CHP’de parti içi muhalefetle genel merkez yönetimi arasinda süren restlesmeyle gidilen 16. ve 17. olaganüstü kurultaylara Kiliçdaroglu`nun liderligi ve partinin yeni amaci damga vurdu.
Muhaliflerin katilmadigi kurultayda Kemal Kiliçdaroglu tam destek aldi. Kurultayda onaylanan 47 maddelik tüzük degisikliginde ise amaç bölümünde öncelik ‘ülkenin güvenligi’ yerine ‘insan haklari ve hukukun üstünlügü’ ilkesine verildi. Ayrica partinin ‘demokratik sol’ karakterinin alti da çizildi.
KILIÇDAROGLU`NUN AÇILIS KONUSMASI BIR SAAT SÜRDÜ
Kiliçdaroglu 1 saat süren Kurultay konusmasinda agirlikla hükümete yüklendi. AK Parti’nin postmodern diktatörlük özleminde bir parti oldugunu, “her kararin bir insanin iki dudagi arasinda alindigini” kaydeden Kiliçdaroglu, “Demokrasiyi hayati boyunca bir küfür rejimi olarak görenden demokrasi beklenebilir mi? ‘Eski gömlegimi çikardim demokrasi gömlegimi giydim’ diyor; buradan sesleniyorum, demokrasi bir devletin kiyafeti, giysisi degil ruhudur” dedi. Türkiye’de düsünmenin özgürlügünün olmadigini, insanlarin düsünmekten, düsüncelerini dile getirmekten korktugunu kaydeden Kiliçdaroglu, “Düsün ama benim gibi, konus ama benim gibi konus diyorlar. Medya korosunun reklamlariyla bu ülkede demokrasi oldugu söyleniyor. Türkiye gerçeklerin insafsizca karartildigi bir ülkedir” diye konustu. Kiliçdaroglu, üniversite gençliginin yumurta attigi, konser bileti sattigi, Deniz Gezmis’i andigi için, Eksi Sözlük’te üniversite yönetimini elestirdigi için cezaevine konuldugunu animsatti.
‘Bunlar 12 Eylül ürünüdür
CHP lideri Kiliçdaroglu, Basbakan Recep Tayyip Erdogan’in açiklamalarinda bölücülük yaptigini savunarak, söyle dedi: “Demeçlerine baktiginizda saldirganlik, nefter, intikam görürsünüz. Kendisiyle barisik olmayan birisi ülkeyle, halkiyla barisik olabilir mi? Bütün bu söylemlerinin temelinde bölücülük yatiyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük bölücüsü Recep Tayyip Erdogan’dir. Ya tarihten toplumu bölüyor, veya Alevi-Sünni deyip oradan toplumu bölmeye çalisiyor veya Türk-Kürt deyip oradan fay hatlarini dinamitlemek veya dindar-dindar olmayan ayrimi yaparak toplumu bölmek ister. Erdogan artik bu ülke için sorun haline gelmistir. Bu ülkeye barisi, demokrasiyi, özgürlügü getiremez; çünkü, barisi ve demokrasiyi getirebilmesi için yüreginde insan sevgisi ve insan haklarina saygi olmalidir. Bunlar 12 Eylül ürünüdür; arkalarinda babalari Kenan Evren var.”
Yeni tüzükte dikkat çeken maddeler
En tartismali madde olan MYK karariyla üyelik yeniden düzenlendi. Baska parti mensubu veya bagimsiz olarak TBMM üyeligi ile belediye baskanligi yapmis ve yapmakta olanlarin; sendikalar, meslek odalari vb. basta olmak üzere, sivil toplum örgütlerinin üst düzey yöneticileri; ülkeye önemli bilimsel, siyasal, kültürel ve sportif hizmeti geçenler, genel baskanin önerisi ve MYK karariyla üye olabilecek.
Il yönetim kurulu, nüfusu 1 milyona kadar olan illerde il baskani ile 20 üyeden, nüfusu 1 milyon ile 2 milyon arasinda olan illerde 24 üyeden, 2-4 milyon arasindaki illerde 30 üyeden, nüfusu 10 milyonu asan illerde ise 40 üyeden olusacak.
PM üye sayisi 80’den 60’a inerken MYK, yine genel baskan tarafindan belirlenecek. Muhalifler, MYK’nin PM tarafindan belirlenmesini istiyordu.
Olaganüstü kurultay istekleriyle ilgili olarak “Birden fazla çagrinin bulunmasi halinde, genel baskan bu çagrilari birlestirebilir” düzenlemesi eklendi. Ancak birlestirilen kurultayda tüm gündemler ayri ayri görüsülecek.
Kurultayda organ seçimlerinde kural çarsaf liste olacak. Ancak delegelerin onda birinin önerisi ve kurultaya katilan üyelerin salt çogunluguyla blok liste ile seçim yapilabilecek. Genel baskan adayligi için delege tam sayisinin en az yüzde 10’unun önerisi yeterli olacak. Muhaliflerin talebi karsilanmis oldu.
