Bugün, 14 Mart 2025 Cuma

Patriotlar büyük planin parçasi

Patriotlar büyük planin parçasi

Yücel Özdemir NATO tarafindan Türkiye`ye gönderilecek Patriot füze savunma sisteminin önemli bir bölümü Almanya tarafindan

NATO tarafindan Türkiye’ye gönderilecek Patriot füze savunma sisteminin önemli bir bölümü Almanya tarafindan kurulacak. Simdiden Patriotlarla birlikte en az 170 Alman askerinin Türkiye’ye gönderileceginden söz ediliyor. Alman askerlerinin ve Patriotlarin Türkiye’ye gönderilmesine Sol Parti disindaki partiler destek veriyor. Patriotlar, Almanya’nin hesaplari ve savasa karsi mücadele konusunda Sol Parti Federal Parlamento Grubu Savunma Politikasi Sözcüsü Paul Schaefer ile konustuk.

NATO tarafindan Türkiye’ye gönderilecek ve Alman askerlerinin kullanacagi Patriotlar konusunda meclisteki partilerin tutumu nedir?
Hükümeti olusturan CDU/CSU ve FDP Türkiye-Suriye sinirina Patriotlarin gönderilmesine karar vermis durumda. Konu meclise geldiginde büyük bir çogunluk Patriotlarin ve askerlerin gönderilmesini kabul edilecek. SPD ve Yesiller ilk etapta biraz çekimser kaldi, ama sonra hükümetin çizgisine geldiler. Su anda Sol Parti disindaki bütün partiler Patriot sisteminin gönderilmesinden yana. Her ne kadar Federal Hükümet öncelikli hedefin “ittifak dayanismasi” oldugunu söylese de kafalara takilan pek çok soru var. Bildigimiz kadariyla Suriye tarafindan Türkiye’ye yapilan bir tehdit, bir saldiri yok. Tersi söz konusu. Türkiye’nin agresif politikasina baktigimizda Patriotlar yeni bir saldiri nedeni olabilir. Bu nedenle Patriotlarin bölgeye gönderilmesini çok tehlikeli bir gelisme olarak görüyorum.

Suriye’den Türkiye’ye bir saldirinin olmayacagini hükümet de biliyor olsa gerek. Sizce NATO ve Almanya bu hamleyle ne yapmak istiyor?
Her seyden önce, bu adimla dogrudan söylenmese de Suriyeli muhalif güçlerin yaninda olundugu gösterilmek isteniyor. Açik bir sekilde Suriye muhalefetini cesaretlendirmeye yönelik bir hamledir. Biz bunu bölgeyi tehlikeli bir sekilde militaristlestirme olarak degerlendiriyoruz. Daha fazla insanin ölmesine yol açacak bir hamle.
Alman hükümetinin bir tarafta Türk hükümetine destek vermesi diger tarafta bölgedeki gelismeleri kontrol altina alma çabasi tamamen hayalciliktir. Bu nedenle füze savunma sisteminin 5. Madde geregince degil, “dayanisma” gerekçesiyle gönderilmesi çok daha tehlikelidir. Ayrica bu adimla Türk hükümetinin saldirgan politikasi cesaretlendiriliyor.
Almanya’nin izledigi politika her seyden önce bölgedeki gelismeleri daha tehlikeli hale getiriyor. Halbuki Almanya’dan beklentimiz arabulucu rolünü oynamasidir. Tek tarafli saldirida bulunma, bölgeyi militaristlestirme yerine, diplomatik olarak aktif bir rol oynamak zorunda; çünkü orada zaten savas için yeteri kadar silah var. Eger çok açik bir sekilde agresif tutum alan Türkiye hükümetine destek verilirse, o zaman tarafsiz bir arabulucu olmasi da mümkün degildir. Bu ayni zamanda Rusya ile çatismayi sertlestirmek anlamina geliyor.

