Vikipedi ‘ye göre Mayis adi “Roma bereket Tanriçasi Bona Dea ile birlikte tanimlanan, Yunan Tanriçasi ‘Maia’nin ayi’ anlaminda Latince maius mensis’ten gelmektedir”.
Bu yaziyi Izmir 1 Mayis sokaklarindan yazarken bereket isçinin alinteri, emekçinin yüregi ile çoktan sokaklara, Gündogdu Meydani’na akmaya baslamisti bile. Bereket emekle mümkün. Yani mayis ayi binyillardir emegin kendini yeniden hatirlama, anma ayi oldu bir kez daha.
Isçiler, güvencesizler, proleterlesme yolundaki cümle saglik çalisanlari ve dahi hekimler; taseron magdurlari, sendikalilar, henüz örgütlenememisler velhasil yüregi solda atanlar alanlari marslari, soluklari, ayak sesleri ile çinlatiyorlardi Izmir’de de.Elbette ki hiçbir alan bu kadar steril olamaz. Ama 1 Mayis öyle bir ruh tazelemesidir ki kiri arindirabilir. 1 Mayis umudun yitirildigi degil tazelendigi bir haleti ruhiyedir. Yeter ki kir kalici bir tercih olmasin.
Izmir’de 1 Mayis Gündogdu Meydani’nda kutlandi. Nice mitinge sahipligi yapmis bir alandir Gündogdu. Bereket ayi Mayis ancak böyle bir alanda etimolojik bütünlük duygusu uyandirabilirdi diyebiliriz.
Hafta sonu Izmir’de Tabip Odasi Genel Kurulu’nda Dr. Zafer Sisli alana atifla “Nasil bir ironidir ki, bu genel kurulu Dr. Türkan Süren Kültür Merkezi’nde yapiyoruz. Simdi onu salt “ne seriat ne darbe” diyecegi için miting alaninda konusturmayan dönemin Tabip Odasi baskani Suat Kaptaner yeniden aday.”
Dedim ya 1 Mayis alani o kadar steril degil. Kendilerini Ulusal Degerler ve Hekimlik Için Güçbirligi olarak tanitan heyet de miting alanindaydi. Tabip odasini loncavari yönetme egilimleri etik, ahlak tanimadan devam ediyor. Soven, etnik düsmanlik temelli seçim çalismalari bunca yildir ancak % 5-15 arasi hekimi etkileyebildi. Izmir’de seçimleri matematiksel olarak alsalar da 1 Mayis alaninda bir hekim arkadasin degerlendirmesi ile Izmir’de tabip odasi seçimlerinde yine sol kazandi. Iki grup vardi birisi soldu digeri ‘sahte sol’. Sonuçta kazanan ‘sahte sol’ olsa da özü itibari ile oylar sol adina verilmistir. Üstelik Demokratik Katilimci Hekimler grubu tüm gayri ahlaki karalamalara karsin %48 civarinda oy alabildiler.
Gün 1 Mayis olunca tabip odasi seçimlerinin hatirlaticiliginda usum beni 1999 Izmir 1 Mayis’ina götürdü. O dönemde ben liste delerek Suat Kaptaner’in baskanligindaki oda yönetim kurulunda yer almistim. Yönetim kurulu odanin geleneksel olarak katildigi 1 Mayis’i gündeminde konusurken Suat Kaptaner baskan olarak söz aldi ve söyle dedi: “Tertip komitesinden gelen ortak metinde baris, esitlik ve kardeslik kelimeleri yer aliyor. Bu kelimeler metinden çikartilmadikça oda adinin yer almasina karsiyim; çünkü bu kelimeleri Kürt siyasi hareketi de kullaniyor” . Söylenecek cümleyi halka, hekimlere havale etmek adina ‘neden katilamadigimizi bana yazili bir cümle ile verin, sizi oldugunuz gibi, kendimce yorumda bulunmadan üyelerimize aktarayim’ diyebildim ancak.
Dönüp baktigimda kendi agizlarindan dökülen o tarihi cümlede de belirtildigi üzere barisa, esitlige, kardeslige karsit örgütlenmeye çalisilan o anlayis bunca zamandir hekimler arasinda ancak % 5-15 oraninda etkili olabildi. Iste o anlayis gün oldu hekimlerin etnik kökenlerinin çetelesini tutup seçim propagandasi olarak kullandi, gün geldi Dr. Türkan Saylan’i “ne seriat ne darbe” dedigi için Izmir’de konusturmadi.
Gün oldu hastanelere “Büyük Ortadogu Projesi” haritalarini tabip odasi imzasi ile asip, hekimlere bizim heyetin bu projenin destekçisi oldugumuzu ilan eylediler. Ama bir gerçek vardi ki esyanin tabiatina aykiriydi. Halkin tanimi ile ‘dinime söven…’ misali o adinda ulusal degerler kelimeleri geçen grubun degismez baskaninin esi Izmir’de uzun yillardir Amerika Birlesik Devletleri’nin Izmir Fahri Konsolosuydu. Her seye karsin esinden özür diliyorum.
Iste o heyet TTB seçimlerinde AK Parti Saglik Bakani Dr. Recep Akdag’i geçmiste kendi listelerinde TTB onur kurulu adayi gösterirken yerellerde de sikça saglik müdürlükleri ile ortak seçim pazarliklarina girmeye devam ediyor. Bir de hiç sikilmadan yerel seçim argümanlarini “cumhuriyetin kazanimlari, laiklik elden gidiyor” cümleleri esliginde Ak Parti karsitligi üzerinden sekillendirmeye devam ediyorlar.
Diyecegim o ki 1 Mayis alaninda Izmir’de herkes vardi. Saydamliga övgü timsali olmaya hevesli kentin salt coskusunu degil gölgesini de yazmak istedim. Söz konusu saydam olunca gölge kirden baska bir sey degildir.