Bugün, 2 Mayıs 2024 Perşembe

Masum Türker: `Bank Asya Erdogan`a bumerang gibi dönecek`

Masum Türker: `Bank Asya Erdogan`a bumerang gibi dönecek`

Tüketiciler kredi borçlarini ödeyemiyor, cari açik 4 milyar dolar oldu, Dolar son zamanlarin en yüksek rakamlarini gördü, isadamlari yurt disina kaçiyor, Bank Asya`nin hisselerinin satisi Borsa`da durduruldu.

Masum Türker: `Bank Asya Erdogan`a bumerang gibi dönecek`

Son zamanlarda medyada Türkiye`nin ekonomik gidisati hiç hayra yorulmuyor.

Tüketiciler kredi borçlarini ödeyemiyor, cari açik 4 milyar dolar oldu, Dolar son zamanlarin en yüksek rakamlarini gördü, isadamlari yurt disina kaçiyor, Bank Asya`nin hisselerinin satisi Borsa`da durduruldu.

Eski Ekonomi Bakani, DSP Genel Baskani Masum Türker ile Türkiye`nin ekonomik çalkantilarini konustuk.

Dr. Masum Türker, Türkiye ekonomisinde krize neden olan en önemli etkenleri Haberdar.com`a açikladi.

Türkiye`yi bekleyen `ekonomik kriz` iddialarina yönelik analizlerimize bugün Masum Türker`le devam ediyoruz.

Masum Türker, "Türkiye`nin çevresinde yasanan krizlerden zaten olumsuz etkilendigi, buna bir de iç ve dis yanlis politikalarin eklendigini" belirtti.

Bank Asya`ya yönelik Tayyip Erdogan`in sert söylemleriyle baslayan tepkilere son olarak bankanin hisse satislarinin durdurulmasi eklendi.

Bank Asya`ya bu yapilanlarin ekonomide faiz artislarina neden olacagini belirten Masum Türker, devletin bankayi kendi eliyle batirmasina da açik açik tepki gösterdi.

Türker, "Bank Asya olayi Erdogan`a adeta bir bumerang gibi geri dönecek" dedi.

Masum Türker’in çarpici analizi;

"Türkiye, yalniz üretimini degil tüketimini de düzenleyen bir ülke haline geldi.

Türkiye`de sanayi üretimi, tarim üretimi düsmüs durumda! Buna karsilik hizmet üretimi yayginlasiyor.

Ancak hizmet üretiminde yabanci çalisanlarin da sayisi artiyor.

Böyle bir yapilanmada Türkiye`de bugüne kadar uygulanan yöntem, Türk Lirasi`ni degerli kilmak disindaki fiyat artislarini döviz ayarlanmasi yoluyla gümrük kapilarinda yani Türkiye`nin giris kapisinda birakmaktir.

Böylesi bir politika dünyadaki likidite bollugu dolayisiyla uygulanabilir bir politikaydi."

ABD VE AVRUPA`DA YASANAN KRIZ

"Ancak ABD`nin özellikle 2008 krizinden sonra musluklari açtigi, ama 2002 yilindan itibaren dünyayi likiditeye bogdugu politik tavrini degistirme karari aldi.

Bu karari alirken temel hedef ABD`nin içinden çikma olasiligi olan, alt kesim hatta orta kademe dedigimiz gelir gruplarinin artik reel olarak kar etmediklerini görmedikleri ve yavas yavas buna yönelik itirazlarin yükselmesiydi.

ABD bu sekilde bir yapi insa ederek tekrar dolari degerli hale getirdi.

Dolar degerli hale gelirken ABD`deki ithalat düsmeye basladi. Ciddi bir sekilde ihracat olanaklari daha mümkün bir hale geldi.

Bu yapi dünyayi da etkiledi. Özellikle Avrupa’da yasanan krizin yükünü uzun bir süre Almanya’nin tasimasiyla birlikte, simdi Almanya da bu sikintilar basladi.

Dünyadaki bu yapi Türkiye`nin para politikalari yoluyla fiyatlari ayarlamak ve satin alma paritesi bazinda milli geliri artirma konusunu olumsuz etkilemeye basladi."

DOLAR BIR ANDA YÜKSELDI

"Bu olumsuzluk aslinda yilbasindan önce dolarin aniden 2 TL`nin üzerine çikmasiyla basladi.

Gerek Merkez Bankasi gerek siyasi yöneticiler dolara müdahale etmeye çalisti. Ama bu onlarin müdahale edebilecegi bir sey degil!
Tüketim de azalmaya basladi. Tüketimin azaldigini AVM`lerde kredi kartiyla satis yapan kurumlarda meydana gelen Euro`daki düsüklükten anlamak mümkün!

Bu satislarin düsüsü nakit darligini yavas yavas derinlestirirken, borç ödeme yeterliligini de olumsuz etkilemeye basladi."

