Mahkemeler kisla, yargiçlar komutan degildir

Silivri’de görülen ‘KCK Istanbul Ana Davasi’nda dün askerler tarafindan darp edilerek mahkeme salonundan çikarilan avukatlar, bugünkü durusmada reddi hakim talebinde bulundu. Avukat Ercan Kanar, “Mahkemeler kisla, yargiçlar komutan, saniklar da er degildir” dedi. Mahkeme heyeti, kendisi hakkinda karar verek avukatlarin ‘reddi hakim’ talebini reddetti. Avukatlar mahkeme salonunu terk etti, tutuklular mahkemeye sirtini dönerek, karari alkislarla protesto etti.

124’ü tutuklu 205 Kürt siyasetçisinin yargilandigi ‘KCK Istanbul Ana Davasi’nin bugün 15. Agir Ceza Mahkemesi’nde devam eden durusmasina tutuklu saniklar, 11 tutuksuz sanik, avukatlar, BDP Istanbul Milletvekili Sebahat Tuncel ve çok sayida sanik yakini katildi. Dün görülen durusmada askerlerce disari çikarilan avukatlarin reddi hakim talebinin reddedilmesinin ardindan salonda hareketli dakikalar yasandi. Mahkeme heyeti saniklar ve avukatlar tarafindan protesto edildi.

‘MAHKEME HEYETI ÖN YARGILI VE HASMANE’

Dün askerlerin darp ederek mahkeme salonundan çikardigi avukatlar adina söz alan avukat Ercan Kanar, Mahkeme Baskani Ali Alçik, üye hakimler Kazim Kahyaoglu ve Alpaslan Uz hakkinda reddi hakim talebini iletti ve gerekçelerini siraladi. Kanar, yargilama basladigindan bu yana mahkeme heyetinin savunma makamini bir organ olarak görmedigini, islevsiz kilmaya çalistigini, tarafsizlik konumundan tamamen uzaklastigini, avukatlari askerlerin siddetiyle salondan attirdigini, aleniyet ilkesini sürekli ihlal ettigini söyledi. Mahkemenin sürekli önyargili ve hasimane tavirlar sergiledigini, dürüst yargilama hakkina uygun bir yargilama yapmadigini belirten Kanar, izliyicilerin salondan çikarilarak yargilamanin gizli yapilmaya çalisildigini ve bu nedenle de aleniyet ilkesinin çignendigini söyledi.

‘TALEPLER GEREKÇESIZ REDDEDILIYOR’

Avukatlarin tüm taleplerinin yargilama basindan bu yana gerekçesiz olarak reddedildigini, önyargili, ideolojik yaklasim sergilendigini söyleyen Kanar, Temmuz ayinda görülen birinci durusmayi da hatirlatarak avukatlarin arandigini, askerlerin sürekli avukatlara saldirdigini ve mahkeme heyeti tarafindan bunlarin engellenmedigini aktardi.

‘HUKUK TARIHINDE KARA BIR LEKE’

Mahkemenin aleniyet ilkesini ortadan kaldiran ara kararlar verdigini de vurgulayan Kanar, yargilama boyunca hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecek uygulamalar gerçeklestigini söyledi.

‘12 EYLÜLDE BILE ÖZEL TIM SALONA GIRMEDI’

Mahkeme heyetinin durusmanin basinda savunmalari sözlü degil yazili olarak alma kararinin da savunmayi ne kadar geçersiz gördügünü ortaya koydugunu belirten Kanar, “Mahkeme heyetik kati tahkik sistemi ve gizlilik yöntemi ile saniklar ve avukatlarin suskun hale getirildigi bir ortamda avukatsiz bir yargilama özlemi içinde olmustur. Müvekkil Aslan Isçioglu, hakaret içeren, mahkemenin düzenini bozacak bir fiilde bulunmamamis, Abdullah Öcalan ismi geçtigi için ideolojik önyargiyla engellenmistir. Avukat Ercan Kanar, savunma hakkinin kisitlanamayacagini belirtmis buna dahi tahammül edilmemistir” dedi. Kanar “Sizin talimatlariniz sonucu robocop ekipleri tarafindan salon isgal edilerek halkin hak arama özgürlügü, savunma hakki çembere alinmistir. 12 Eylül’de ölüm oruçlarinin oldugu dönemde bu tür seylere bir iki defa rastladik. Ama o zaman dahi özel timler salona girmedi” seklinde konustu.