Hazine yardiminin yüzde 40’inin zorunlu harcamalar, seçmen sayisi, alinan oylar ve merkezi bütçe durumu göz önünde bulundurularak il ve ilçe örgütlerine gönderilmesi eklendi. Böylece muhaliflerin istegi kabul edilmis oldu.
Amaçta da 1 numara degisti
ESKI TÜZÜK
CHP’nin amaci; ülkenin güvenligini ve bütünlügünü, ulusal birligi, ekonomik ve siyasal bagimsizligi, yurtta ve dünyada barisi koruyup; güçlendirmektir.
YENI TÜZÜK
CHP’nin amaci; insan haklarina ve hukukun üstünlügüne; laik, çagdas, katilimci ve çogulcu demokrasiye dayanan hakça bir düzen olusturmaktir.
Gezmis, Göktepe, Lokumcu fotograflari asildi
ATATÜRK’TEN DENIZ GEZMIS’E: Kurultay’da salon düzeni begeni toplarken, salonun kürsü kisminin arkasina Atatürk’ün gögsünde CHP rozeti tasiyan fotografi ile CHP lideri Kemal Kiliçdaroglu’nun kravatsiz fotografi asildi. Salonda bunlarin disinda sadece 68 Kusagi’nin devrimci gençlik liderlerinden Deniz Gezmis ve ESENLER CHP Degisim meclisinin astigi Hopa’da polis copuyla öldürülen Metin Lokumcu’nun fotografinin yer almasi da dikkat çekti.
Salonda sik sik Zülfü Livaneli, Edip Akbayram, Cem Karaca ve Selda Bagcan’in sarkilari çaldi.
SILIVRI’DEN SELAM VAR: Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Mustafa Balbay ile Mehmet Haberal’in mesajlari partililerce alkislandi.
Baykal kurultaya katilmadi
Deniz Baykal ‘Telefonlarim açik’ dedigi Kiliçdaroglu’ndan yanit alamayinca 39 yildir damga vurdugu CHP kurultayinin bu kez disinda kaldi.
CHP’nin kurultaylarina son 39 yildir damgasini vuran Deniz Baykal dün yapilan kurultayina da bu sefer ‘katilmayarak’ damgasini vurdu. Simdiye kadar sadece 3 kurultaya katilmayan Baykal, son gece “Telefonlarim açik” diyerek CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu’ndan telefon bekledi. Ancak o telefon gelmeyince de kurultaya katilmadi.
Aktif siyasete 1973’te milletvekili seçilerek baslayan Baykal, CHP’de parti meclisi ve merkez yürütme kurulu üyeliklerinde, genel sekreter yardimciligi ve genel sekreterlik görevlerinde bulundu. 12 Eylül darbesi sonrasinda aktif siyasete ara veren Baykal, ardindan SHP ile yeniden döndü. 9 Eylül 1992’de toplanan CHP kurultayinda ise Genel Baskanliga seçildi. 18 Nisan 1999 seçimlerinde CHP ve Baykal parlemento disinda kaldi. 22 Nisan 1999 seçimi sonrasi istifa eden Baykal, 30 Eylül 2000’deki CHP kurultayinda üçüncü kez Genel Baskani oldu. Baykal, 10 Mayis 2010’da özel yasamina iliskin kasetlerin internette yayimlanmasinin ardindan görevden istifa etti. Kiliçdaroglu’nun aday olmasi üzerine 22 Mayis 2010’da toplanan kurultaya da katilmadi.
Kiliçdaroglu, Baykal’i telefonla arayarak dünkü kurultaya davet etti. Ancak, Baykal kurultaya katilmak için “yerel seçimlerle ilgili ön seçim düzenlemesi ve 80 kisilik Parti Meclisi’nin 60 kisiye indirilmesinin yürürlük tarihinin 1 Mart’a alinmasi” gibi sartlar öne sürdü. Ve ‘telefonlarim açik’ diyerek Kiliçdaroglu’na süre verdi. Ancak bekledigi telefon gelmedi ve Baykal kurultayi televizyondan izledi.
biz ev sahibiyiz onlar misafir
Muhaliflerin basini çektigi Önder Sav, Atalay Otel’den CHP yönetimine sert çikti. CHP’den ayrilmayacaklari mesajini veren Sav, “Yagma yok biz ev sahibiyiz onlar misafir, evimizin düzenini korumaya çalisiriz, bizi ötekilestirmesine izin vermeyiz, sel gider kum kalir, kimin sel kimin kum olacagini zaman gösterir” dedi. Muhalifler bugün yapilacak 17. Olaganüstü Kurultay’a ise katilmayacak. Savcilar, dün önce Anitkabir’i ziyaret edip ardindan degerlendirme yapmayi planladi. Ancak, son anda Anitkabir iptal edildi. Sav, kurultayda 583 imza toplanabildigini anlatarak, “Genel Baskanin gecikmesi bunun kanitidir” dedi. Sav, “CHP’de ayak oyunlari ile ’ben yaptim oldu’ mantigi ile kisa bir sürede hedefe vardiginizi sanirsiniz. Ama zaman gelir o silahi kullananlar, tipki bumerang gibi o silahla vurulur. 583 imzaya ragmen divan baskani ‘948 kisi imzaladi’ diyor” dedi. “Hukuki süreç olacak mi” sorusunu Sav, “Olabilir” diye yanitladi. Sav, “Bu partide baska partilerde yer alip da bir günde CHP’li olanlar devrimci olacak ben statükocu öyle mi? Yaziklar olsun, bunu söyleyenlere. Bunu reddederiz” dedi.