KREDI KARTLARI ÖDENEMEZ OLDU

"Yasanan olumsuzluk ilk etapta kredili alim yapan tüketicilerde ortaya çikmaya basladi.

Tüketiciler ya kredi kartlarini ya da taksitle yaptiklari alisverisleri ödeyemez hale geldiler.

Kredi kartiyla ilgili yapilan düzenlemeler de etkisini göstermeye ve buradaki daralmaya neden oldu.

Bu daralma nakit sahibi olmayan, talep olmadigi için satisinda azalma olan is çevrelerinin de borçlarini ödeme kabiliyetini olumsuz etkilemeye basladi.

Bu konuyu uzun bir süre faiz indirimi talepleriyle hükümet yönlendirmeye çalisti. Faizler biraz düstü."

ORTADOGU’DAKI ÇATISMALAR ETKILEDI

"Ancak dünya bu sefer ekonomik krizi düzeltme operasyonlari ve dünyanin yasadigi krizin yani siraOrtadogu`da yasanan siyasi kriz, Irak`taki, Suriye`deki, Gazze`deki ortaya çikan çatismalar Türk ekonomisini etkiler hale geldi.

Türkiye`nin suanda Arap ülkelerine (Suriye, Irak, Misir) yaptigi ihracatlar hemen hemen durma noktasina gelmistir.

Türkiye için olumlu tek taraf! Ukrayna ve Rusya arasindaki iliskilerin bozulmasindan dolayi Türkiye`den meyve sebze talebi artma egilimine girmistir. Buradaki talebi biz bir zamanlar dogalgaz ücretini ödemekte kullaniyoruz."

RUSYA’YLA YANLIS PROJE

"Mavi Akim olarak bilinen ama AKP iktidari yavas yavas hükümete hâkim olduktan sonra yaptiklari islerden biri bu Mavi Akim Projesi`ni organize eden enerji bakanini mahkum ettirmeye çalisirken diger taraftan da Rusya`yla yaptigimiz mal mukabili ithalat anlasmasinda mal karsiligi alim düsünce hem bizim ihracatimiz etkilendi hem de bizim nakit ödeme ihtiyacimizi artirdigi için cari açigimizin biraz daha olumsuz etkilenmesine neden oldu.

Bütün bu gidisat Türk ekonomisini olumsuz etkileyecek durumdadir!"

KRIZI SEÇIMLER GÖLGELEDI

"Suanda Cumhurbaskanligi seçimi dolayisiyla gündem siyasi çözümlerin hem iktidar partisinin hem muhalefet partisindeki dalgalanmalar izlendigi için ekonomik bu sikintilar gündeme oturtulamamaktadir.

Türkiye`de ciddi bir sikinti oldugu her seyden önce isadamlarinin, basta Maliye`ye olmak üzere SGK ve diger kurumlara olan sorumluluklarini yerine getiremeyip vergisini ödeyememesinden dolayi gündeme gelen af önerilerinden anlamaktayiz."

PEKI, NELER YAPILABILIR?

"Isadamlarinin çok hizli bir sekilde üretime dayali modellere geçmesi, ithalattan vazgeçmesi ve Türkiye`de is tüketimini hizlandiracak yeni yöntemleri baslatmasi lazim!

Bu arada bölgemizde meydana gelen ihracatimizi olumsuz etkileyecek bu duruma alternatif olacak yeni ihracat kaynaklari bulunmalidir.
AB`de meydana gelen krizi asmak için Afrika ülkelerine bakmistik. Suan Afrika ülkelerindeki salgin hastaliklarin baslamasi o ülkelere olan ticari iliskileri de olumsuz etkileyecegi için Türkiye`nin suanda çok ciddi bir tasarruf yaratmasi gerekir.

Türkiye bu güne kadar is tasarrufunu yaratamadigi için yabanci sermayeyle ortaklik kurmus son 10 yilda yabanci sermaye çok etkin bir sekilde kullanilmistir. Bu yabanci sermaye daha çok para piyasalarinda para kazanmistir. Deger üretimini artiracak, istihdami genisletecek olanaklari beraberinde getirememistir. Türkiye`de kaynak yaratma olgusunu saglayarak dis açiklari, dis borçlari kontrol altina alabilecek bir iç tasarruf mekanizmasi olusturmak gerekir.

Tasarruf mekanizmasini yalniz vergilerle olusturmak çözüm degil, çünkü milli gelirlerin önemli bir kismi cari harcamalarin yani sira borç ödemede ve faiz ödemede kullaniliyor. Asil bu iç tasarrufu bireylerin kendi vergi ödemeleri sonrasi gelirlerinden saglayabilecek özendirici önlemlerle yeni yatirimlar olusturmalariyla daha yaygin hale getirilebilir."

