Aslinda bomba Diyarbakir mitinginde degil sandikta patladi!
Ve endise edilen oldu. Endise edilen provokasyonun büyügü son günde meydana geldi. HDP, Diyarbakir mitinginde bombalar patladi. 4 kisi hayatini kaybetti, 30`u agir 50 civarinda yarali var!
1977`nin bir Mayis`i gibi...
Amaç; büyük bir infial yaratmak! Diyarbakir basta olmak üzere bölgenin fitilini ateslemek, belki de seçimin iptaline, bu da olmasa HDP`nin baraj altinda kalmasi ve buna benzer sonuçlar dogurmasi!
Agri,Mersin, Adana, Erzurum, Bingöl derken Diyarbakir... Bunun yaninda irili ufakli 168 saldiri yapilmis! Bir gün önce anons arabasi içindeki soförle yakildi.
Bütün bu çabalar HDP`yi terörize etmek, itibarsizlastirip oy oranini düsürmek, baraji geçmesini engellemek... Fakat basindan beri bu provokasyonlar bosa çikarildi.
Seçim AKP ile HDP arasinda geçiyor. En azindan görüntü böyle.... Basta AKP olmak üzere HDP`yi hedef tahtasina koyan saldirilar basindan beri olageldi.
HDP kitlesi ise yöneticilerin uyarilarini dikkate alarak sagduyusunu gösterdi.
13 yildir kaybetmemeye alismis, kaybettigini gördükçe hirçinlasan AKP zorda! Çift basli bir görüntü vererek sahalara inmesinin nedeni bu.
AKP toplumun sorunlarina çözüm üretemiyor!
AKP sürekli muhalefet partilerini suçluyor. Bu da heyecan yaratmiyor. Bunun da farkindalar.
Muhalefet partilerini suçlama telasi AKP’nin ne kadar zorda oldugunu gösteriyor. Hem Davutoglu’nun hem Erdogan’in gece gündüz özellikle HDP’ye yüklenmesi, öfke ve nefret saçan miting konusmalari içinde bulunduklari açmazin, krizin ne kadar derin oldugunun isaretidir. Gündem yaratan AKP iken gündem yaratan muhalefete laf yetistirmeye çalisiyor.
Bu seçimde ilginç olan da sudur: Hukukun, demokrasinin ve özgürlüklerin olmazsa bunun ekonomide nelere yol açtiginin tartisilmasidir.
Kanimca bu göstergeler AKP’nin beklenmedik bir hezimetine isaret edebilir. Muhalefet partilerinin de beklenmedik bir zaferiyle sonuçlanabilir. Örnek olarak da anket sonuçlarinin kitleleri manipüle ettigi dogru ise sonuçlarin su sekilde cereyan etmesi hiç de sürpriz olmayabilir.
Bu seçim sürprizler seçimi olacak!
AKP için negatif bir sürüpiz ile oy düsüsü yasayabilir.
CHP, MHP sürpriz oy artisi olablir...
HDP için ise çok daha ilginç bir sürpriz yasanabilir!
Kahve önünde iki kisi konusuyor.
- Bu isler sizin sandiginiz gibi degil. Bizim millet eli masali adami sever.
Çaliyorlar kardesim, çaliyorlar, kim çalmiyor ki? Çaliyorlar ama çalisiyorlar. Bak Metro var, yollar desen… Ben memleketime 6 saatte gidiyorum!
-Demek çaliyorlar, bunu kabul ediyorsun! Milletin vergisini... Öyle degil mi? O zaman ben Müslümanim demeyeceksin?
-Niye?
-Niyesi var mi kardesim? Müslüman adam çalar mi? Kul hakki yer mi? Demek ki ne bunlar ne de bunlara oy verenler Müslüman degil. Tamam halki suçlamiyorum ama…
-Sanki digerleri gelse yapmayacak!
-Mademki bizimkiler de gelince yapacak! Sizinkiler 13 yil çaldilar… Birakin sira bizimkilere gelsin! Size 13 yil yeter! Saka demiyorum. Madem çaldiklarini kabul ediyorsunuz? Bu kadar yeter, arkadas! Biraz da biz çalalim!
Hep birlikte güldüler.
-Simdi sen diyorsun ki metro! Tamam, eyvallah! 80 yilda yapilanlari; Seka, Tüpras, Telekom’u AKP yabancilara sattiginda, sen hayatinda bir degisiklik hissettin mi? Yok! Haberin bile olmamistir. Ama metro senin gözüne görünüyor! AKP yaptigi özellestirmenin 1/3’ü kadar yatirim yapmis! Üçte bir… AKP döneminde her gün 2-3 üç isçi, 2-3 kadin, en az bir saglik görevlisi ölüyor! Konusana dava açiliyor, tutuklaniyor!