Gök engellemelere ragmen hem itirazlarini hemde dilekçesini divana ulastirdi
Muhalif isimlerden Isa Gök tüm engellemelere ve iki kez salondan atilmasina ragmen hem itirazlarini dile getirdi hem de dilekçesini divana ulastirdi.
CHP’nin ‘Demokrasi söleni’ olarak adlandirdigi kurultayda en büyük gerginlik parti içi muhalefet cephesinde yer alan Mersin Milletvekili Isa Gök’ün itirazlarinda yasandi.
Deniz Baykal ve Önder Sav gibi muhalefetin liderleri kurultaya gelmezken, Gök engellemelere, yaka paça disari atilmasina ragmen hem itirazlarini dile getirdi hem de buna dair dilekçesini divana ulastirdi. CHP lideri Kiliçdaroglu, yeterli katilim oldugunu belirterek kongreyi baslatti ve Adnan Keskin’i Divan Baskanligi için aday gösterdi. Yapilan oylama sonucu Keskin, Divan Baskani seçildi. Keskin’in kürsüye çikmasinin ardindan Mersin Milletvekili Isa Gök, kurultay öncesinde hazirlanip basildigi anlasilan “Hazirunda yeterli imza yoktur” konulu dilekçesiyle kürsüye yakin bir yerden salona girmeye çalisti. Tribünlerin bunu fark etmesiyle de arbede basladi. Kürsünün oldugu platforma çikmak isteyen Gök, yaka paça atildi. Daha sonra “yuh” sesleri arasinda yeniden salona gelen Gök, kürsünün önüne geçerek itirazlarini sürdürdü.
Gök’ün usul tartismasi talebi, Keskin tarafindan reddedildi. Ayni dakikalarda Önder Sav’in çagrisiyla Anitkabir’e gidecegi söylenen delegelerin Anitkabir’e gitmedigi haberi salonda yayilmaya basladi.
Kiliçdaroglu ; Kimsenin kurultayin huzurunu bozmaya hakki da, yetkisi de yok.
Divan Baskani deneyimli CHP’li siyasetçi Adnan Keskin’in salona yaptigi “Bu kurultayda bütün CHP’lilerin yeri vardir” çagrilari sayesinde Gök salonda kaldigi halde tepkiler dindi. Ancak Gök’ün Kiliçdaroglu konusurken kürsünün karsisinda durup israrci davranmasi tansiyonu daha da yükseltti.
Bu sirada kürsüde konusma yapmayi bekleyen Kiliçdaroglu da “Kimsenin kurultayin huzurunu bozmaya hakki da, yetkisi de yok. Iste tüzük, seçim diyorsaniz onu da yapacagiz. Gücünü halktan almayan hiçbir güç basarili olamaz” diyerek çikisarak daha önce “Onlar muhalif degil, CHP’lidir” dedigi rakiplerini dogrudan hedef aldi. Gök, bir süre daha kürsünün önünde durduktan sonra atilan pet sise ve bayrak sopalari esliginde salonu terk etmek zorunda kaldi. Gök salondan çikarilirken korumalarin müdahalelerinden ve atilan pet siselerden rahatsiz olan Kiliçdaroglu, korumalara ve partililere, “Beni CHP’lilerden koruma gibi bir göreviniz yok” diye seslendi. Tüm yasananlara ragmen Gök’ün itirazlarinin yer aldigi önerge divana ulasti. Gök, kurultayin delegelerin üçte ikisine denk gelen 840 imza ile toplanabilecegini belirtirken, bu sayiya ulasilmadigini öne sürdü. Gök’ün dilekçesini okuyan Keskin, imza sayisinin 948 oldugunu belirterek önergeyi isleme almadi.
muhalif kurultay da yapildi
CHP’de muhaliflerin tüzük kurultayi toplandi. Ahmet Taner Kislali Spor Salonu’nda, gündemini muhaliflerin belirledigi kurultayda, tüzügün dokuz maddesine iliskin degisiklikler ele alindi ve ekseriyetle reddedildi.
CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, dün aksam 16. Olaganüstü Kurultay çalismasinin ardindan yaptigi tesekkür konusmasinda bütün delegelerin bugünkü kurultaya gelmesini isteyerek “Gidecegiz, beraber gidecegiz. Hiçbir provokasyona yol açmadan, açanlar olursa da sessizligimizi koruyarak dinleyecegiz ve o kurultayi da bitirecegiz” demisti. Divan Baskani Adnan Keskin de delegelerin muhalefetin gündemiyle toplanacak kurultaya katilmalari gerektigini vurguladi. delegelerin tüm bu denilenlere uydugu gözlemlendi. ve en uzun iki gün sona erdi...