Bugün, 15 Ekim 2025 Çarşamba

OSMANLININ YENIDEN DOGUSU

OSMANLININ YENIDEN DOGUSU

Osmanliyi yeniden diriltme özlemi içinde olanlar, 3. köprüye Yavuz Sultan Selim adini vermislerdir.

 

Osmanlinin Yeniden Dogusu

 

Osmanliyi yeniden diriltme özlemi içinde olanlar, 3. köprüye Yavuz Sultan Selim adini vermislerdir.

Bu sansasyonel ismi tartismadan önce 3. köprünün yapacagi tahribatlara bir göz atmakta yarar var.

Çünkü bu isim tartismasi köprünün yapacagi doga tahribatini unutturmamalidir. Binlerce agacin kesilmesi ve yerini betonla kapatarak, Istanbul’a nefes aldiran ormanlarin cigerine baltayi vurmus oluyoruz.

3. köprü bu alanlari kendisine yasam alani seçmis olan yaban hayvanlarindan tutun da her türden kuslar dahil börtü böcegin yok olmasina sebep olacaktir.

Bu doga tahribati, bölgede yasayan canli varliklarin yasamini sona erdirecektir. Ormanlarda yasayan her türlü canli varliklarla bir denge kurmus olan doganin dengesi bozulacaktir.

 Ormanlarin içine dalan bu yol, doganin cigerine saplanan bir ok gibi tahribat yaratacaktir.

Canlilarin yasami, doganin dengesinin bozulmamasi ile devamlilik kazanir.

Oysa vahsi kapitalizm, kar-rant ugruna dogayi tahrip etmek için elinden geleni yapiyor.

Özellikle AKP iktidari döneminde, sehirlerde yesil alanlara AVM yapilmasi, dereler üzerindeki HES projeleri, ormanlik alanlardaki altin çikarma projeleri ile daglarimiz ormanlarimiz katledilerek ÇUS’e (çok uluslu sirketler) rant ugruna peskes çekilmektedir.

Dogaya verilen bu zararlar yalnizca bölge halkina degil, tüm insanliga ve ileri nesillerin yasam haklarina bir tecavüzdür. Rant ugruna sularimiz kirletildi, zehirlendi ve yok edildi. Rant ugruna, topragimiz kirletiliyor, kisirlastiriliyor, verimsizlestiriliyor. Rant ugruna havamiz kirletiliyor oksijenimiz azaltiliyor. Kisacasi, rant ugruna insan yasami tehdit altinda. 3. köprü ile islenen bu doga katliamina ancak bir katliamcinin adi uygun olurdu, onlarda bunu yaptilar belki bu nedenle hakli da olabilirler.

Gelelim simdi, yüce padisahimiz ulu hakanimizin meydan okumasina; Köprüye, Yavuz S.Selim adi verilerek 40 bin Alevinin katilini yasatmayi ve Yavuz ideolojisini benimsediklerinin mesaji verilmektedir. Yani kendinden olmayana yasam hakki tanimamayi amaç edinmislerdir.

Tarihimiz de Kürt ve Alevi düsmanliginin onlarca örnegini görebiliyoruz.

33 Kürt köylüsünün katliam sorumlusu olan General Mustafa Muglali’nin adi, yine katliam bölgesinde bir kislaya verildi. Van’in Özalp ilçesine bagli bir köyün 33 insaninin katliam emrini verip (30 Temmuz 1943) daha sonra yargilanarak idam cezasi alan (1948) Mustafa Muglali adi Van’in Özalp ilçesindeki askeri kislaya verilmistir. Bölge halkinin büyük tepkileri üzerine 4 Kasim 2011 tarihinde kaldirilmistir. Mesaj neydi? Biz hem öldürürüz hemde katilimizi koruruz mesaji ile Kürtlere gözdagi verilmek istenmistir.

Simdi köprüye Yavuz S.S. adi verilmesi ilede benzeri mesajlar verilmek istendigini düsünüyorum. Eger buna göz yumulur ise arkasi gelecektir. Mesela, Anadoludaki kendisine muhalif oldugu için Kizilbaslarin baslarini vurdurarak kuyulara atan Kuyucu Murat pasaninda (1607-1608) adi baska bir yere verilebilinir.

Ya da, Anadolu Türkmen Alevileri için, verdigi fetvalarla, “Kizilbaslarin canlari, mallari, helaldir, onlarla savasirken ölmek sehitligin en yücesidir,” diyerek Kin ve nefret kusan, Hallaci Mansuru, Seyh Bedreddini, Yunus Emreyi de Seriata göre yargilayip mahkum eden, Seyhülislam Ebussuud efendinin (1545 – 1566 Yavuz dönemi) adinida bir baska yere verebilirler.

Yahut da Anadolu da Türkmen hâkimiyeti vardir diyerek Yavuz S. Selimi Alevi katliamina yönlendiren Idris-i Bitlisinin de adi bir baska yere verilmek istenecektir.

Tüm bu gelismelere bakildiginda ve Sultanimizin diger toplumu germeye çalisan tutum ve davranislarini bir bütün olarak degerlendirildiginde çikaracaginiz sonuç vahimdir. Çün ki,  bu tutum, toplumda ayrimi ve kutuplastirmaya ve çatistirmaya sebep olacaktir.

 Bir basbakanin bunu görememesi mümkünmüdür? Hayir. Ohalde ne yapilmak istenmektedir. Toplumu en kolay yönetmenin yöntemi olan “böl, parçala, yönet” taktigini kullanmaktir. Ülkemizdeki basat sorun olan Kürt meselesinin artik barisçil çözüme evrilmek zorunda (konjöktür geregi) olmasi nedeni ile antidemokratik yasa ve uygulamalara gerekçe yaratilmasinda güçlük çekilecektir.

Yada gündeme issizlik, yoksulluk, yolsuzluk, hukuksuzluk gelecektir. Bu durumda toplumu sinifsal sorunlarindan uzak tutmak için bir baska çatisma ortami egemenlerin bas vuracaklari baska bir yol olacaktir. Yazimi sonlandirirken bir öneri ile bitirmek istiyorum; Roboski katliaminin sorumlusu da belirlendiginde adinin kanal-Türkiye projesine verilmesi uygun olur önerisi de benden olsun. Referandum yapilsa dahi  %50’si de garanti.

 

Ismail Çinar

 

 



  • Çarşamba 19.8 ° / 15 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 18.8 ° / 15.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 19.6 ° / 15.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı