Bugün, 1 Temmuz 2025 Salı

Pir Sultan Abdal Esenler; “Yakanları da, aklayanları da, katilleri serbest bırakanları da affetmeyeceğiz!”

Pir Sultan Abdal Esenler; “Yakanları da, aklayanları da, katilleri serbest bırakanları da affetmeyeceğiz!”

Pir Sultan Abdal Kültür Ve Cemevi Derneği Esenler Şubesi  ve Esenler Ana Fatma Cemevi ortaklaşa düzenlediği 2 Temmuz Sivas Katliamı anması Esenler Dörtyol Cumhuriyet Meydanında düzenlendi.

Etkinliğe CHP Esenler İlçe Başkanı Cemal Kaya, DEM Parti Esenler İlçe Eş Başkanları Mehmet Ünal ve Yıldız Eren,  Pir Sultan Abdal Kültür Ve Cemevi Derneği Esenler Şubesi Başkanı Erhan Daşkaya, Esenler Ana Fatma Cemevi Dernek Başkanı Hüseyin Acaray ve vatandaşlar katıldı.

Davutpaşa Caddesinden başlayan yürüyüşte Sivas’ta katledilen 33 aydının fotoğrafları taşındı  daha sonra“Canlar yandı, suçlular nerede? Sivas’ı yakanlar AKP’yi kuranlar, Pir Sultanlar ölmez, Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz, Sıvasın ışığı sönmeyecek” sloganlar atıldı. Yürüyüş sonrası meydanda basın açıklaması okundu.

BASINA VE KAMUOYUNA!

2 Temmuz 1993, insanlık tarihinin en kara, en utanç verici katliamlarından biri olan Sivas Madımak Katliamı'nın tarihidir. Pirimiz Pir Sultan Abdal anısına düzenlenen etkinlikte; semah dönen gençlerimiz, ozanlarımız, yazarlarımız, sanatçılarımız, aydınlarımız, bu halkın vicdanı ve geleceği olan 33 canımız, katillerin sloganları ve güvenlik güçlerinin seyirci bakışları eşliğinde Madımak Oteli’nde yakılarak katledildi.

Bu katliam, yalnızca Türkiye'nin değil, insanlık tarihinin kara lekesi; farklı olana, inanca, düşünceye, aydınlığa ve insanlığa karşı işlenmiş bir insanlık suçudur.

Üzerinden 32 yıl geçti. Ne acımız azaldı, ne öfkemiz dindi. Çünkü adalet yerini bulmadı. Katillerin çoğu cezasız kaldı, ceza alanlar affedilip serbest bırakıldı. İnsanlığa karşı işlenmiş bu dava, zaman aşımına uğratıldı. Sivas’la, öncesi ve sonrasındaki katliamlarla yüzleşilmedi. Çünkü katiller ve onları koruyanlar, siyasi iktidarlarca korundu; cinayet şebekeleri cesaretlendirildi. Sivas katilleri ve savunan avukatları el üstünde tutuldu. Yakanları da, aklayanları da, katilleri serbest bırakanları da affetmeyeceğiz!

Bugün, Sivas’ın katilleri ve Hizbullahçılar salınırken, gazeteciler, öğrenciler, aydınlar tutuklu, halkın seçtiği belediye başkanlarının yerine kayyumlar atanmışken, ekonomik ve sosyal kriz, adaletsizlikle birleşerek gerici ve tekçi bir ablukaya dönüşüyor. Emekçilerin, emeklilerin, gençlerin, kadınların temel hakları gasp ediliyor. Dayatılan "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli", laik ve bilimsel eğitim yerine dinsel ve mezhepçi bir müfredatla yeni karanlıklar örüyor, yeni katliamların altyapısını hazırlıyor.

Sivas, Tokat, Malatya başta olmak üzere Alevi coğrafyası, kutsal mekânlarımız, ziyaretgâhlarımız, derelerimiz, dağlarımız madencilik adı altında talan ediliyor. Bu, sadece doğa katliamı değil, bir inanç, kültür ve hafıza kıyımıdır.

Bu düzenin adı açıkça faşizmdir. Bugün yaşanan, şeriatçı ve faşist bir kuşatmaya karşı mücadeledir. Biz, bu kuşatmaya karşı direnen halkların, inançların, kadınların, gençlerin yanında; Hakk’ın ve halkın yolundayız!

Sivas’la yüzleşmeyen hiçbir iktidar, barış ve eşit yurttaşlık iddia edemez. Dersim, Çorum, Maraş, Gazi, Suruç, Roboski, Ankara Gar, Gezi... Her biri bu ülkenin kara günüdür. Katliamlar kaderimiz değildir, olmayacaktır! Pirlerimizin hak ve hakikat mücadelesini sürdürecek, karanlığı yeneceğiz. Bu ülkede eşit yurttaşlığa dayalı laik ve demokratik Cumhuriyet mutlaka inşa edilecektir.

Yolu Hacı Bektaş’tan, Dersim'den, Madımak'tan geçmeyen bir barış, Aleviler için eksik ve adaletsizdir. Kürt sorunu ve Alevi sorunu başta olmak üzere hiçbir sorun, yüzleşme olmadan çözülemez. Aleviler barıştan yanadır, ancak yüzleşme olmadan yapılacak her “barış” çözülmeye mahkûmdur.

“Yeni anayasa” tartışmalarında masalarda Aleviler, emekçiler, kadınlar, Kürtler yok! Biz olmadan yazılan bir sözleşme ne eşit, ne özgür, ne de kardeşçe olabilir. Aleviler bu ülkenin vicdanı ve kurucu iradesidir. Yeni anayasada söz sahibi olmalı, özne olarak kabul edilmeliyiz.

32 yıl önce Sivas’ta yakılan ateş, kalbimizde hâlâ yanıyor. Ama o küllerin içinden birlik, direniş ve umut yeşeriyor. Mücadelemiz geçmişin hesabını sormak kadar, geleceği savunmaktır.

Buradan bir kez daha haykırıyoruz:
2 TEMMUZ'DA SİVAS'TAYIZ! ANKARA'DA ALANLARDAYIZ!
33 canımızı anmak için alanlardayız! Faşist ve şeriatçı kuşatmaya karşı eşit yurttaşlık, laiklik, özgürlük ve demokrasi için alanlardayız! Karanlığa karşı aydınlık için alanlardayız! Pir Sultan Abdal'ın yolu yolumuzdur. Er ya da geç, ama mutlaka katliamların hesabını soracağız! İnsanlık kazanacak, karanlık yenilecek, aydınlık kazanacak!

Emekten, laiklikten, eşitlikten yana olan, özgür ve kardeşçe yaşayacağımız aydınlık bir Türkiye diyen tüm dostlarımızı, 2 Temmuz’da Sivas’a ve bulundukları her yerde alanlara, Faşist ve Şeriatçı Kuşatmaya Karşı Birlikte Mücadeleye çağırıyoruz!

Unutmadık! Unutmayacağız! Unutturmayacağız!

Pir Sultan Abdal Kültür Ve Cemevi Derneği Esenler Şubesi

Esenler Ana Fatma Cemevi 

 



  • Salı 28.1 ° / 21.2 ° Güneşli
  • Çarşamba 26.5 ° / 19.8 ° Güneşli
  • Perşembe 27.8 ° / 19.8 ° Güneşli