Bugün, 25 Kasım 2024 Pazartesi

Muhafazakar Türkiye'de uyusturucu patlamasi

Muhafazakar Türkiye'de uyusturucu patlamasi

Uyusturucu kullanimi konusunda açiklanan rakamlar korkuttu.

Uyusturucu kullanimi konusunda açiklanan rakamlar ürkütüyor.

Avrupa uyusturucu raporunda, hemen birçok kategoride korkutucu denebilecek seviyede bir artis gözleniyor. Rapora göre, Türkiye'de uyusturucu ile ilgili islenen suç oranlarinda %45 artis var. Madde bagimliliginda yatakli tedavi görenlerin sayisinin da son bes yilda arttigi gözleniyor. Asiri doz uyusturucudan ölümlerde de büyük bir artis var; 2011 yilinda 105 kisi asiri doz nedeniyle hayatini kaybederken 2017 yilinda bu sayi 941’e ulasmis durumda. Türkiye'de bir yil içinde ele geçirilen uyusturucu miktari tüm AB ülkelerinde ele geçirilenden çok fazla. Türkiye’nin yürüttügü operasyonlarda 2017 yilinda 8 milyon 600 bin adet sentetik uyarici ve 6,6 ton amfetamin ele geçirilirken AB raporuna göre, bu miktarlar tüm AB ülkelerinde düzenlenen operasyonlarda ele geçirilen toplam miktarin çok üzerinde bulunuyor.

Öte yandan, Akit yazari Abdurrahman Dilipak da kenevir ekiminin yasaklanmasini elestirmis ve kenevir gerçeklerini anlatmisti. Hatta bunun için Dilipak'a Adnan Oktarcilarin sikayetiyle uyusturucu kullanimini övmekten sorusturma açilmisti. Söz konusu rapor, Dilipak'i hatirlatti.

Peki, bu korkutucu artis neyle açiklanabilir? Uyusturucuyla mücadele politikalari ve alinan önlemler mi yetersiz, bireylerin bu konuda giderek artan talebi ve uyusturucu maddelere kolay ulasimi mi söz konusu?

ÜÇ ASAMALI ÖNLEM PLANI

Avrupa uyusturucu raporunu degerlendiren Altinbas Üniversitesi Çocuk Koruma ve Bakim Hizmetleri Programi Ögr. Gör. Baris Tuncer, Türkiye’nin uyusturucu madde ticaretinde transit bir yol üzerinde bulunmasi ve genç nüfus oraninin yüksekliginin madde kullaniminda önemli bir risk faktörü oldugunu belirtti. Tuncer, Türkiye’de uyusturucu madde ticaretini önlemek için basarili narkotik çalismalar ve Yesilay’in faaliyetlerinin önemli oldugunu ancak sürekli olarak piyasaya yeni uyusturucularin sürülmesi, saklanmasi ve pazarlanmasinda yeni yöntemlerin bulunmasinin bu önlemleri yetersiz hale getirebildigini söyledi.

Madde kötüye kullanimi ile mücadelede birincil, ikincil ve üçüncül önleme stratejileri oldugunu vurgulayan Baris Tuncer, sunlari aktardi:

“Birincil önlemede bireylerin madde kötüye kullanimina baslamasindan uzak tutulmasi, ikincil önlemede madde kötüye kullanimi olan bireylerin tedavi edilmesi, üçüncül önlemede ise madde bagimliligi tedavisi gören bireyleri izlemek ve tekrar madde kullanmalarini engellemek, temiz kalmalarini saglamak amaçlanmaktadir. Ülkemizde bu konuda eksiklikler mevcut. Bana göre madde kötüye kullaniminin bir suç olarak degil saglik sorunu olarak degerlendirilmesi, madde kötüye kullanimi konusunda mevzuatin yeniden düzenlenmesi, kurumlar arasi isbirligine dayali etkin ve bütüncül politikalar gelistirilmesi gerekiyor. AMATEM (Alkol ve Madde Tedavi Merkezi), ÇEMATEM(Çocuk ve Ergen Madde Bagimliligi Tedavi Merkezi)sayilarinin ve kapasitelerinin ve bu merkezlerde çalisan uzman personel sayisinin artirilmasi gerekiyor. Ayrica Avrupa sehirlerinde uygulanan atik su analizi de toplum düzeyinde tüketilen uyusturucu miktarinin belirlenmesinde kullanilabilir.”

EBEVEYNLERE ÖNEMLI UYARILAR 

Uyusturucuyla mücadelede önemli ebeveynlere de önemli sorumluluklar düstügünü hatirlatan Baris Tuncer anne babalara su uyarilarda bulundu: 

- Anne-babalar madde kullandigindan süphelendiklerinde çocuklarinin davranislarini dogru yorumlamalidirlar. Gözlemlenen davranislarin baska sebeplerinin olup olmadigi arastirilmalidir. Çocugu suçlamak, yargilamak, etiketlemek, aceleci ve öfkeli davranmak olumsuz sonuçlara yol açabilir. Ailelerin bu konuda bilinçli ve makul düzeyde kuskucu olmasi gereklidir. 

Baska bir nedenle açiklanamayan; 

- Çocugun arkadas çevresinin degismesi-yeni arkadaslar edinmesi,

- Davranislarinda belirgin degisiklikler bazen neseli, sakin olmasi bazen öfkeli, sinirli saldirgan davranislar göstermesi, dalginlik, dikkat eksikligi, halsizlik, yorgunluk, isteksizlik, beslenme aliskanliginin degismesi, sarhosluk hali, huzursuzluk, yerinde duramamak vb. 

- Çocugun kilo kaybetmesi, bedende yara izleri, ciltte renk degisiklikleri, iltihapli yara veya enjektör izleri, agiz çevresinde kizariklik veya yara olmasi, gözlerde kanlanma, uykusuzluk, 

- Okulda basarili olan bir ögrencinin ders basarisinin düsmesi-okula devamsizlik,

- Unutkanlik ve bellegin zayiflamasi,depresyonun artmasi,

- Yoksunluk belirtileri olarak kaygida artma, sinirlilik, çabuk ve sebepsiz hirçinlasma, ellerde terleme, hizli soluk alip verme gibi bedensel belirtiler,

- Aile iliskilerinde azalma, evde daha az vakit geçirme, evde oldugu zamanlarda odasinda tek basina olmasi,

- Her zaman oldugundan çok daha fazla para harcamaya baslamasi

- Süpheli bir durumda anne-babalar panik yapmadan sogukkanli davranmali 

- Çocugu korkutmamak, suçlamamak, yargilamamak, bagirmamak ve yeterli ve saglam bilgilerle hareket etmek temel prensipler olmali

- Yardim alinabilecek uzmanlar ve kurumlar hakkinda bilgi edinmek, çocuga madde kötüye kullanimini birakmasi konusunda her zaman destek ve yardimci olacaklarini sik sik söylemek anne-babalarin bu tür bir durumda yapabilecekleri davranislardir.

Kaynak;Odatv.com



  • Pazartesi 9.5 ° / 5.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 10.1 ° / 7.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 10.5 ° / 7.5 ° false