‘TARAFSIZLIGINIZA INANCIMIZI YITIRDIK’

Yargilamanin temel ilkelerinin sürekli ihlal edildiginin altini çizen Kanar, “Mahkemeler kisla, ilkokul ya da ortaokul degil, yargiçlar da komutan ya da hükümdar degildir. Saniklar er ya da erbas degil, avukatlar ve savci arasinda ast üst iliskisi yoktur. Mahkeme heyetinin tarafsizligina olan inancimizi yitirdik. Red talebimiz yönünde nesnel karar verilmesini istiyoruz” seklinde konustu.

Kanar’in ardindan söz alarak taleplere iliskin mütalaasini veren savci Hüseyin Kaplan ise taleplerin yargilamayi uzatmak, iddianamenin okunmasini engelleme amaçli oldugunu söyleyerek, reddine karar verilmesini istedi.

HAKIM REDDI HAKIM TALEBINI REDDETTI

Verilen aradan sonra kararini açiklayan Mahkeme Baskani Ali Alçik, heyetin saniklara, avukatlar ve izleyicilere karsi yanli, tarafli olmadigini, aleniyet ilkelerini çignemedigini savunarak, “Mahkeme sürekli olmasi ve kesilmemesi için tüm engellemelere ragmen durusmaya sürdürdü” dedi. Reddi hakim talebini reddeden heyet, Istanbul 16. Agir Ceza Mahkemesi’ne basvurulabilecegini söyledi. Kendi heyetinin reddi konusunda karar veren mahkeme heyetine avukatlar tepki gösterdi. ÇHD Genel Baskani Avukat Selçuk Kozagaçli söz almak istedi, ancak mahkeme baskani izin vermeyerek iddianameyi okutmaya basladi. Bu sirada sesini yükselten Kozagaçli “Kendiniz hakkinda ara kararlar alarak mahkemeyi yürütmeye çalisiyorsunuz. Buna itiraz ediyoruz. Kendiniz hakkinda güzel fikirler yazin ara kararinizda” dedi. Daha sonra avukatlar salonu terk etti. Avukatlarin salonu terk etmesinin ardindan tutuklu ve tutuksuz yargilananlar, arkalarini mahkeme heyetine dönerek alkislarla protesto etti. Izleyiciler de alkislarla mahkeme heyetini protesto etti. Bunun üzerine durusmaya tekrar ara verildi.

IDDIANAME BOS SALONA OKUNDU

Aranin ardindan durusma avukatsiz ve izleyicisiz devam etti. Mahkeme heyetinin avukatlar olmadan iddianameyi okutmaya devam etmesi üzerine tutuklu saniklardan Erdal Avci söz isteyerek, “Bizim iddianame okunacagi zaman avukatlarimiza bir sey sorma sansimiz yok. Bunlar usule uygun mudur? Adil yargilama hakki uygulaniyor mu?” diye sordu. Mahkeme baskani iddianameyi okutmaya devam edince tutuklu ve tutuksuz saniklar yeniden arkalarini mahkeme heyetine döndü. Iddianame bu sekilde de okunmaya devam edince saniklar mahkemenin inadini alkislarla protesto etti. Bunun üzerine Mahkeme Baskani Ali Alçik, saniklarin disari çikartti. Salonda hakimler, savci, askerler ve itirafçi sanik disinda kimse kalmadi. Iddianame TRT spikeri tarafindan 750 kisilik bos salona okundu. Disarida ise mahkeme protesto edildi.

Yarin açik görüs oldugu için görülmeyecek olan durusmaya 4 Ekim`e devam edilecek.  (ISTANBUL)

‘SILIVRI EN ZALIM SIKIYÖNETIM MAHKEMELERI GIBI ANILACAK’

Durusma salonunu terkeden avukatlar mahkeme salonu önüne çikarak bir açiklama yapti. Burada konusan Avukat Filiz Kerestecioglu, mahkeme boyunca yasananlari anlatarak, “Avukatlar çembere alindi. Masa ve bilgisayarlar yerinden sökerek meslektaslarimiza jop, kalkan ve tekme ile fiziki müdahalede bulundular. Mahkeme heyeti müdafi salonda olmadan durusmaya devam edilemeyecegi ilkesini ihlal etti” dedi. Avukatlarin baroya basvurarak, HSYK, savcilik ve Adalet Bakanligi nezdinde gerekli girisimlerin yapilmasini ve mahkemede gözlemci bulundurulmasini istediklerini ve sorumlular hakkinda suç duyurusunda bulunduklarini aktaran Kerestecioglu, “Silivri tarihimizde, en zalim sikiyönetim mahkemeleri gibi anilacak” dedi.

