Bugün, 19 Ekim 2025 Pazar

Seklen Demokrasi Gerisi Emirkrasi

Seklen Demokrasi Gerisi Emirkrasi

Demokrasi gerçek içeriginden yoksun kalinca sadece sekilden ibaret oluyor.

Seklen Demokrasi Gerisi Emirkrasi

Demokrasi gerçek içeriginden yoksun kalinca sadece sekilden ibaret oluyor. 

Bize de  bu ‘demokrasi’ yutturuluyor.

Partilerin iç isleyisinde demokrasi  olmayisina en iyi örnek: ‘AKP Samsun Milletvekili Tülay Bakir: "Yasalarda hiç bir rolüm yok sadece elimi kaldirip indiriyorum."  Seklindeki sözleriydi.

Toplumun beklentileri 4 yilda bir sandiga giderek gerçeklesmez. Yüzde 10 barajin altinda kalanla degil,azimsanmayacak bir yüzde içinde olanlarin iradesi ne kadar seçim olursa olsun sandiktan çikmaz. Onlar da kendilerini meydanda bulurlar.

Kisaca kendilerini sandikta görme sanslari olmayanlar umutsuzluga kapilip kendilerini sokaga atarlar. Sokaga çikanlara da iki yüzlülükle sandik ve hukuk adres gösterilir. Ezilenler, baski görenler, gerçek magdurlar sandiktan bir türlü çikamazlar. Çogunluk olan ezilenlerin paralari olmadigi için aday olamazlar sadece seçerler! Alin size demokrasi!

Seçimler gerçek seçim degildir. Girila giden seçim  hileleri, sahtekarliklari da isin cabasi… Stalin’in bu komediyi  özetleyen sözü bilinmektedir. ‘Oylari kimin verdigi degil, kimin saydigi  önemlidir’

Hele bir parti de çogunluk oylarini almis ise, bizim gibi demokrasi gelenegi olmayan ülkelerde daha önceki kisiye dayali yönetim gelenekleri sürdürülür. Tek adam, diktatör, padisah,ne derseniz deyin…

Neden kisiler öne çikiyor?

Kisilerin öne çikmasi bir ülkede demokrasi olmadiginin en iyi  kanitidir. Sistem, kisi üzerine kurulu, kurumlar üzerine degilse tek adam, diktatörlügün yolunu açar .  Her seyi o bilir,her seye o kadirdir.

Sanayi ülkesi olamamis, daha dogrusu demokrasi için yeteri kadar mücadele edilmedigi, kurumlarini oturtamadigi için yapilan siyasette kisilere dayali; tartismalar da kurum ve kavramlar üzerinden degil inançlar üzerinden yürüyerek gidiyor. Kisiye inanmak, her seyi kisiden beklemek, kisiyi tabulastirmak olunca yasanin degil kisini dedigi oluyor.

Demokrasi kurumsallik gerektirir.  Emirkrasi de ise kisiler üzerinden yürür. Kisinin esas oldugu bir sistemdir. Tabulasir, kültlesir, ikon haline gelir. Tanrisallik kazanir.

Türkiye’de her seyin günübirlik, degisken ve 180 derece degisiyor olmasinin arkasindaki gerçek de budur. Yönetenler kendilerini yoksullara, ezilenlere seçtirirler. Bu nedenle yönetenlerin yüzü halka dönük degildir.

Karsilikli olarak birbirini destekleyen, kosullayan, birbirinden beslenen bir ikili doguyor. Böyle bir yede inançlar daha çok kisiyi öne çikariyor. Yapilar, kurumlar güven kaybederek,etkisizlestirilerek,  her seye kadir, güçlü, kudretli, birileri araniyor. Yalakalik meslek haline geliyor. Dalkavuklar `tek adami` peygamber ilan ediyor. Gerçeklerin yerini yalanlar, korku daglari yaratiliyor,insanlar ikiyüzlülesiyor.

Güce tapinma,  güce ibadet, tabulastirma, inanç yoksulluk ile birlesince…

Yoksullarin ihtiyaci olan özgürlük, demokrasi, insan haklari gibi kavramlar rafa kalkiyor, onun yerine tek adam kültü, muhafazakarlasma, tutuculuk, içe kapanma, hosgörüsüzlük, milliyetçilik taban buluyor. Haliyle siyasette kisilere yatirim yapiliyor.

Kisilerin kurumlarin, yasalarin üzerinde oldugu bir ülkede yasiyoruz. Her sey kisinin iki dudagi arasinda.  Bu amir durumundaki en küçük birimden en büyügüne kadar böyle. Kendi koyduklari yasalara bile uymayan, kendini onun üzerinde gören, bir kere makami ele geçirdikten sonra makami kendi mülkiyetine geçiren makamin etkisi altindaki  alani da çiftligi sayan bir anlayis hakim.

Böyle olunca neler oluyor?

Emirkrasi,Sekilkrasi oluyor.

Kisiler önem kazaniyor. Kisiler tabulastiriliyor. Yasa, kurum ve yargi hiçlesiyor. Kisi dokunulmazlik zirhina bürünerek kurumlari vesayet altina aliyor. Bütün bu kurumlar kisilerin hakimiyet, inisiyatif ve keyfiyetine kaliyor. Bu kisilerin bu keyfiyetlerinden, haksizliklarindan rahatsiz olan kendi emrinde çalisanlarin itirazlarina, hak aramalarina veya rakiplerin yasal sahaya çekme girisimleri bile siddetle tepki görüyor.

Bu sefer kapali olan hak arama yollari, haksizligin giderilmemesinin sonucu olarak toplumda yaygin bir tarz gelisiyor… Kisinin açigini kollamak ve bunu ileride kullanmak için pusu… Pusuya yatma: Zayif ani kollama… Belden asagi yol ve yöntemler gelistirme… Itibarsizlastirma… Gözden düsürme… Bu yöntem her yerde her alanda rahatlikla kullaniliyor. Gayet normal kabul ediliyor.

Bunun sonucu olarak, özgüveni olmayan, kendi fikri olmayan, en basit bir karar vermek  için bile baskasina ihtiyaç duyan, sürü psikolojisine sahip,edilgen,pasif,amaçsiz,kendini ifade etmekten yoksun,bagimsiz düsünememe,inisiyatif kullanmama ve gelistirememe gibi özelliklere sahip insan tipleri dogar. Bu insanlar nerede olursa olsun;bir genç,bir ögrenci,bir ebeveyn,bir mühendis,bir doktor,bir müdür,bir memur,bir isçi….Toplumun her kesiminden…Amirinin,müdürünün agzina bakan,sözünden çikmayan,azarlanan,horlanan,sürülen…

Biz her isimizi emirle yapariz. Emir yoksa is de yok!

Hangi görevde olursaniz olun yukaridan emir almadan bir is yapmaniz mümkün degildir. En basit müesseseden en yukaridakine bu böyledir. Aile içinde de  çogunlukla bu böyledir. Inisiyatif ve sorumluluk sahibi bireyler, kurumlar gerçek demokraside olur.



  • Pazar 16.2 ° / 13.9 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazartesi 17.2 ° / 13.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 19.1 ° / 12.2 ° Güneşli