PARIS KATLIAMINA ILISKIN ÇELISEN SÖZLER

PARIS KATLIAMINA ILISKIN ÇELISEN SÖZLER

7 Ocak 2015 günü Paris`te Charlie Hebdo dergisine, radikal Islamci bir örgüt tarafindan bir katliam düzenlenerek 17 insani katlettiler. Bati da çok genis yanki bulan katliam üzerine herkes birçok yorum da bulunarak kendi pencerelerinden degerlendirmeler y

 PARIS KATLIAMINA ILISKIN ÇELISEN SÖZLER

7 Ocak 2015 günü Paris’te Charlie Hebdo dergisine, radikal Islamci bir örgüt tarafindan bir katliam düzenlenerek 17 insani katlettiler. Bati da çok genis yanki bulan katliam üzerine herkes birçok yorum da bulunarak kendi pencerelerinden degerlendirmeler yaptilar. Kimileri katliamin Islam ile ilisigini kurmazken kimileri ise Islam ile iliskilendirme içine girdiler. Kimileri de bunun bir katliam degil “kutsali savunma” oldugunu ileri sürdü.

Kendini Islamci olarak tanimlayan birçok yazar çizer ve entelektüel, olayi Islam ile iliskilendirmenin dogru olmayacagini savunurken gerekçelerinde, “Islam da öldürmenin yeri yoktur, Islam bir baris dinidir” demekteler. Baska bir Islamci kesim ise, Islam yalnizca baris dini degildir deyip öldürmenin de mesru olabilecegini savunanlar oldu. Örnegin yeni akit gazetesi yazarlarindan Faruk Köse olayin bir mesru müdafa oldugunu bir katliam olmadigini savunarak katliamcilari Islam adina bir görev ifa ettiklerini yeni akitteki yazisinda söyle diyor: “Gâvur binlerce müslümani katledince bu “demokrasi” olacak, ama müslüman kendi “haklar”ini savununca, “hassasiyetler”ine sahip çikinca“terör” denecek! Iste bunu kabul edemeyiz. “Peygamberini savunan bir müslüman”in eylemi terör degil, ancak “mesru müdafaa” olarak tanimlanabilir. Eger “Kur’an hak kitap”sa ve “Rasulullah hak Peygamber”se, -ki muhakkak öyledirler-, bunu baska bir terimle tanimlamak mümkün degildir.

Simdi bu “Fransiz küresel siyaset tiyatrosu”nda sahneye konan olay üzerine dinli-dinsiz, alâkali-alâkasiz herkes “Islam’a tanim belirleme”ye,“müslümana rol biçme”ye basladi. Islam “baris dini”ymis, müslüman baris adina baslarina ne gelirse gelsin, kendilerine ne yapilirsa yapilsin kimsenin canini yakmamali, uysal koyun gibi boynunu büküp kendisine takdir edilene razi olmaliymis! Tüm söylenenlerin özeti bundan ibaret.”

Yukardaki cümlelerden de anlasiliyor ki kutsali elestirmenin cezasi öldürmedir demek istiyor. Düsünce üretemeyen, aklini kullanamayan zavallilarin basvuracagi yöntemdir kaba kuvvet.  Sayin basbakanimiz ise nerede duracagina bir türlü karar veremeyerek, hem katliam oldugunu ve Islam ile iliskilendirilemeyecegini savunurken, bir taraftan da “ama” diyerek “onlarda peygamberimize hakaret sayilacak yayinlar yapmislardi, biz hassasiyetlerimize dokundurtmayiz” diyerek katliami mesru gösterecek duruma düsmüstür. Gerçekten kutsalina yapilan saldiriyi onur meselesi yapan ve bunun için katliam islemeyi mesru sayanlar samimi degiller. Eger samimi olsalardi, “hakara makara” diyerek kuran ile alay edenlere tek bir kelime söz söylememislerdir. Samimi olsalardi, Hakara makaraci yolsuzluga bulasanlari tükürüge bogarlardi. Bu çeliskinin izahi varmi?  Ayrica bu Islamci katliam örgütleri, Irak ve diger birçok ülkelerde emperyal emeller için katliam yapanlara neden ayni duygularla hareket etmediler. AKP hükümeti de bir o kadar samimiyetsiz. Irakta yüz binlerin katliamina sebep olan ABD’nin Irak isgali ve katliamina ortak olmak için meclis karari çikarmak istemislerdir. Bunlara tepki vermemek samimiyetsizlik ve çifte standart degilmidir?  Deniyor ki; Islam-i terör ile iliskilendirmek haksizliktir deniyor. Hakli bir söylem, tüm Islam alemi terörist degil o sekildeki degerlendirmenin haksizlik oldugunu kabul edelim, ancak dünya çapindaki terör örgütlerinin tümü Islamci, o zaman biraz düsünüp kendi kendimizi sorgulamamiz gerekmez mi? Bir çok Islam ülkesinde Müslümanlar diger Müslümanlari öldürerek katliam islemektedirler, bunun sorumlusunu batida mi arayacagiz. Ayni örgüt, Suriye de Paris’te katliam islerse (ISID örnegi gibi) özgürlük savasçisi diyeceksiniz, Türkiye de veya baska bir bati ülkesinde islerse terörist olacak bu çeliskinin izahi varmidir, bu, neyaman çeliskidir? Düsmanimizi öldürürse iyi savunma , bize yönelirse katil oluyor. Bu çeliskiyi akli düzeyi yerindeki birisi nasil izah edebilir ? Önce bu çifte standartlardan kurtulmamiz gerekir, aksi halde yapacagimiz tespitlerin hiçbir anlami olamaz. Sadece katliamlarin islenmesinin devamina katki saglar. Ölçümüz evrensel insani degerler olmalidir. Irkçi ve dinci terör eylemlerinden uzak durmanin yolu “insani kamil” olmak asil hedefimiz olmalidir. Okullarda da yurttas olmanin temel esaslari olarak islenmelidir. Aksi halde issizligin, yoksullugun ve cahilligin zirve yaptigi Islam ülkelerinde emperyalistlerin emellerine alet olacak terörist hiçbir zaman tükenmeyecek, aksine çogalacaktir.  Bunlari besleyip büyüten batili emperyalistlere de söyleyecek bir çift sözümüz olmali; iste besleyip yetistirdiginiz bu canavarlar sizi de bir gün vurabiliyor. Daha fazla kan emiciligini birakip dünyayi yasanilabilinir kilmak herkesin amaci olmalidir. Tüm dünya nimetleri, baris içinde herkesi doyurmaya yetecektir, yeter ki herkesin insan gibi yasamasina saygi duyalim. Inanç ve fikir özgürlügü temel insan hakkidir. Inanç özgürlügü ne kadar kutsal ise fikir özgürlügü de o kadar kutsaldir. Akli bunu anlayacak düzeye gelen hiç kimse insan öldürmeyi aklina getirmez.

 

                                                           Ismail Çinar  cinar-i@hotmail.com Subat 15