BASBAKAN’A ÇAGRI: YARGIDAN ELINI ÇEK

Mahkeme heyetinin avukatsiz, izleyicisiz, saniksiz, basin olmadan yargilama yapmak istedigini vurgulayan Kerestecioglu, yargilama yapmak degil dogrudan dogruya ceza kesilmek istendigini söyledi. “O zaman alin bos koltuklarinizi kendi kendinize iddianamenizi okuyun. Size ‘yargi geregini yapsin’ denildiginde hemen geregini yapacaksaniz, savunma makamini, avukatlari ugrastirmayin gitsin. Bu yargi sistemi ve yargiçlara ‘artik yeter’ diyoruz. ‘Kürt kardeslerine’ seslenen Basbakan’a da sözümüz var: Kürt kardeslerinizin mühim bölümü cezaevlerinde bulunuyor. Yargi geregini yerine getiriyor. Yargidan elinizi çekin” dedi.

ÇHD Genel Baskani Selçuk Kozagaçli ise, “Mahkeme, talebimizi bir üst mahkemeye iletmek yerine kendisi karar verdi. Bu taraf oldugunun kanitidir. Kendisinden baskasi yürütsün istemiyor. Eziyet etme isteginden vazgeçmemistir” dedi.

HDK’DAN HUKUKSUZLUGA KARSI DUYARLILIK ÇAGRISI

Silivri’de mahkeme heyetinin avukatlara yönelik tutumunu kinayan Halklarin Demokratik Kongresi (HDK) Yürütme Kurulu da yaptigi açiklamada “Uygulamalari ve kararlariyla tepki toplayan Silivri Özel Yetkili Mahkemeleri, hukuksuzlukta sinir tanimiyor” denildi. Savunma hakkinin hiçe sayildigi, sanik sandalyesine oturtulanlarin bastan suçlu ilan edildigi ve avukatlara tahammül gösterilmedigi dile getirilen açiklamada “Uluslararasi hukuk sözlesmeleriyle teminat altina alinan tutuklu haklarinin ve savunma hakkinin çignendigi bir süreç yasaniyor. 12 Eylül mahkemelerini hatirlatan, insan hak ve özgürlükleriyle bagdasmayan uygulamalara her durusmada bir yenisi ekleniyor” denildi. Durusmada, avukatlarin darp edilerek disari çikarildigi hatirlatilan açiklamada su ifadelere yerr verildi; “Mahkeme heyeti usulü de esasi da keyfince belirliyor. Yüzlerce kisinin onlarca yil ceza talebiyle yargilandigi KCK davasi iddianamesini saniklarin ve avukatlarin hiçbir talebini kabul edilmeyerek, iddianame okutulmaya devam edildi. Tutuklulari da salondan çikaran Mahkeme Baskani, “Bunlar durusmayi engelleme çalismalaridir. Saniklarin taleplerine göre düzen ayarlayamayiz” diyerek, gazetecileri de disari çikarmistir. Durusma salonunda sadece askerler, mahkeme heyeti ve iddianameyi okuyan TRT spikeri kalmistir. HDK olarak, bu yönlü gelismeler ve devam eden hukuksuzluk karsisinda demokratik kamuoyunu durusmalari dikkatle izlemeye ve duyarli olmaya çagiriyoruz.” (HABER MERKEZI)

TUNCEL: INCELDIGI YERDEN KOPSUN

Iddianamenin bos salona okundugu sirada disarida da protetso gösterisi vardi. Disarida bekleyen çok sayida kisiye seslenen BDP Istanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, “KCK adi altinda yürütülen yargilamalarda. ‘Siz bizim elimizde rehinsiniz’ mesaji veriliyor” dedi. Basbakanin sürekli olarak partilerine saldirdigini söyleyen Tuncel, “Biz de diyoruz ki, ‘inceldigi yerden kopsun.’ Kürtlere ‘gelin kanatlarimin altinda yasayin, ama onurunuzdan özgürlügünüzden vazgeçin’ diyor. Türkiye yolun sonuna geldi. Ya özgürce yan yana birlikte yasayacagiz ya da ayrisacagiz. Kürtler birlikte yasamak için çok mücadele etti. Bundan sonra Türkiye Cumhuriyeti karar versin” dedi.