17-25 Aralik Türkiye’nin gelmis geçmis en büyük iktidar krizlerinden birisi… Biz bu kadarini hiçbir hükümet döneminde görmedik. Bu öyle ‘Darbe, Montaj, Paralel’ ile geçistirilecek bir sey degil. Çünkü bundan sonra AKP siyasilerinin ve seçmenlerinin gelecekte bir yolsuzluk, bir istismar oldugunda takinacaklari tavir gerçekçi, inandirici olmayacagi gibi, her çikislarinda bu fatura önlerine konacaktir. Bugünkü durum Menderes döneminin Vatan Cephesi’ni andiriyor. Türkiye’nin nefes borulari tikanmis durumda…
Kisaca AKP bagaj yüklüyor. Bagaji bir hayli kabarik… Ne ararsaniz var. Hukuksuzluktan tutun da… Çözüm süreci… Baskanlik… 17-25 Aralik… Rant… Talan… Israf! Israf! Israf! Kadin cinayetleri… Soma… Isçi ölümleri…
AKP bu bagaji da bosaltmayi asla düsünmüyor. Bu korku ile telasla ‘Baskanlik sistemini’ kurtulusun çaresi olarak görüyor. Bakalim halk bu sistemi onaylayacak mi?
Yaslanmis, kendine güvenini kaybetmis, yorgunluk alametleri gösteren AKP’de artik biz ne yaparsak yapalim, bu halk bize oy verir, havasindan artik eser yok. HDP, barajin altinda kalsin diye avaz avaz bagiriyor. Yillarca iktidar olmamis bir parti olan CHP’yi geçmise dönük mesnetsiz nedenlerle suçluyor. Güvenini kaybetmis! Düsüste… Erbakan’in sözünü seçime uyarlarsak; bu inis sert mi yumusak mi olacak, bu seçim bize bunu gösterecek.
Biz de bakacagiz! Muhafazakarligin yücelttigi ahlaki degerler mi, yoksa dünya mali mi prim yapiyor, hangisi geçer akçe! Bu bir samimiyet testi olacak!
AKP bu seçimde bir hezimet yasamasa da gelecek seçimlerde ANAP, DSP, DYP`nin akibetini paylasma olasiligi oldukça yüksek…
Bunun göstergeleri de mevcut.
AKP bu güne kadar izledigi siyasetin oldukça gerisine düstü. Gardi düsen AKP projelerle artik ikna edemiyor ( Muhalefete kaynak soran AKP kendi kaynaklari konusunda çeliskiye düsüyor)rakiplerini karalama kampanyalarina dönüsen söylemleri tercih ediyor.
Öyle ki kamu kuruluslarinin kullandigi araba konusunda Maliye Bakani Simsek, 3i3 milyar için ‘çerez parasi’ dedi. Bu ‘çerez parasi’ birçok bakanligin bütçesinden daha fazla. Kiyaslamanin mantigi bu…
Burhan Kuzu’in bir TV programindaki konusmasi ‘Kuzu kuzu itiraflar’ seklinde mansetlere tasindi. Türkiye’yi bir ‘Açik Büfe’ye benzeten Kuzu, herkesin bu büfeden istedigi kadar yedigini söyleyerek talanin hangi noktaya geldigini gözler önüne serdi.
Artik hükümetin bakanlari da ekonomideki kötüye gidisin gerçeklerini ifsa etmekten çekinmiyor. AKP’ye göre dünya krizi imis! Daha önceki krizde ‘Teget geçti’ sözünü hatirlayalim. Bu sefer teget geçmemis!
AKP ile ilgili tahminler dogru çikti. Erdogan’in basinda çikan haberlere göre en büyük pismanligi olan Davutoglu’nun basbakan olmasi ki kimi ‘çeyrek basbakan’ kimi ‘taklit, kendini basbakan saniyor’ dedi, Abdullah Gül ile yasanan krizler, küskünleri de hesaba katarsak AKP dörde bölünmüs durumda. Bir partide kiliçlar kusanilmis ise bu paylasilacak rantin, 17-25 Aralik’in, Gezi Parki,Baskanlik, hukuk üzerindeki vesayetin, kutuplasmanin sonuçlarini gösterir.
Illa da 17-25 Aralik!
Iste simdi bir de bunlari halk test edecek!
Vicdanlarin bu durumu ne kadar kaldiracagina bakilacak