`ORTADOGU POLITIKASI KRIZ ÇIKARDI`

"Dis satimi etkilemistir bu durum. Özellikle bu dis satimi etkileme sürecini Suriye sinirindaki sehirlere gelen mültecilere konulan tepkilerden anliyoruz. Baslangiçta Suriye`den gelen mülteciler sindirilebilecek düzeydeydi.

Ancak orada da iç olanaklar kisitlanmaya basladi. Bugünlerde yayinlanan çalisma istatistiklerine göre, issizlik oranlari düsmüs görünmesine karsin, Suriyelilerin çalistirilmasina karsi oranin issiz olan yerlisi buna tepki göstermeye baslamistir.

Türkiye’de ciddi bir issizlik ve enflasyon artisi tehlikesiyle karsi karsiyadir. Bunun yani sira döviz kurundaki artis ve faiz indirimi taleplerinde yasanan paradoks faizi enflasyonun altina ittigi anda, Türkiye’de bir kriz kaçinilmaz olur.

2001 krizine de bu sekilde gelmistik. Enflasyon artarken yükselmis olan faiz enflasyondan daha hizli bir sekilde indirilince enflasyonun altina düsen faiz Türkiye`de birden bire bir dis ticaret açiginin olumsuz bir sekilde etkili olmasina ve yabanci sermayeye de olan baglilik düzeyindeki artis yabancilarin bir karariyla olumsuza dönüstürecek hale getirir. Türkiye`de suan aynisini yasiyoruz!

Bir taraftan enflasyon hizli bir sekilde yasaniyor. Her ne kadar enflasyon oranlari farkli açiklaniyorsa da aslinda açiklanandan daha hizli bir enflasyon artisi var.

Enflasyon artisini suanda Türkiye`de absorbe edebilecek bir tüketim yapmayi saglayacak bireylerin geliri artirilamadigi için bireyler borçlanarak geçimini sürdürdükleri için, bunu önlemeye yönelik hemen hemen bütün politikalar disariya bagimli olarak Türkiye de olumsuzluklar yasayabilir.

Petrol fiyatlarinda bölgede yasanan olaylar bölgedeki kriz olgusunu daha da gözle görülür hale getirecektir."

‘BANK ASYA’YI ORTADAN KALDIRMAYA ÇALISIYOR’

Tayip Erdogan’in söylemleriyle baslayan, Bank Asya’yi olumsuz etkileyen durumlar gelismeye basladi. Bank Asya’nin dün hisse satislari durduruldu. Devletin bir bankayi göz göre göre batirmasi ekonomiyi nasil etkiler?

"Türkiye’de bu sekilde geçmiste benzer bir olay daha yasandi.

1983`lü yillarda seçime giderken Milliyetçi Demokrasi Partisi`ni destekledigi için Okumus gurubuna karsi Anavatan partisi iktidar olur olmaz, Turgut Özal`in uyguladigi yaptirimlardir.

Bu yaptirimlar sonrasi Okumus batarken, Bank Asya gibi olmamasina ragmen piyasada pek çok isadami iflas etmistir.

O operasyonun etkisi ekonomide ise o tarihlerde faiz artisi olarak görüldü.

Öylesi bir pompalama yapiliyordu ki, enflasyon yatirimlarin artmasinda bir pompalama araci olarak kullanildi.

Zaman geçtikçe Türkiye`de hiç karsilasmadigi iç borçlanma hizli bir sekilde artinca devletin önemli bir kayipla karsi karsiya geldigini bunun da Türkiye`nin pesini 2001 krizine kadar birakmadigini hep birlikte gördük.

Suan Tayyip Erdogan, bir Cumhurbaskani degil bir hasim gibi karsisina aldigi bir Cemaat mensuplarini, is yerlerini, bir bankayi sikistiriyor. Ve ortadan kaldirmaya çalisiyor. Bank Asya hiç unutulmasin, ayni zamanda bir finansal kurumdur.

Bankacilik sistemi için bir degeri vardir. Her ne kadar bir faiz alim satimi olmamasiyla birlikte Bank Asya bankacilik sistemi içinde faizlerin de artmasina, faiz riskinin, politik riskinin derinlesmesine neden olacaktir.

Bu durum Türkiye’yi olumsuz etkileyecektir.

Bank Asya`ya destek veren kurumlarin gerek vergi yönünden gerek baska yönlerden üstüne gitmesi de kabul edilebilir bir durum degildir.

Türkiye’de siyasi hinçla baska mekanizmalari ortadan kaldirmaya çalismak bumerang gibi kendisine dönebilecek çok büyük bir riskin ortaya çikmasina neden olur."



  • Perşembe 16.8 ° / 12.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 17.7 ° / 12.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 17 ° / 12.6 ° Orta kuvvetli yağmurlu