PATRIOTLAR IRAN FÜZELERINI VURAMAZ

Patriotlarin Suriye’den çok Iran’a yönelik oldugunu düsünenlerin sayisi oldukça fazla. Sizce gerçekten Iran yakin dönemde hedefte mi?
Israil’in ABD ile baglantili halde Iran’a saldiri plani geçmiste oldugu gibi bugün de mevcut. Daha ABD’deki seçimlerden önce böyle bir saldirinin olabileceginden söz ediliyordu. Bana göre, Patriot sistemi Iran tarafindan atilmasi söz konusu roketleri vuracak teknik kapasitede degil. Sadece 170 km’lik mesafesi var. Bu nedenle, Patriotlar bölgenin silahlandirilmasini öngören büyük planin bir parçasi. ABD savas gemilerinin Körfez’e gönderilmesi de bu planin geregi.
Keza Almanya’nin Patriotlarin Iran’a karsi kullanilmasina kolay müsaade edecegini sanmiyorum. Bu nedenle Patriotlarla Iran’a saldiri planlari arasinda dogrudan bir baglantinin olduguna ihtimal vermiyorum. Çünkü, federal hükümet Iran’a saldirmanin çok daha tehlikeli sonuçlara yol açacagini biliyor.

Bati tarafindan uygulanan bütün yaptirimlara, saldirilara ragmen Suriye rejimi bir türlü devrilemedi. Gücünü nereden aliyor?
Esad’in halen ordu ve halkin önemli bir bölümü üzerinde etkisi var. Özellikle baskent Sam, pek çok kesimin tahmin ettiginden kolay bir sekilde askeri müdahaleyle ele geçirilecek gibi görünmüyor. Bu yüzden, basta ABD olmak üzere batililar, rejimi disaridan devirmek istiyorlar. Su anda bir kara operasyonuna pek ihtimal vermiyorum. Çünkü kayiplarin çok olacagindan korkuluyor. Içeriden devirmeye çalismaya devam edecekler. Bunun için Türkiye özellikle büyük bir rolü üstlenmis. Bu bölge için çok tehlikeli.

Almanya, Irak isgali konusunda Fransa ve Rusya ile birlikte hareket etmisti. Simdi yeniden ABD’nin yaninda. Bunu nasil degerlendiriyorsunuz?
Her seyden önce bu kez AB yerine Almanya kendi politikasini belirledi ve buna göre hareket etti. ABD ile birlikte ya da Israil’in yaninda olmaktan çok kendi politikasini yapiyor. Degisik taraflarin güvenlik çikarlari hesaba katildiginda bunun Iran’a yönelik bir saldiridan daha çok farkliliklar içerdigini görmek mümkün. Almanya, Iran’a yönelik bir saldiriya sicak bakmiyor. Tamamen ekonomik çikarlardan kaynaklaniyor bu tutum.

ABD TEK BASINA EGEMEN DEGIL

Dünyanin yeniden paylasilmasi konusunda emperyalist devletler arasindaki rekabetin ve çeliskilerin derinlestigi bir süreçten geçiyoruz. Bunun büyük bir savasa dönüsmesi mümkün mü?
Bugünkü global kapitalizmde farkli güçler birbirleriyle rekabet halindeler. Etkili olma ve etki alanini genisletme seklinde tanimladigimiz süreç eskisi gibi degil. Eskiden belli ülkeler birbirine karsi idi. Simdi global bir rekabet var. Bu baglamda kimin nerede etkili olacaginin rekabeti söz konusu. Burada Suriye, Iran, Afganistan gibi ülkelerde kimin etkili olacagi, dolayisiyla ABD’nin Rusya’nin etkisini azaltmaya çalistigi, Çin’in etkisini durdurmaya çalistigi bir gerçek.  Günümüzdeki rekabet mutlaka askeri çatisma seklinde olmuyor, ama belli taraflar desteklenerek bölgesel savaslar yürütülüyor.
Bu nedenle dünyada derin kirilmalar yasaniyor. Soguk savasin bitmesinden sonra ABD, tek basina egemen olacagi bir sistem kurmaya çalisti. Bunu en çok da George W. Bush denedi. Washington ve New York’taki saldirilardan sonra “Bizimle birlikte olmayan bize karsidir” denildi. Bu tek kutuplu bir dünya düzeni yaratma arzusundan baska bir sey degildi. Ama bu iflas etti. Sunu da tespit edebiliriz ki, bu süreçte büyük etkiye sahip egemen güçlerin arasina yenileri katildi. Bunlarin basinda eski güç Rusya, yeni güç Çin katildi. Keza, Latin Amerika’da oldugu gibi egemen güçlere karsi hareketler de ortaya çikti. Yani tek basina ABD’nin ya da NATO ittifakinin egemenligi artik söz konusu degil.
Söylemek istedigim su: ABD açik bir sekilde egemenligini artik tek basina koruyamiyor. Batililar simdi hep birlikte Rusya ve Çin’e karsi egemenliklerini korumaya çalisiyor.  Ama bu çok da etkili olmuyor.

