NEREYE GIDIYORUZ?

2013 yilinda baslayan çözüm süreci ile birlikte baris sürecine girilmisti. Birkaç lokal hareketler disinda pek olay yasanmamisti. Simdi olaylar yeniden basladi.  

Türkiye, seçim süreci ile birlikte gergin bir ortama girmeye basladi. Seçim meydanlarinda yapilan söz düellolari ortamin gerilmesine neden oldu. Bu arada PKK, yol kesme, araç yakma vb. Dogu ve Güneydogu Anadolu bölgesinde, HDP’ye oy kullanilmasi yönünde bir baski olusturdu. Seçime iki gün kala HDP’nin Diyarbakir mitinginde patlayan bomba dengelerin degismesinde etkili oldu. 

Seçimlerden çikan sonuç tek basina hükümet kurmaya hiçbir partinin milletvekili sayisi yetmiyordu. Hükümet kurma sürecinin agir aksak devam etmesi ile belirsizlik yasayan Türkiye, çevresindeki istikrarsiz ortamdan da etkileniyordu. Suriye’de yasanan iç savasi; bizim ülkemize siçratmak ve Türkiye’de bir istikrarsiz ortam olusturmak isteyen çevreler savas çigirtkanligi yapiyorlardi. PKK’nin kamu düzeni bozucu hareketlerine; hükümet, çözüm sürecinden dolayi görmezden geliyordu.  

Suruç’ta Sosyalist Gençler Dernekler Federasyonun Kobani’ye destek mitingi sirasinda patlayan bomba ve 32 vatandasimizin ölmesiyle sonuçlanan olaya kadar. Bu saldirinin ISID tarafindan gerçeklestirildigi yönünde yapilan açiklamalar ve hala cevaplamayi bekleyen birçok soru isareti var. Sir perdesi tam olarak aydinlatilmis degildir. Tam bir çeliskiler yumagi… 

Suruç olayinin hemen akabinde Adiyaman bir askerin sehit edilmesi, bir sonraki gün Sanliurfa’nin Ceylanpinar ilçesinde 2 polisin sehit edilmesi ortami germeye basladi. Kilis sinirinda ISID üyelerinin kanunsuz sekilde siniri geçmesini engellemek isteyen askerlere silah karsilik verilmesi ile bir astsubayin sehit olmasi ile sonuçlanmistir. 

Türkiye Cumhuriyeti bu yasanan olaylar karsinda hemen harekete geçerek Suriye’deki ISID mevzilerini hem karadan, hem havadan bombardimana tutmaya baslamistir.  

Diyarbakir’da bir trafik polisin haince sehit edilmesi Dogu ve Güneydogu Anadolu bölgesinde kamu düzenini bozacak olaylarin yasanmasi; PKK sempatizanlarinin, izinsiz gösteri ve yürüyüs yapmalari polis ve askere saldirilar, yol kesmeler, araç yakmalar, kimlik kontrolleri kamu görevlilerini kaçirmalari üzerine PKK’nin Kuzey Irak’taki kamplarina hava bombardimani baslamasi ortamin daha gerilmesine neden oldu. 

Bu olaylar yasanirken özellikle büyük sehirlerde; PKK, ISID, DHKP-C ve Paralel yapi gibi örgütlerin sehir yapilanmalarina ve örgütlerin hücrelerine yapilan baskinlarda birçok örgüt üyesinin tutuklanmasi ortami içinden çikilmaz hale getirdi. Insanlar kendilerine su soruyu sormaya basladilar; yine doksanli yillardaki fail meçhul cinayetlerin islendigi, terör ortaminin arttigi, kaotik durumlarin yasandigi döneme geri mi dönüyoruz? 

Hava operasyonlari hem ISID’e, hem de PKK’ya devam ederken; hükümet, ABD’ye ISID’i vurmasi için Adana Incirlik hava üstünü açti. Bu yasanan olaylar neticesinde Türkiye, NATO antlasmasinin 4. maddesi geregince NATO üyelerini toplantiya çagirdi. Türkiye yaptigi operasyonlara uluslararasi destek almis oldu. 

Bu olaylar yasanirken birazda siyasetin durumuna bakarsak; Ak Parti çevreleri bu olaylarin yasanmasinda HDP’yi suçlarken onlarin teröre destek verdigini ve kanla beslendigi yönündeki açiklamalara karsilik, HDP’nin de Ak Parti için barisi sonlandirdigi ve ülkeyi savasa sürüklemekle suçladilar. CHP ise bir an önce olaylarin faillerinin bulunmasi ve kaotik ortamdan çikilmasi yönündeki açiklamalari koalisyon görüsmeleri devam ediyorken sert açiklamalar yerine daha yapici açiklamalarda bulundular. MHP’ye gelirsek onlar özellikle PKK’ya yapilan operasyonlarin daha da artmasi ve taviz verilmesi yönündeydi. Birde HDP’nin kapatilmasi için Yargitay’i göreve çagirdilar. 

Bu yasanan olaylar; Türkiye’yi ekonomik olarak etkiledi; Istanbul borsasi düserken döviz ve faizlerde yükselme oldu. Turizm sektöründe Avrupali turistlerin istikrarsiz durumu göstererek ülkemize gelmekten vazgeçmeleri, koalisyon hükümetinin bir türlü kurulamamasi erken seçime yolunda ilerleyen Türkiye, kisir çekismelerin gölgesinde yoluna agir aksak devam ediyor.  

Sanki dönülmez bir yola girilmis gibi, sosyal medya üzerinden kutuplasmayi artiran yazilar yayinlanmaktadir. Toplumun Türk milliyetçisi kesimi PKK’nin üzerindeki baskinin daha da artirilmasini istemesi, PKK’nin ise kanunsuz eylemlerine devam etmesi, iyice içinden çikilmaz hal almaktadir. Olan yine Anadolu’nun masum evlatlarina olmaktadir. 

Hüseyin Karaaslan  

28,07,2015