocugun ailesi, arkadaslari, tanidiklari ve en nihayetinde toplum da etkilenmektedir”
“Yillardir hem ülkemizde hem de yurtdisindaki alan uygulamalar ve bilimsel arastirmalar istismarin ortaya çikmasina zemin hazirlayabilecek birçok risk faktörü belirlemislerdir. Bu risk faktörlerini fark etmek ve siddet olayi ortaya çikmadan önce erken uyari sistemini devreye sokmakta yarar vardir. Her çocuk yasina uygun olarak ailesinde ve okulda cinsel egitim almalidir. Çocugun üstün yararini temel alan bir çocuk politikasi olusturulmadigi, çocuklar bir birey olarak görülmedigi, toplumsal cinsiyet esitsizligi ve siddet hayatin her alaninda kendini gösterdigi sürece çocuga karsi siddet devam edecektir. Bu nedenle toplumun tüm kesimlerinin konuya iliskin farkindaliklarinin artmasi ve ortak mücadele edilmesi gerekmektedir.”
5 yasindaki bir çocugun cinsel saldiriya maruz kalmasini Taksim Meydani’nda oturma eylemi yaparak protesto eden Yasemin Babat Kayan isimli kadin, Taksim’de eylemin yasak olmasi gerekçesiyle gözaltina alindi. Beyoglu Polis Merkezi’ne götürülen Kayan, ifadesi alindiktan sonra serbest birakildi.