TEHLIKELI GELISMELERE KARSI HAREKETE GEÇME ZAMANI

Patriotlarin gönderilmesine karsi Almanya’da savas karsitlarinin tutumu nedir?
Alman savas karsitlari ve baris hareketinin tutumu nettir: Patriotlarin gönderilmesi tehlikeli bir gelismedir. Buna karsi harekete geçmek gerektigi ifade ediliyor. Belirlenen bu tutumda Almanya’nin tek tarafli hareket ettigi belirtiliyor. Zaman çok sinirli. Hükümet de bu nedenle füze savunma sistemini göndermek için acele ediyor. Bu taban hareketinin kisa sürede harekete geçmesi açisindan olumsuz bir durum. Ama buna ragmen umutluyum.
Çünkü ilk anketlere göre Alman halkinin büyük bir bölümü Patriot savunma sisteminin gönderilmesine karsi. Bir hassasiyet söz konusu. Bu da karsi bir hareketin örgütlenmesinin sansini yükseltiyor. Umarim, baris hareketi en kisa zamanda harekete geçer. Füze savunma sisteminin gönderilmesini engelleyip engelleyemeyecegimiz baska bir konu. Çünkü bunun için baris hareketi henüz o kadar güçlü degil.


TÜRKIYE`NIN BÖLGESEL GÜÇ OLMASINA IZIN VERMEZLER

Türkiye de bir bölgesel güç olma pesinde. Türkiye’nin dis politikasina Almanya’dan bakilinca nasil görünüyor. Aktör olma sansi var mi?

AKP-Erdogan hükümetinin izledigi politika bölgede bir aktör olma iddiasini tasiyor ve bu tabii ki endise verici. Soguk Savas’in bitmesinden sonra da Türk hükümetleri böyle politikalar izlemeye basladi. Türkiye’nin çok büyük bir bölgesel güç oldugundan söz edildi. Orta Asya’ya kadar uzanan bölgede bir rol oynanmak isteniyordu. Simdi yeniden ayni rol gündemde. Ilk deneme basarisizlikla sonuçlandi. Simdi, ekonomik gelisme, politik bir hirs olarak kullaniliyor. Bölgede büyük bir güç olma hesaplari yapiliyor. Bu da saldirgan bir politikayi beraberinde getiriyor. Böyle olunca da tehlikeli gelismeler ortaya çikiyor. Bana göre AKP hükümeti tarafindan izlenen provokatif politika bir taraftan da Kürt sorunuyla baglantili. Irak’tan sonra bir sonraki özerk Kürt bölgesinin Suriye’de  kurulma ihtimalinin ortaya çikmasi, Türkiye’de de etki yaratacak.
Karisiklik bölgedeki gelismeleri tehlikeli hale getiriyor. Bana göre, Batili devletler ve Rusya, Ortadogu’da bir Türk hegemonyasina izin vermezler. Türkiye’nin yardim etmesini isterler, ama etkili olmasini istemezler. (Köln/EVRENSEL)



  • Cuma 19.3 ° / 13.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 19.5 ° / 12.7 ° false
  • Pazar 21.2 ° / 14.1 ° Güneşli